Şanlıurfa E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda 13 mahkumun hayatını kaybettiği olaydan sonra başlayan gerginlik devam ediyor. Aralarında BDP Milletvekili İbrahim Ayhan'ın da bulunduğu cezaevindeki yüzlerce mahkum, eylem yapmaya başladı. Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in incelemelerde bulunduğu cezaevindeki mahkumların protestoları, cezaevinin dışından da duyuluyor. Beraberce yüksek sesle bağıran mahkumlar, cezaevindeki ranza ve duvarlara vurarak protestoda bulunuyor. Cezaevinin çevresinde bekleyen mahkum yakınları da içerideki protestoya destek veriyor.
ŞANLIURFA E Tipi Cezaevi’nde, adli tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu C-15 Koğuşu’da çıkan kavga ve yatakların ateşe verildiği isyanda diri diri yanarak ölen 13 tutuklu ve hükümlünün cenazesi otopsi ve kimlik tespiti için Gaziantep Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. KCK operasyonlarında tutuklanan BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’ın da aralarında bulunduğu, 1057 tutuklu ve hükümlünün kaldığı Şanlıurfa E Tipi Kapalı ve Açık Cezaevi önüne akın eden aileler yakınları olan tutuklu ve hükümlülerden haber alabilmek için sabaha kadar bekledi. Güvenlik güçleriyle tutuklu ve hükümlü yakınları arasında gerginlik tırmanırken, zaman zaman arbede çıktı.
Şanlıurfa E Tipi Kapalı ve Açık Cezaevi’nin yoğunluk şikayeti üzerine birkaç yıl önce kapasitesi 264’ten 350’ye çıkarılmasına karşın, 1057 tutuklu ve hükümlünün konulması, sık sık yer kavgalarına sahne oldu. Hırsızlık, yaralama ve gasp gibi adli suçlardan tutuklu ve hükümlü 18 kişinin kaldığı C-15 koğuşundaki facia, iddiaya göre yatak ve vantilatörün hangi tarafını serinleteceği anlaşmazlığından çıktı. İki gruba ayrılan ve aralarında daha önce de kavga eden tutuklu ve hükümlüler dün gece saat 22.45 sıralarında yeniden birbirlerine girdi, yatakları ateşe verdi. Yangına müdahale etmeye giden görevliler içeriye giremeyince, itfaiye ekipleri ve güvenlik güçlerinden yardım istendi. Gelen asker ve itfaiye erleri yaklaşık yarım saat içinde alevleri diğer koğuşlara sıçramadan kontrol altına aldı.
Yatakların ve eşyanın neredeyse tamamen yandığı C-15 koğuşuna giren ekipler, burada kalan tutuklu ve hükümlülerden İmam Bakırtek, Mustafa Kemal Kılıç, Mehmat Arslantay, Hüseyin Kıskaç, Tamer Şimşek, Yunus Eşkili, İbrahim Halil Kaya, Mehmet Satış, Şükrü Üldez, Mehmet Emin Gerçek, Fuat Yıldız, Sinan Özalp ve Suphi Köksal’ın tanınmayacak haldeki yanmış cesetleriyle karşılaştı.
Koğuşun tuvalet bölümüne girildiğinde vücutlarında yanıklar bulunan ve dumandan güçlükle soluk alan Cevat Yılmaz, Yusuf Aydemir, Vedat Taştan, Abit Aytekin, Mustafa Demir hemen ambulanslarla hastaneye kaldırıldı.
YAKINLARI CEZAEVİNE AKIN ETTİ
Olayın duyulmasının ardından yüzlerce tutuklu ve hükümlü yakını, kentin Eyyübiye semtinde bulunan cezaevi önüne akın etti. Yakınlarından haber almak içirn cezaevine girmeye çalışan tutuklu ve hükümlü yakınlarıyla güvenlik güçleri arasında gerginlik çıkınca bölgeye çok sayıda polis ve zırhlı araçlar sevk edildi. Polisler zırhlı araçlar ile cezaevi çevresinde güvenlik şeridi oluşturarak, öfkeli kalabalığın içeri girmesini güçlükle önledi.
Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Yalçın, İl Jandarma Komutanı Albay Emin Dursun, Emniyet Müdürü Mehmet Likoğlu ve yetkililer ile birlikte cezaevine gelerek inceleme yaptı. Saat 01.00 sıralarında cezaevinden çıkan Vali Güvenç, olayın cezaevinde kalan siyasi tutuklularla ilgisi bulunmadığını ve adli tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu C-15 koğuşunda meydana geldiğini söyledi. Vali Güvenç, "Koğuş ateşe verilmiş ve içerideki 18 kişiden 13’ü maalesef yaşamını yitirmiştir. Hastaneye götürülen 5 kişiden 4’ü tedavilerinin ardından taburcu edildi, 1 kişi ise müşahede altında tutuluyor" dedi.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Vali Güvenç, olayın neden meydana geldiği veya müdahale noktasında eksikler bulunup bulunmadığına ilişkin değerlendirme yapmanın erken olduğunu vurgulayarak, "Titiz bir inceleme yapıyoruz. Savcılarımızla birlikte olayın yaşandığı koğuşa kadar girerek inceleme yaptık. Burada ihmali, kusuru olan varsa bu da Adalet Bakanlığı müfettişlerinin incelemesinin ardından ortaya çıkacak" dedi.
POLİSE TAŞLA SALDIRDILAR
Yapılan açıklamalarla yetinmeyen ve yakınlarını görmek veya telefon ile sesini duymak isteyen bazı kişiler cezaevi önüne gitti. Burada cezaevine girmek isteyen bazı kişiler kapıyı yumrukladı, kadınlar ise, ağıt yakıp gözyaşı döktü.
Cezaevine girip yakınlarını görmek isteyenlerle, kendilerine engel olan polisler arasında zaman zaman arbede çıktı. Tutuklu ve hükümlü yakınlarından bazıları, polislere kaldırım taşlarını sökerek attı. Polisler, bu saldırıya biber gazı ve basınçlı su ile karşılık verdi. Gerginlik sırasında polise direnen ve taş atan bazı kişiler gözaltına alındı.
VALİ GÜVENÇ KALABALIĞI SAKİNLEŞTİRDİ
Gece boyu cezaevinde kalan ve zaman zaman dışarı çıkan Vali Celalettin Güvenç gelişmelere ilişkin olarak gazetecilere bilgi verirken tedirgin bekleyişini sürdüren kalabalığı da sakinleştirdi. Gruplar halinde bekleyen kalabalığın yanına giden Vali Güvenç bu kişilere olayı anlattı ve yakını C-15 koğuşunda olmayanların evlerine dönmesini istedi. Vali Güvenç, daha sonra yakınlarına ilişkin bilgi almak isteyenleri yanına çağırdı ve söylenen isimleri, ölü ve yaralı tutuklu ve hükümlülerin listesine bakarak karşılaştırdı. Tutuklu ve hükümlü yakınlarını dinleyen Vali Güvenç, bunların büyük bölümünün evlerine dönmesini sağladı.
YATAK VE VANTİLATÖR KAVGASI
Gasp, hırsızlık ve yaralama gibi suçlardan tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu ve yönetim bölümüne 3 koridor uzaklıkta bulunan C-15 koğuşunda kalanlar arasında bir gün önce de kavga çıktığı belirtildi.
Kapasitesi 8 kişilik olmasına rağmen 18 kişinin kaldığı ve bazı tutuklu ve hükümlülerin yerde yattığı koğuşta dün geceki kavganın, yatak ve bunaltıcı sıcakta koğuştaki vantilatörün hangi tarafı serinleteceği tartışmasından çıktığı ileri sürüldü. Kavga sırasında, görevlilerin müdahalesini engellemek için koğuş kapısının arkasına ranza ve diğer eşyaları koyarak girişin engellendiği, ardından çarşaf ve yatakların ateşe verildiği belirtildi.
TUTUKLU BDP’Lİ MİLLETVEKİLİNİN YAKINLARI DA GELDİ
Cezaevinin siyasi tutuklular koğuşunda bulunan ve 20 ay önce KCK soruşturması kapsamında tutuklu bulunan BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’ın eşi, avukatları ve yakınları da cezaevine geldi.
Burada olaya ilişkin bilgi alan ve daha sonra tutuklu İbrahim Ayhan ile görüşen avukatlarından Bekir Benek cezaevi çıkışında gazetecilere açıklama yaptı. Meydana gelen olayın hizmet kusuru olduğunu ifade eden Bekir Benek, cezaevi kapasitesine ilişkin şikayetlerin daha önce bir çok kez gündeme gelmesine rağmen çözülmediğini söyledi.
BARO BAŞKANI: KAPASİTENİN ÜZERİNDE TUTUKLU VE HÜKÜMLÜ VAR
Şanlıurfa Barosu Başkanı Avukat İrfan Güven de, Şanlıurfa Cezaevi’nin yapılan iyileştirmelere rağmen yetersiz olduğunu ve kapasitesinin çok üzerinde tutuklu ve hükümlünün barınmak zorunda bırakıldığını belirterek, "Bu olaya ilişkin soruşturmalar yapılacak ve nedenleri ortaya çıkacak. Ancak, daha önce defalarca gündeme getirdiğimiz kapasite sorunu bugün istenmeyen şekilde gün yüzüne çıkmıştır" diye konuştu.
CENAZELER GAZİANTEP’E
Koğuşta çıkan yangında ölen 13 kişinin cesedi otopsi ve kimlik tespiti için 4 cenaze aracına konularak Gaziantep’e gönderildi. Gaziantep’te Şehit Kamil Devlet Hastanesi’nde yapılan ön incelemenin ardından cenazeler detaylı otopsi için Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi.
Cenazelerin getirilişi sırasında Gaziantep Emniyet Müdürlüğü kentte geniş güvenlik önlemi aldı.
BAKANLAR İNCELEME YAPARKEN SLOGAN ATTILAR
Olayın duyulmasının ardından Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç’in bilgilendirdiği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, bu sabah erken saatlerde Şanlıurfa’ya geldi.
Bakanların bakanların gelişi öncesi cezaevi çevresinde temizlik çalışması başlatıldı. Polisler, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte cezaevi çevresindeki araçları tek tek yoldan kaldırırken, belediye ekipleri ise kaldırım çalışması nedeniyle caddelere boşaltılan kilit taşlarını olası gerginlik durumunda kullanılmasını önlemek için kamyonlara yükleyerek bölgeden uzaklaştırdı.
Siyah minibüsle saat 08.00 sıralarında cezaevine giren Bakan Çelik ve Ergin incelemelerini sürdürürken, tutuklu ve hükümlüler koğuşlardan çeşitli sloganlar atılmaya başladı. Siyasi suçluların terör örgütü elebaşı lehine slogan attığı duyulurken, bazı koğuşlardan ise ’Susma sustukça sıra sana gelecek’ sloganları yükseldi.
Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç ve Başsavcı Mustafa Yalçın, yapılacak düzenleme ile tutuklu ve hükümlülerin öncelikle ek telefon hatları ile aileleriyle görüştürülmesini kararlaştırdı. Telefon görüşmesi ardından tutuklu ve hükümlülerin 20 gün içerisinde yakınlarıyla açık görüş yapmalarına yönelik çalışma başlatıldığı da kaydedildi.
DAHA ÖNCE DE İSYAN ÇIKTI
Kapasitesinin üzerinde tutuklu ve hükümlünün bulunduğu Şanlıurfa Cezaevi’nde, geçmiş yıllarda zaman zaman isyan çıktı. Çoğunluğu siyasi tutukluların çıkardığı isyanlarda, tutuklu ve hükümlüler yatacak yer bulamadıklarından ve cezaevi koşullarından şikayet edip koğuşları ateşe vermişti. Hafif yaralanmalara yol açan isyanlar, güvenlik güçlerinin müdahalesi ile bastırıldı.
Öte yandan 2010 yılının Temmuz ayında ise PKK suçundan cezaevinde tutulan hükümlülerden Erkan Gümüştaş, kendisini ateşe vermişti. Gümüştaş, ağır yaralı olarak götürüldüğü hastanede kurtarılamamıştı.
BAKAN ERGİN: TAHKİKAT BAŞLATILDI
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, 13 tutuklu veya hükümlünün yanarak öldüğü Şanlıurfa Cezaevi’ne adli ve idari soruşturma başlatıldığını açıkladı. Bakan Ergin, soruşturma kapsamında elde edilecek sonuçların kamuoyu ile paylaşılacağını söylerken, ihmal veya kusuru olanlar hakkında gerekli yaptırımların uygulanacağını, üzerinin örtülmesinin söz konusu olamayacağını kaydetti.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, sabah saatlerinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile birlikte Şanlıurfa’ya geldi. Havaalanına indikten sonra Eyyübiye semtindeki Şanlıurfa E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu’na gelen Bakan Çelik ve Ergin, yaklaşık 1.5 saat içeride kaldı. Yetkililerden bilgi alan ve olayın meydana geldiği koğuşta inceleme yapan Bakan Ergin ve Çelik, izlenimlerini tamamladıktan sonra cezaevinden çıkarak Polisevi’ne gitti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ekyürek ile birlikte gazetecilerin karşısına çıkan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, olayın öncesinde herhangi bir isyan veya gürültü meydana gelmediğini, nöbetçi infaz koruma memurunun duman kokusu duymasıyla koğuşa yöneldiğini söyledi. Bakan Ergin, şöyle dedi:
"Nöbetçi gardiyan duman kokusu almak suretiyle olayın varkına varılıyor ve duman gelen yere gidiliyor. Yapılan incelemede C-15 koğuşundan duman sızdığı tespit ediliyor. Hemen koğuş anahtarı alınarak, koğuş kapısı açılıyor. Ancak kapı açıldığında, kapının önüne yatak süngerlerinden barikat oluşturularak ateşe verildiği tespit ediliyor. Yangın tüpü ve hortumlarla yangına müdahale edilmiş ve ilk etapta alev kontrol edildikten sonra tuvalet ve banyonun yer aldığı alt katta bulunan 5 hükümlü kurtarılmıştır. Üst katta bulunan tutuklu ve hükümlüler ise ranzalardan oluşturulan barikat ile çıkıyş engellendiği için üst kattaki 13 kişiye olay anında ulaşılamamıştır. Kurtarma çalışmaları esnasında aralarında Cezaevi Müdürü’nün de bulunduğu 9 personelimiz yaralanmıştır. Halen 1 persoınelimiz de hastanede yatarak tedavi görüyor."
Olayın adli tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu koğuşta meydana geldiğini vurgulayan Bakan Ergin, Gaziantep Adli Tıp Kurumu’ndaki cesetlerin otopsi ve kimlik tespitleri ardından ailelerine teslim edileceğini kaydetti. Yaralı tutuklu ve hükümlülerden 4’ünün taburcu edildiğini 1’nin tedavisinin sürdüğünü ifade eden Bakan Ergin, C-15 dışındaki koğuşlarda kalan tutuklu ve hükümlülerin herhangi bir sağlık sorunu bulunmadığını söyledi. Bakan Ergin, cezaevindeki tutuklu ve hükümlülere aileleri ile açık görüş yaptırılacağını da vurguladı.
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından konuya ilişkin adli, Bakanlık olarak kendilerinin de idari soruşturma başlattıklarını dile getiren Ergin, şöyle konuştu:
"Soruşturmalar devam ediyor. Elde edilecek yeni bilgi ve detay hususlar ilerleyen süreçte kamuoyuyla paylaşılacaktır. Hiçbir husus gözardı edilmeden sonuçlandırılacak ve kamuoyu ile paylaşılacaktır. Detaylı inceleme sonrası herşey ortaya çıkacaktır. Yangın öncesinde koğuşlardan herhangi bir eylem, gürültü, şikayet ve talep geldiği yönünde bir bilgi yok. Koku takip edilerek ilgili koğuşa ulaşılıyor. Olay yerinde incelemelerde bulunduk, yangının yaşandığı koğuşu gezdik alt ve üst katı inceledik. Cezaevinin değişik ünitelerinde tespitlerde bulunduk, daha farklı bişey söylemek istemiyorum. Bu süreçte herhangi bir ihmal, görevi kötüye kullanma, savsaklama varsa üzerine ciddiyetle gidilir ve varsa ihmal üzerinin örtülmesi mümkün değildir."
Bakan Ergin, olayın içinde olan bir tutuklu ile görüşüldüğünü ve görüşmelerin tahkikat içerisinde değerlendirileceğini kaydetti.
Bakan Ergin, cezaevinde kalan tutuklu ve hükümlülerin, şikayet ettiği fazla kapasite ve iklim sıcaklıklarına yönelik idari önlemler alınacağını söyledi. Ergin, Türkiye’de cezaevi kapasitesi konusunda problem yaşandığını, alınan çeşitli tedbirler ile sorunun makul düzeye geldiğini ancak Doğu ve Güneydoğu’da batıya oranla doluluk oranının daha fazla olduğunu belirterek, "Bu problemi aşmak üzere daha önce de kamuoyuyla paylaştığımız eylem planımız var. Bu plan kapsamında 196 yeni cezaevi yapımı planlandı, inşaatına başlanılan, ihaleleri yapılanlar ve proje aşamasında olanlar var. Bu yıl 22, gelecek yıl 34 ve takip eden yıllarda yeni cezaevleri yapımı ile bu sorunu asgari düzeye indireceğiz" dedi. Bakan Ergin, Şanlıurfa Cezaevi’nde kalan, aralarında BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’ın da bulunduğu bazı tutuklu ve hükümlülerin farklı illere nakledilmesi konusunda da çalışılacağını, öncelikli olarak gönüllü kişilerin başvurusunun isteneceğini, kapasitenin üst seviyede olması durumunda ise zaruri nakillerin yapılmasının gündeme geleceğini ekledi.
AÇIK GÖRÜŞ BAŞLADI
Bakan Çelik’in bu açıklaması ardından Şanlıurfa Cezaevi önüne gelen Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Yalçın, burada bekleyen tutuklu ve hükümlü yakınlarına hitap etti. Başsavcı Yalçın, Bakan Çelik ile yapılan görüşmelerin ardından bugünden itibaren açık görüş uygulamasının başlayacağını söyledi. Başsavcı Yalçın, öncelikli olarak Şanlıurfa dışından gelenlerin cezaevindeki tutuklu ve hükümlü yakınları ile görüştüreleceğini duyurdu. Bu açıklama sonrası kalabalık, cezaevi giriş kapısı önünde toplandı ve saat 11.30 sıralarında gruplar halinde içeriye alınarak, buradaki yakınları ile görüşmeler yaptı. Açık görüş uygulamasının 15 gün daha süreceği kaydedildi.
CHP’Lİ TANRIKULU: CEZAEVİ İNSANİ KOŞULLARDAN UZAK
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, 13 kişinin öldüğü Şanlıurfa Cezaevi’nde incelemelerde bulundu. Beraberinde bir grup partili ile cezaevine gelen Tanrıkulu, yaklaşık 2 saat içeride kaldı. Tanrıkulu, 2 saat boyunca Başsavcı, Emniyet Müdürü, cezaevi yetkilileri, tutuklu olan BDP Milletvekili İbrahim Ayhan ve yangından yaralı kurtulan tutuklulardan Vedat Taştan ile görüştü.
Cezaevi çıkışında gazetecilere açıklama yapan Sezgin Tanrıkulu, Şanlıurfa Cezaevi’nin çok ağır ve insani olmayan koşullara sahip olduğunu ve bu sorunun yıllardır sürdüğünü ifade etti. Kentin iklim koşullarının dikkate alındığında tutuklu ve hükümlülerin havalandırma, yatak ve temizlik gibi ihtiyaçlarını karşılayamadığını söyleyen Tanrıkulu, şöyle dedi:
"Ben olayın meydana geldiği koğuşu inceleyemedim. Ancak, Bu konuda defalarca başvuru yapılmasına rağmen hiçbir gelişme olmamış ve maalesef edindiğim rakamlara göre 375 kişilik cezaevinde bin 57 tutuklu ve hükümlü barınıyor."
Cezaevinin kamera sistemi ve yangın alarmının bulunmadığını da aktaran Tanrıkulu, olası yangınların duman kokusu ile tespit edildiğini kaydetti. Cezaevinde şu anda 200 hükümlü, 800 tutuklu bulunduğunu da anlatan Tanrıkulu, insanların tutukluluk şekli ve sürelerine ilişkin yasal düzenlemelerin hızlandırılması gerektiğini belirterek, "Burada tutuklu insanlar olumsuz şartlarda insani olmayan koşullarda yaşamlarını yitirdi. Henüz haklarında karar verilmemiş insanlar burada insanlık dışı koşullarda yaşıyor" diye konuştu.
BDP’Lİ VEKİL DURUMU MEKTUPLA İLETMİŞ
CHP’li Tanrıkulu, son olarak ziyaret ettiği BDP Milletvekili İbrahim Ayhan ile görüşmesine ilişkin notları aktardı. Tanrıkulu, BDP’li vekilin de üzüldüğü olaylara neden olan insani olmayan koşulları kaleme aldığı mektup ile Adalet Bakanlığı ve TBMM Başkanlığı’na kısa süre önce ilettiğini ifade etti. Tanrıkulu, Şanlıurfa Cezaevi’nde yıllardan bu yana karşılaşılan sorunun çözümü için TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nu da kente gelerek incelemelerde bulunmaya davet etti.
ŞANLIURFA E Tipi Cezaevi’nde, adli tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu C-15 Koğuşu’da çıkan kavga ve yatakların ateşe verildiği isyanda diri diri yanarak ölen 13 tutuklu ve hükümlünün cenazesi otopsi ve kimlik tespiti için Gaziantep Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. KCK operasyonlarında tutuklanan BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’ın da aralarında bulunduğu, 1057 tutuklu ve hükümlünün kaldığı Şanlıurfa E Tipi Kapalı ve Açık Cezaevi önüne akın eden aileler yakınları olan tutuklu ve hükümlülerden haber alabilmek için sabaha kadar bekledi. Güvenlik güçleriyle tutuklu ve hükümlü yakınları arasında gerginlik tırmanırken, zaman zaman arbede çıktı.
Şanlıurfa E Tipi Kapalı ve Açık Cezaevi’nin yoğunluk şikayeti üzerine birkaç yıl önce kapasitesi 264’ten 350’ye çıkarılmasına karşın, 1057 tutuklu ve hükümlünün konulması, sık sık yer kavgalarına sahne oldu. Hırsızlık, yaralama ve gasp gibi adli suçlardan tutuklu ve hükümlü 18 kişinin kaldığı C-15 koğuşundaki facia, iddiaya göre yatak ve vantilatörün hangi tarafını serinleteceği anlaşmazlığından çıktı. İki gruba ayrılan ve aralarında daha önce de kavga eden tutuklu ve hükümlüler dün gece saat 22.45 sıralarında yeniden birbirlerine girdi, yatakları ateşe verdi. Yangına müdahale etmeye giden görevliler içeriye giremeyince, itfaiye ekipleri ve güvenlik güçlerinden yardım istendi. Gelen asker ve itfaiye erleri yaklaşık yarım saat içinde alevleri diğer koğuşlara sıçramadan kontrol altına aldı.
Yatakların ve eşyanın neredeyse tamamen yandığı C-15 koğuşuna giren ekipler, burada kalan tutuklu ve hükümlülerden İmam Bakırtek, Mustafa Kemal Kılıç, Mehmat Arslantay, Hüseyin Kıskaç, Tamer Şimşek, Yunus Eşkili, İbrahim Halil Kaya, Mehmet Satış, Şükrü Üldez, Mehmet Emin Gerçek, Fuat Yıldız, Sinan Özalp ve Suphi Köksal’ın tanınmayacak haldeki yanmış cesetleriyle karşılaştı.
Koğuşun tuvalet bölümüne girildiğinde vücutlarında yanıklar bulunan ve dumandan güçlükle soluk alan Cevat Yılmaz, Yusuf Aydemir, Vedat Taştan, Abit Aytekin, Mustafa Demir hemen ambulanslarla hastaneye kaldırıldı.
YAKINLARI CEZAEVİNE AKIN ETTİ
Olayın duyulmasının ardından yüzlerce tutuklu ve hükümlü yakını, kentin Eyyübiye semtinde bulunan cezaevi önüne akın etti. Yakınlarından haber almak içirn cezaevine girmeye çalışan tutuklu ve hükümlü yakınlarıyla güvenlik güçleri arasında gerginlik çıkınca bölgeye çok sayıda polis ve zırhlı araçlar sevk edildi. Polisler zırhlı araçlar ile cezaevi çevresinde güvenlik şeridi oluşturarak, öfkeli kalabalığın içeri girmesini güçlükle önledi.
Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Yalçın, İl Jandarma Komutanı Albay Emin Dursun, Emniyet Müdürü Mehmet Likoğlu ve yetkililer ile birlikte cezaevine gelerek inceleme yaptı. Saat 01.00 sıralarında cezaevinden çıkan Vali Güvenç, olayın cezaevinde kalan siyasi tutuklularla ilgisi bulunmadığını ve adli tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu C-15 koğuşunda meydana geldiğini söyledi. Vali Güvenç, "Koğuş ateşe verilmiş ve içerideki 18 kişiden 13’ü maalesef yaşamını yitirmiştir. Hastaneye götürülen 5 kişiden 4’ü tedavilerinin ardından taburcu edildi, 1 kişi ise müşahede altında tutuluyor" dedi.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Vali Güvenç, olayın neden meydana geldiği veya müdahale noktasında eksikler bulunup bulunmadığına ilişkin değerlendirme yapmanın erken olduğunu vurgulayarak, "Titiz bir inceleme yapıyoruz. Savcılarımızla birlikte olayın yaşandığı koğuşa kadar girerek inceleme yaptık. Burada ihmali, kusuru olan varsa bu da Adalet Bakanlığı müfettişlerinin incelemesinin ardından ortaya çıkacak" dedi.
POLİSE TAŞLA SALDIRDILAR
Yapılan açıklamalarla yetinmeyen ve yakınlarını görmek veya telefon ile sesini duymak isteyen bazı kişiler cezaevi önüne gitti. Burada cezaevine girmek isteyen bazı kişiler kapıyı yumrukladı, kadınlar ise, ağıt yakıp gözyaşı döktü.
Cezaevine girip yakınlarını görmek isteyenlerle, kendilerine engel olan polisler arasında zaman zaman arbede çıktı. Tutuklu ve hükümlü yakınlarından bazıları, polislere kaldırım taşlarını sökerek attı. Polisler, bu saldırıya biber gazı ve basınçlı su ile karşılık verdi. Gerginlik sırasında polise direnen ve taş atan bazı kişiler gözaltına alındı.
VALİ GÜVENÇ KALABALIĞI SAKİNLEŞTİRDİ
Gece boyu cezaevinde kalan ve zaman zaman dışarı çıkan Vali Celalettin Güvenç gelişmelere ilişkin olarak gazetecilere bilgi verirken tedirgin bekleyişini sürdüren kalabalığı da sakinleştirdi. Gruplar halinde bekleyen kalabalığın yanına giden Vali Güvenç bu kişilere olayı anlattı ve yakını C-15 koğuşunda olmayanların evlerine dönmesini istedi. Vali Güvenç, daha sonra yakınlarına ilişkin bilgi almak isteyenleri yanına çağırdı ve söylenen isimleri, ölü ve yaralı tutuklu ve hükümlülerin listesine bakarak karşılaştırdı. Tutuklu ve hükümlü yakınlarını dinleyen Vali Güvenç, bunların büyük bölümünün evlerine dönmesini sağladı.
YATAK VE VANTİLATÖR KAVGASI
Gasp, hırsızlık ve yaralama gibi suçlardan tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu ve yönetim bölümüne 3 koridor uzaklıkta bulunan C-15 koğuşunda kalanlar arasında bir gün önce de kavga çıktığı belirtildi.
Kapasitesi 8 kişilik olmasına rağmen 18 kişinin kaldığı ve bazı tutuklu ve hükümlülerin yerde yattığı koğuşta dün geceki kavganın, yatak ve bunaltıcı sıcakta koğuştaki vantilatörün hangi tarafı serinleteceği tartışmasından çıktığı ileri sürüldü. Kavga sırasında, görevlilerin müdahalesini engellemek için koğuş kapısının arkasına ranza ve diğer eşyaları koyarak girişin engellendiği, ardından çarşaf ve yatakların ateşe verildiği belirtildi.
TUTUKLU BDP’Lİ MİLLETVEKİLİNİN YAKINLARI DA GELDİ
Cezaevinin siyasi tutuklular koğuşunda bulunan ve 20 ay önce KCK soruşturması kapsamında tutuklu bulunan BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’ın eşi, avukatları ve yakınları da cezaevine geldi.
Burada olaya ilişkin bilgi alan ve daha sonra tutuklu İbrahim Ayhan ile görüşen avukatlarından Bekir Benek cezaevi çıkışında gazetecilere açıklama yaptı. Meydana gelen olayın hizmet kusuru olduğunu ifade eden Bekir Benek, cezaevi kapasitesine ilişkin şikayetlerin daha önce bir çok kez gündeme gelmesine rağmen çözülmediğini söyledi.
BARO BAŞKANI: KAPASİTENİN ÜZERİNDE TUTUKLU VE HÜKÜMLÜ VAR
Şanlıurfa Barosu Başkanı Avukat İrfan Güven de, Şanlıurfa Cezaevi’nin yapılan iyileştirmelere rağmen yetersiz olduğunu ve kapasitesinin çok üzerinde tutuklu ve hükümlünün barınmak zorunda bırakıldığını belirterek, "Bu olaya ilişkin soruşturmalar yapılacak ve nedenleri ortaya çıkacak. Ancak, daha önce defalarca gündeme getirdiğimiz kapasite sorunu bugün istenmeyen şekilde gün yüzüne çıkmıştır" diye konuştu.
CENAZELER GAZİANTEP’E
Koğuşta çıkan yangında ölen 13 kişinin cesedi otopsi ve kimlik tespiti için 4 cenaze aracına konularak Gaziantep’e gönderildi. Gaziantep’te Şehit Kamil Devlet Hastanesi’nde yapılan ön incelemenin ardından cenazeler detaylı otopsi için Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi.
Cenazelerin getirilişi sırasında Gaziantep Emniyet Müdürlüğü kentte geniş güvenlik önlemi aldı.
BAKANLAR İNCELEME YAPARKEN SLOGAN ATTILAR
Olayın duyulmasının ardından Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç’in bilgilendirdiği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, bu sabah erken saatlerde Şanlıurfa’ya geldi.
Bakanların bakanların gelişi öncesi cezaevi çevresinde temizlik çalışması başlatıldı. Polisler, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte cezaevi çevresindeki araçları tek tek yoldan kaldırırken, belediye ekipleri ise kaldırım çalışması nedeniyle caddelere boşaltılan kilit taşlarını olası gerginlik durumunda kullanılmasını önlemek için kamyonlara yükleyerek bölgeden uzaklaştırdı.
Siyah minibüsle saat 08.00 sıralarında cezaevine giren Bakan Çelik ve Ergin incelemelerini sürdürürken, tutuklu ve hükümlüler koğuşlardan çeşitli sloganlar atılmaya başladı. Siyasi suçluların terör örgütü elebaşı lehine slogan attığı duyulurken, bazı koğuşlardan ise ’Susma sustukça sıra sana gelecek’ sloganları yükseldi.
Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç ve Başsavcı Mustafa Yalçın, yapılacak düzenleme ile tutuklu ve hükümlülerin öncelikle ek telefon hatları ile aileleriyle görüştürülmesini kararlaştırdı. Telefon görüşmesi ardından tutuklu ve hükümlülerin 20 gün içerisinde yakınlarıyla açık görüş yapmalarına yönelik çalışma başlatıldığı da kaydedildi.
DAHA ÖNCE DE İSYAN ÇIKTI
Kapasitesinin üzerinde tutuklu ve hükümlünün bulunduğu Şanlıurfa Cezaevi’nde, geçmiş yıllarda zaman zaman isyan çıktı. Çoğunluğu siyasi tutukluların çıkardığı isyanlarda, tutuklu ve hükümlüler yatacak yer bulamadıklarından ve cezaevi koşullarından şikayet edip koğuşları ateşe vermişti. Hafif yaralanmalara yol açan isyanlar, güvenlik güçlerinin müdahalesi ile bastırıldı.
Öte yandan 2010 yılının Temmuz ayında ise PKK suçundan cezaevinde tutulan hükümlülerden Erkan Gümüştaş, kendisini ateşe vermişti. Gümüştaş, ağır yaralı olarak götürüldüğü hastanede kurtarılamamıştı.
BAKAN ERGİN: TAHKİKAT BAŞLATILDI
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, 13 tutuklu veya hükümlünün yanarak öldüğü Şanlıurfa Cezaevi’ne adli ve idari soruşturma başlatıldığını açıkladı. Bakan Ergin, soruşturma kapsamında elde edilecek sonuçların kamuoyu ile paylaşılacağını söylerken, ihmal veya kusuru olanlar hakkında gerekli yaptırımların uygulanacağını, üzerinin örtülmesinin söz konusu olamayacağını kaydetti.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, sabah saatlerinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile birlikte Şanlıurfa’ya geldi. Havaalanına indikten sonra Eyyübiye semtindeki Şanlıurfa E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu’na gelen Bakan Çelik ve Ergin, yaklaşık 1.5 saat içeride kaldı. Yetkililerden bilgi alan ve olayın meydana geldiği koğuşta inceleme yapan Bakan Ergin ve Çelik, izlenimlerini tamamladıktan sonra cezaevinden çıkarak Polisevi’ne gitti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ekyürek ile birlikte gazetecilerin karşısına çıkan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, olayın öncesinde herhangi bir isyan veya gürültü meydana gelmediğini, nöbetçi infaz koruma memurunun duman kokusu duymasıyla koğuşa yöneldiğini söyledi. Bakan Ergin, şöyle dedi:
"Nöbetçi gardiyan duman kokusu almak suretiyle olayın varkına varılıyor ve duman gelen yere gidiliyor. Yapılan incelemede C-15 koğuşundan duman sızdığı tespit ediliyor. Hemen koğuş anahtarı alınarak, koğuş kapısı açılıyor. Ancak kapı açıldığında, kapının önüne yatak süngerlerinden barikat oluşturularak ateşe verildiği tespit ediliyor. Yangın tüpü ve hortumlarla yangına müdahale edilmiş ve ilk etapta alev kontrol edildikten sonra tuvalet ve banyonun yer aldığı alt katta bulunan 5 hükümlü kurtarılmıştır. Üst katta bulunan tutuklu ve hükümlüler ise ranzalardan oluşturulan barikat ile çıkıyş engellendiği için üst kattaki 13 kişiye olay anında ulaşılamamıştır. Kurtarma çalışmaları esnasında aralarında Cezaevi Müdürü’nün de bulunduğu 9 personelimiz yaralanmıştır. Halen 1 persoınelimiz de hastanede yatarak tedavi görüyor."
Olayın adli tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu koğuşta meydana geldiğini vurgulayan Bakan Ergin, Gaziantep Adli Tıp Kurumu’ndaki cesetlerin otopsi ve kimlik tespitleri ardından ailelerine teslim edileceğini kaydetti. Yaralı tutuklu ve hükümlülerden 4’ünün taburcu edildiğini 1’nin tedavisinin sürdüğünü ifade eden Bakan Ergin, C-15 dışındaki koğuşlarda kalan tutuklu ve hükümlülerin herhangi bir sağlık sorunu bulunmadığını söyledi. Bakan Ergin, cezaevindeki tutuklu ve hükümlülere aileleri ile açık görüş yaptırılacağını da vurguladı.
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından konuya ilişkin adli, Bakanlık olarak kendilerinin de idari soruşturma başlattıklarını dile getiren Ergin, şöyle konuştu:
"Soruşturmalar devam ediyor. Elde edilecek yeni bilgi ve detay hususlar ilerleyen süreçte kamuoyuyla paylaşılacaktır. Hiçbir husus gözardı edilmeden sonuçlandırılacak ve kamuoyu ile paylaşılacaktır. Detaylı inceleme sonrası herşey ortaya çıkacaktır. Yangın öncesinde koğuşlardan herhangi bir eylem, gürültü, şikayet ve talep geldiği yönünde bir bilgi yok. Koku takip edilerek ilgili koğuşa ulaşılıyor. Olay yerinde incelemelerde bulunduk, yangının yaşandığı koğuşu gezdik alt ve üst katı inceledik. Cezaevinin değişik ünitelerinde tespitlerde bulunduk, daha farklı bişey söylemek istemiyorum. Bu süreçte herhangi bir ihmal, görevi kötüye kullanma, savsaklama varsa üzerine ciddiyetle gidilir ve varsa ihmal üzerinin örtülmesi mümkün değildir."
Bakan Ergin, olayın içinde olan bir tutuklu ile görüşüldüğünü ve görüşmelerin tahkikat içerisinde değerlendirileceğini kaydetti.
Bakan Ergin, cezaevinde kalan tutuklu ve hükümlülerin, şikayet ettiği fazla kapasite ve iklim sıcaklıklarına yönelik idari önlemler alınacağını söyledi. Ergin, Türkiye’de cezaevi kapasitesi konusunda problem yaşandığını, alınan çeşitli tedbirler ile sorunun makul düzeye geldiğini ancak Doğu ve Güneydoğu’da batıya oranla doluluk oranının daha fazla olduğunu belirterek, "Bu problemi aşmak üzere daha önce de kamuoyuyla paylaştığımız eylem planımız var. Bu plan kapsamında 196 yeni cezaevi yapımı planlandı, inşaatına başlanılan, ihaleleri yapılanlar ve proje aşamasında olanlar var. Bu yıl 22, gelecek yıl 34 ve takip eden yıllarda yeni cezaevleri yapımı ile bu sorunu asgari düzeye indireceğiz" dedi. Bakan Ergin, Şanlıurfa Cezaevi’nde kalan, aralarında BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’ın da bulunduğu bazı tutuklu ve hükümlülerin farklı illere nakledilmesi konusunda da çalışılacağını, öncelikli olarak gönüllü kişilerin başvurusunun isteneceğini, kapasitenin üst seviyede olması durumunda ise zaruri nakillerin yapılmasının gündeme geleceğini ekledi.
AÇIK GÖRÜŞ BAŞLADI
Bakan Çelik’in bu açıklaması ardından Şanlıurfa Cezaevi önüne gelen Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Yalçın, burada bekleyen tutuklu ve hükümlü yakınlarına hitap etti. Başsavcı Yalçın, Bakan Çelik ile yapılan görüşmelerin ardından bugünden itibaren açık görüş uygulamasının başlayacağını söyledi. Başsavcı Yalçın, öncelikli olarak Şanlıurfa dışından gelenlerin cezaevindeki tutuklu ve hükümlü yakınları ile görüştüreleceğini duyurdu. Bu açıklama sonrası kalabalık, cezaevi giriş kapısı önünde toplandı ve saat 11.30 sıralarında gruplar halinde içeriye alınarak, buradaki yakınları ile görüşmeler yaptı. Açık görüş uygulamasının 15 gün daha süreceği kaydedildi.
CHP’Lİ TANRIKULU: CEZAEVİ İNSANİ KOŞULLARDAN UZAK
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, 13 kişinin öldüğü Şanlıurfa Cezaevi’nde incelemelerde bulundu. Beraberinde bir grup partili ile cezaevine gelen Tanrıkulu, yaklaşık 2 saat içeride kaldı. Tanrıkulu, 2 saat boyunca Başsavcı, Emniyet Müdürü, cezaevi yetkilileri, tutuklu olan BDP Milletvekili İbrahim Ayhan ve yangından yaralı kurtulan tutuklulardan Vedat Taştan ile görüştü.
Cezaevi çıkışında gazetecilere açıklama yapan Sezgin Tanrıkulu, Şanlıurfa Cezaevi’nin çok ağır ve insani olmayan koşullara sahip olduğunu ve bu sorunun yıllardır sürdüğünü ifade etti. Kentin iklim koşullarının dikkate alındığında tutuklu ve hükümlülerin havalandırma, yatak ve temizlik gibi ihtiyaçlarını karşılayamadığını söyleyen Tanrıkulu, şöyle dedi:
"Ben olayın meydana geldiği koğuşu inceleyemedim. Ancak, Bu konuda defalarca başvuru yapılmasına rağmen hiçbir gelişme olmamış ve maalesef edindiğim rakamlara göre 375 kişilik cezaevinde bin 57 tutuklu ve hükümlü barınıyor."
Cezaevinin kamera sistemi ve yangın alarmının bulunmadığını da aktaran Tanrıkulu, olası yangınların duman kokusu ile tespit edildiğini kaydetti. Cezaevinde şu anda 200 hükümlü, 800 tutuklu bulunduğunu da anlatan Tanrıkulu, insanların tutukluluk şekli ve sürelerine ilişkin yasal düzenlemelerin hızlandırılması gerektiğini belirterek, "Burada tutuklu insanlar olumsuz şartlarda insani olmayan koşullarda yaşamlarını yitirdi. Henüz haklarında karar verilmemiş insanlar burada insanlık dışı koşullarda yaşıyor" diye konuştu.
BDP’Lİ VEKİL DURUMU MEKTUPLA İLETMİŞ
CHP’li Tanrıkulu, son olarak ziyaret ettiği BDP Milletvekili İbrahim Ayhan ile görüşmesine ilişkin notları aktardı. Tanrıkulu, BDP’li vekilin de üzüldüğü olaylara neden olan insani olmayan koşulları kaleme aldığı mektup ile Adalet Bakanlığı ve TBMM Başkanlığı’na kısa süre önce ilettiğini ifade etti. Tanrıkulu, Şanlıurfa Cezaevi’nde yıllardan bu yana karşılaşılan sorunun çözümü için TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nu da kente gelerek incelemelerde bulunmaya davet etti.