HIDE

GAZETE DEMOKRAT / EKONOMİ

GRID_STYLE

SON HAVADİS

SHOW_BLOG

İRAN'LA HER PLATFORMDA GERGİNLİK

İran ile Türkiye arasında yaşanan gerginlik, dün İran Genelkurmay Başkanı Firuzabadi'nin “Böyle giderse Suriye'den sonra sıra Türkiy...

İran ile Türkiye arasında yaşanan gerginlik, dün İran Genelkurmay Başkanı Firuzabadi'nin “Böyle giderse Suriye'den sonra sıra Türkiye'ye gelecek” açıklamasıyla zirve yaptı.

Türkiye , İran Genelkurmay Başkanı'nın bu ifadesine, iki ülke arasındaki yakın ilişkiler de dikkate alındığında, son yılların en sert açıklamasıyla yanıt verdi. Türkiye ile İran arasında, Suriye restleşmesine yol açan süreç şöyle gelişti: Cumartesi başladı Cumartesi günü, Şam yakınlarında kutsal mekanları ziyaret eden 48 kişilik İranlı hacı kafilesi kaçırıldı. Özgür Suriye Ordusu'nun bir kesimi İranlı hacıların Esed'e destek vermek için Şam'a geldiklerinin anlaşıldığını ve bu nedenle kaçırıldıklarını iddia etti. Ancak Özgür Suriye Ordusu resmi açıklamasında bu iddiayı yalanladı. Buna rağmen İran, hacıların muhaliflerce kaçırıldığından hareketle, muhaliflerle temas halinde olan Türkiye ve Katar'dan yardım istemeyi kararlaştırdı. İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi, cumartesi gecesi Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nu telefonla arayarak yardım istedi.

İran Dışişleri Bakanı Ankara’da Suriye’de kaçırılan 48 İranlı’nın serbest kalması için girişimlerde bulunurken, İran Genelkurmay Başkanı Türkiye’yi tehdit etti. Ankara’nın Suriye konusundaki siyasetini sürdürmesi durumunda sıranın Türkiye’ye geleceğini söyledi 

Şam yönetimine en büyük desteği veren Tahran rejimi, Türkiye konusundaki söylemini de giderek sertleştiriyor. Daha önce generallerin ağzından Suriye’deki olaylar konusunda Türkiye’yi suçlayan açıklamalar yapan İran, dün ilk kez en yüksek askeri ağızdan Türkiye’yi hedef aldı. Ankara’nın Suriye politikasını eleştiren İran Genelkurmay Başkanı, çok sert uyarılarda bulundu. 

‘Büyük şeytanın planı’

Tümgeneral Hasan Firuzabadi, Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye’yi Suriye’de kan dökülmesinden sorumlu tutarken, “Büyük Şeytan’ın (ABD) savaş planlarına yardımcı olmak, Suriye’ye komşu ülkeler için doğru bir temel değildir. Onlar bu temelde hareket ediyorlarsa o zaman şunu bilmeliler ki bir sonraki seferde, sıra Türkiye ve diğer ülkelere gelecektir” ifadelerini kullandı. Genelkurmay Başkanı, “Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar’daki dostları’, El-Kaide benzeri bir terörizmin yayılması konusunda uyardı. Firuzabadi’nin açıklamaları, Devrim Muhafızları’nın internet sitesinde yayımlandı.

‘Hacıları bırakın’ pazarlığı

Öte yandan İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi, Suriye’de Özgür Suriye ordusu üyeleri tarafından Esad rejimine yardım için gelen Devrim Muhafızları askeri oldukları gerekçesiyle esir alınan 47 vatandaşının kurtarılması için Ankara’ya geldi. Davutoğlu’ndan muhaliflerle temasa geçerek Şam’a hacı olmak için giden bu vatandaşlarının kurtarılmasını talep etti. Salihi’nin yardımcısı Hüseyin Emir Abdullahian ise kaçırılan İranlılar’ın güvenlik sorumluluğunun Türkiye’de olduğunu söyledi. İran yönetimi ayrıca vatandaşlarının kaçırılmasından ve bu kişilerin can güvenliğinden ABD’yi sorumlu tutarak ABD’nin İran’daki çıkarlarını koruyan İsviçre’nin Tahran Büyükelçiliği’nden Maslahatgüzarın Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldığını duyurdu. Maslahatgüzara iletilen mesajda, “ABD’nin Suriye’deki silahlı grupları desteklediği için rehine olayından da sorumlu olduğu belirtilerek rehinelerin can güvenliğinin bu ülkenin sorumluluğunda olduğu” ifadeleri kullanıldı.

3 rehine öldü iddiası

Suriyeli muhalifler ise hükümet güçlerinin başkent Şam’a düzenlediği bombardımanda ellerindeki 48 rehineden üçünün öldüğünü açıkladı. Muhalifler Suriye ordusunun bombardımana son vermemesi halinde ellerindeki 45 rehineyi öldüreceklerini duyurdu. İranlı 48 kişilik grup Cumartesi günü kaçırılmıştı. İran basını gruptakilerin Şam’da bulunan bir kutsal mekanı ziyaret etmek için yola çıkan hacılar olduğunu bildirdi. Suriyeli muhalifler ise gruptakileri “Esad yanlısı Şebiha milisi” oldukları gerekçesiyle kaçırdıklarını belirtti. Olayı üstlenen E Bera Tugayı isimli grup Youtube’a yüklediği videoda kaçırılanların İran Devrim Muhafızları’na bağlı olduğunu öne sürdü. Tahran yönetimi, İranlıların kurtarılması konusunda Katar ve Türkiye’den yardım istedi. 

ERDOĞAN'DAN SERT TEPKİ

Başbakan Erdoğan da Ak Parti Ankara İl Teşkilatı'nın düzenlediği iftarda İran'a yüklendi: “Ne yazık ki İran Genelkurmay Başkanı'nın devrim muhafızlarına ait bir siteden Suriye'deki bu kanlı gelişmelerin sorumlusunun Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar olduğunu açıklaması düşündürücüdür, üzüntü vericidir. Dünyada yanında hiç kimsenin kalmadığı bir dönemde İran'ın yanında her şeye rağmen bulunan ülke Türkiye'ydi ve bunu nükleer enerji konusunda sonuna kadar savundu. Ama Suriye'de tüm kardeşlerini ki, şu anda 25 bine ulaştığını zannediyorum, öldüren bir rejimi savunmanın bizim değerlerimizde, inancımızda acaba yeri var mıdır? Bunu ben İranlılara daha önceki gidişimde sormuştum, yine soruyorum. Şu anda 250 bini aşkın, 300 bine yakın Suriyeli Müslüman eğer ülkesini terk ediyorsa, Ürdün'e kaçıyorsa, Lübnan'a kaçıyorsa, Türkiye'ye kaçıyorsa bunun hesabını sormak İran'a düşmez mi? Ve hesaba çekilmeden önce İran yönetiminin de kendini hesaba çekmesi lazım. Biz her an kendimizi hesaba çekmenin idraki içerisindeyiz.”

Business News