CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz ve Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu, Kayseri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma fonundaki yolsuzluklarla ilgili bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamada, muhtaç ve fakir 351 kişiye vakıf tarafından yapılması gereken toplam 1 milyon 462 bin 573.24 liranın bu kişilere verilmeyerek sahte belgelerle irtikap edildiği belirtildi.
Yardım paralarıyla çeşitli kuyumculardan altın alınarak, bu altınların Kayseri Valisi tarafından düğünlerde takı olarak takıldığının belirtildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Kayseri’de kurulu bulunan bu vakfın muhtaç ve fakir 351 kişiye yapacağı toplam 1 milyon 462 bin 573.24 liranın bu kişilere verilmeyerek sahte belgelerle irtikap edilmesidir. Bu olay 2002-2009 yılları arasında gerçekleşmiş olup, bu davada sanık olarak yargılanan Vali Yardımcısı Ali Mantı ve Vakıf Müdürü Refik Yılmaz’ın Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdikleri 23.01.2009 tarihli ihbar niteliğindeki dilekçe üzerine başlatılan soruşturmayla açığa çıkarılmıştır.(soL-Haber Merkezi)
Aralarında vekâleten SYDV’nin Mütevelli Heyeti Başkanlığını yürüten dönemin Vali Yardımcıları Ali Mantı, Fahri Oluk, Vakıf Müdürü Refik Yılmaz, Vakıf Muhasebecisi Bayram Özkan, şoför Ahmet Yeşiltaş, memur Aysel Kayıkçıoğlu, Valilik Özel Kalem Müdürü Abdülkadir Şimşek ve diğer bir kısım suç iştirakçisi olan toplam 16 kişi hakkında Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 23.01.2012 tarih ve 2012/66 sayılı iddianamesiyle Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne kamu davası açılmıştır. Dosyanın içeriğinden görüleceği üzere yardıma muhtaç 351 fakir-fukara adına yardım yapılmış gibi gösterilip, gerçekte yapılmayan bu yardımlara karşılık birçok kuyumcudan altınlar alındığı ve bu altınların bir kısmını dönemin Kayseri Valileri tarafından gittikleri düğünlerde takı olarak takıldığı, bunun en çarpıcı örneğinin ise şu anda İçişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yapan, 2007 yılında Kayseri Valisi olan Osman Güneş’in Vakfın Mütevelli Heyetinin üyesi olan Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki’nin kızının düğününde taktığı altının da bu vakfa fatura edildiği ortaya çıkmıştır. Halen Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/39 esas sayılı dosyası üzerinde yargılaması devam eden bu davanın 09.07.2012 tarihinde yapılan duruşmasında suç tarihlerinde SYDV Mütevelli Heyeti üyeleri olan Valiler, Büyükşehir Belediye Başkanı ve diğer kişilerin tanık olarak dinlenilmesine karar verilmiş; ama, her nedense 05.09.2012 tarihinde yapılan bir sonraki duruşmada Vakıf Mütevelli Heyeti üyelerinin tanık olarak dinlenmeleri yönündeki bu ara karardan vazgeçilmiştir. 22.02.2013, yani geçen hafta Cuma günü yapılan son duruşmada Cumhuriyet Savcısı bilirkişi raporuna dayanarak verdiği esas hakkında mütalaada yargılanan Vali Yardımcıları Ali Mantı ve Fahri Oluk’un eyleminin TCK 257/1. maddesinde tanımlanan görevi kötüye kullanma suçunu oluşturması ve 4483 yasa gereğince bu suçtan dolayı Kayseri Valiliği’nin 02.07.2009 tarihli kararıyla soruşturma izni verilmediğinden haklarındaki kamu davasının düşürülmesine karar verilip, diğer sanıkların bir kısmının irtikâp, bir kısmının nitelikli dolandırıcılık, bir kısmının resmi belgede sahtecilik ve bir kısmının da görevi kötü kullanma suçlarından cezalandırılmalarına karar verilmesini talep ettikten sonra, kanun gereği Valilerin vakfın Mütevelli Heyeti Başkanı olmaları nedeniyle bu görevlerini Vali Yardımcılarına devredemeyecekleri, bu nedenle görevlerini yerine getirmedikleri ve Vakıf Mütevelli Heyeti toplantılarının 4-5 ay boyunca yapılmadığı, bu arada yapılan tüm işlemlerin daha sonra yapılan tek bir Mütevelli Heyeti kararına bağlandığı, bu nedenle başta Osman Güneş olmak üzere dönemin Kayseri Valileri hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep etmiştir.
Olağan uygulama ve Ceza Usul Kanunu’na göre Mahkemenin kendisine açılan kamu davasıyla ilgili karar verip, Cumhuriyet Savcısının talebi doğrultusunda ilgili Valiler hakkında suç duyurusunda bulunması gerekirken, Mahkeme bu yolu seçmeyerek Valilerin söz konusu vakfın maddi zararına sebebiyet verip vermedikleri, maddi zarara sebebiyet vermişlerse hangi miktarda zarara sebebiyet verdikleri konusunda ek bilirkişi raporu aldırılmasına karar vererek duruşmayı 19.04.2013 tarihine ertelemiştir.
Bu kadar ahlakdışı, bu kadar fütursuzca fakir fukaranın hakkına el uzatarak hırsızlık yapılmasında sorumlulukları olan herkesin en ağır biçimde cezalandırılması ve sorumlulardan görevde olanları varsa derhal istifa etmeleri gerekmektedir. Buradan Başbakan’a, İçişleri Bakanı’na, Adalet Bakanı’na, HSYK’ya ve Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyetine çağrıda bulunuyoruz:
1. Sayın Başbakan, sık sık fakir fukara, garip gureba edebiyatı yapıyorsunuz. Eğer samimiyseniz derhal Başbakanlık Teftiş Kurulu’na görev vererek bu ahlaksız hırsızlığın tüm boyutlarıyla ortaya çıkarılması için gereğini yapın.
2. Sayın İçişleri Bakanı, hakkında çok ciddi iddialar olan ve şu anda yardımcılığınız görevini yürüten Osman Güneş’in görevine son vererek, konuyu soruşturmak için müfettiş görevlendirin.
3. Sayın Adalet Bakanı ve HSYK üyeleri, bu soruşturmayı yaparak kamu davasını açan duruşmalara katılarak esas hakkında mütalaa veren Cumhuriyet Savcılarıyla Başsavcıya sakın dokunmayın. Bu arkadaşların kendi talepleri olmadan yer değiştirmeleri halinde bu hırsızlığa ortak olursunuz.
4. Yargılamayı yapan Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Başkanı ve üyeleri, Anayasa ve kanunlardan kaynaklanan görevinizi yaparken hiçbir şeyden korkmadan, çekinmeden, konjonktüre uymadan davayı bir an önce bitirin ve sorumluları cezalandırın. Ayrıca, Cumhuriyet Savcısının mütalaası doğrultusunda dönemin Kayseri Valileri hakkında suç duyurusuna geciktirmeyin.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
