Dünyanın en iyi 60 üniversitesi arasına giren ODTÜ'ye kadro yok. Rektör
Prof. Dr. Ahmet Acar , "Ek kadro istemiyoruz, mevzut kadromuza bile
atama yapamaz hale geldik" dedi.
Dünyanın en iyi 60 üniversitesi arasına adını yazdırarak önemli bir başarıya imza atan ODTÜ'de var olan akademik personel kadrolarının bile kullanımına izin verilmediği ortaya çıktı. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar, "Ek kadro istemiyoruz, mevzut kadroların kullanım izni istiyoruz. 300 kadromuz boş. En iyi okullarda okumuş insanları 2200 TL ile çalışmaya ikna ediyoruz, ama kadro alamıyoruz" dedi. "Bu sorunlar bizi geriye götürüyor" diyen Acar, anlayışın değişmesi gerektiğini ifade etti.
Dünyanın sayılı üniversitelerinin ortalama 4 milyar dolarlık bütçesine karşın, 300 milyon dolarlık bütçesi ile en iyi 100 üniversite sıralamasında ilk 60'a giren ODTÜ'ye, YÖK'ün kadro verilmediği ortaya çıktı.
25 SENE EĞİTİM ALIYOR...
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar, ilk, orta, lise eğitiminin ardından üniversite yüksek lisans ve doktora yapan bir adayın yaklaşık 25 yıl eğitim aldığını vurgulayarak, "25 sene bir insan okuyor... İşe aldığımız öğretim üyesi birçok yerde çalışabilir durumda. İnsanları 2200 TL maaşla çalışmaya razı ediyorsunuz, ama YÖK kadro vermiyor. Düşünebiliyor musunuz? Öğretim üyesinin dünyadaki maaş ortalaması, burada aldığının en az 4 katı, vakıf üniversitesine gitse 2 katı. Yeni kadro istemiyoruz, kadromuz var, bu kadrolarımızı kullandırmak istiyoruz. Kullanım izni istiyoruz, verilmiyor" dedi.
Halihazırda 300 öğretim üyesi kadrosunun boş olduğunu vurgulayan Acar, "Yılda 40 kişi emekli oluyor, o kadar kişi alsak mevcut sayıyı ancak koruruz. Kadrolar aynı ama gelen öğrenci sürekli artıyor" diye konuştu.
DEĞERLİ İSİMLERİ YURTDIŞINA KAPTIRIYORUZ
Şu anda en çok talep olan mesleklerden birisinin Havacılık Mühendisiliği olduğunu söyleyen Acar, "Türkiye'de en çok talep edilen konu bu, mezun olan öğrencimizi havada kapıyorlar. Sivil havacılık patladı, savunma sektöründe ihtiyaç var. Havacılık mühendisliğine öğretim üyesi alacağız, ama YÖK onay vermiyor. Bize 'yeni üniversite kuruldu siz kadro almayın' diyorlar... İhtiyaç çok ciddi. Daha önce şunu yaşadık; Bir adayı 3 ay beklettik kadro için, sonunda 'kusura bakmayın' dedi ve Stanford'a gitti. Dönemin YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'a, 'İşte politikanızın sonucu' dedim. Değerli isimleri yurtdışına kaptırıyoruz. Politika hala aynı... Hergün bunu yaşıyoruz. Bir taraftan diyoruz ki, 'uluslararası alanda iddialı olalım', ama öbür taraftan gereğini de yapmayalım..." diye konuştu.
Türkiye'de 170 üniversitenin aynı kefeye konulduğunu söyleyen Acar, şu öneriyi getirdi:
"Almanya'da 2005'te bir program başlatıldı. 'ABD ile rekabet edecek üniversitelere ihtiyacımız var' dediler, 11 üniversite seçtiler. 'Bunları rekabet etmek üzere hazırlıyoruz' dediler. Bu 11 üniversite için fon oluşturdular, projelere destek verdiler. Bu üniversiteler dünyanın en iyileri olmak üzere. Fransa da aynısını yaptı. İddialı ülkeler bunu yapıyor. Biz ise ısrarla 170 üniversite ile dünyadaki rakiplere karşı mindere çıkmaya çalışıyoruz. Bu mümkün değil."
TÜBİTAK SIKINTISI
TÜBİTAK'ın belli bir oranı geçince projelerine onay vermediğini ifade eden Acar, "Bir sınır koymuşlar geçemiyoruz. 'Hepsini size veremeyiz' diyorlar. Yeni üniversiteye de vermem gerek' deseler anlarız. O zaman kulvarları ayırın. Yeni üniversite ile ODTÜ ve benzeri üniversiteler aynı kefeye konuluyor. Yeni üniversite farklı kulvarda yarışsın isterse bizim kulvarda da yarışsın önü açık olsun ama hepsi aynı kefede değerlendirilmesin. Şimdi öğretim üyemiz proje veriyor 'siz geçtiniz' diye kabul edilmiyor başka üniversiteden daha zayıf projeye onay veriliyor. Bu da öğretim üyesinin tepkisini çekiyor bir daha proje vermiyor. Uluslararası fonlar kullanılıyor o zaman... Çok temel bir sıkıntı var burada" dedi.
Dünyanın en iyi 60 üniversitesi arasına adını yazdırarak önemli bir başarıya imza atan ODTÜ'de var olan akademik personel kadrolarının bile kullanımına izin verilmediği ortaya çıktı. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar, "Ek kadro istemiyoruz, mevzut kadroların kullanım izni istiyoruz. 300 kadromuz boş. En iyi okullarda okumuş insanları 2200 TL ile çalışmaya ikna ediyoruz, ama kadro alamıyoruz" dedi. "Bu sorunlar bizi geriye götürüyor" diyen Acar, anlayışın değişmesi gerektiğini ifade etti.
Dünyanın sayılı üniversitelerinin ortalama 4 milyar dolarlık bütçesine karşın, 300 milyon dolarlık bütçesi ile en iyi 100 üniversite sıralamasında ilk 60'a giren ODTÜ'ye, YÖK'ün kadro verilmediği ortaya çıktı.
25 SENE EĞİTİM ALIYOR...
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar, ilk, orta, lise eğitiminin ardından üniversite yüksek lisans ve doktora yapan bir adayın yaklaşık 25 yıl eğitim aldığını vurgulayarak, "25 sene bir insan okuyor... İşe aldığımız öğretim üyesi birçok yerde çalışabilir durumda. İnsanları 2200 TL maaşla çalışmaya razı ediyorsunuz, ama YÖK kadro vermiyor. Düşünebiliyor musunuz? Öğretim üyesinin dünyadaki maaş ortalaması, burada aldığının en az 4 katı, vakıf üniversitesine gitse 2 katı. Yeni kadro istemiyoruz, kadromuz var, bu kadrolarımızı kullandırmak istiyoruz. Kullanım izni istiyoruz, verilmiyor" dedi.
Halihazırda 300 öğretim üyesi kadrosunun boş olduğunu vurgulayan Acar, "Yılda 40 kişi emekli oluyor, o kadar kişi alsak mevcut sayıyı ancak koruruz. Kadrolar aynı ama gelen öğrenci sürekli artıyor" diye konuştu.
DEĞERLİ İSİMLERİ YURTDIŞINA KAPTIRIYORUZ
Şu anda en çok talep olan mesleklerden birisinin Havacılık Mühendisiliği olduğunu söyleyen Acar, "Türkiye'de en çok talep edilen konu bu, mezun olan öğrencimizi havada kapıyorlar. Sivil havacılık patladı, savunma sektöründe ihtiyaç var. Havacılık mühendisliğine öğretim üyesi alacağız, ama YÖK onay vermiyor. Bize 'yeni üniversite kuruldu siz kadro almayın' diyorlar... İhtiyaç çok ciddi. Daha önce şunu yaşadık; Bir adayı 3 ay beklettik kadro için, sonunda 'kusura bakmayın' dedi ve Stanford'a gitti. Dönemin YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'a, 'İşte politikanızın sonucu' dedim. Değerli isimleri yurtdışına kaptırıyoruz. Politika hala aynı... Hergün bunu yaşıyoruz. Bir taraftan diyoruz ki, 'uluslararası alanda iddialı olalım', ama öbür taraftan gereğini de yapmayalım..." diye konuştu.
Türkiye'de 170 üniversitenin aynı kefeye konulduğunu söyleyen Acar, şu öneriyi getirdi:
"Almanya'da 2005'te bir program başlatıldı. 'ABD ile rekabet edecek üniversitelere ihtiyacımız var' dediler, 11 üniversite seçtiler. 'Bunları rekabet etmek üzere hazırlıyoruz' dediler. Bu 11 üniversite için fon oluşturdular, projelere destek verdiler. Bu üniversiteler dünyanın en iyileri olmak üzere. Fransa da aynısını yaptı. İddialı ülkeler bunu yapıyor. Biz ise ısrarla 170 üniversite ile dünyadaki rakiplere karşı mindere çıkmaya çalışıyoruz. Bu mümkün değil."
TÜBİTAK SIKINTISI
TÜBİTAK'ın belli bir oranı geçince projelerine onay vermediğini ifade eden Acar, "Bir sınır koymuşlar geçemiyoruz. 'Hepsini size veremeyiz' diyorlar. Yeni üniversiteye de vermem gerek' deseler anlarız. O zaman kulvarları ayırın. Yeni üniversite ile ODTÜ ve benzeri üniversiteler aynı kefeye konuluyor. Yeni üniversite farklı kulvarda yarışsın isterse bizim kulvarda da yarışsın önü açık olsun ama hepsi aynı kefede değerlendirilmesin. Şimdi öğretim üyemiz proje veriyor 'siz geçtiniz' diye kabul edilmiyor başka üniversiteden daha zayıf projeye onay veriliyor. Bu da öğretim üyesinin tepkisini çekiyor bir daha proje vermiyor. Uluslararası fonlar kullanılıyor o zaman... Çok temel bir sıkıntı var burada" dedi.