“İTÜ’ye sahip çıkıyoruz!” diyerek toplanan yüzlerce İTÜ’lü öğrenci, asistan ve personel rektörlüğü işgal etti, asistanların defalarca g...
Öğrencilerin,
idari personelin ve öğretim elemanlarının görüşünü almadan
üniversitenin kaderini belirleyen İTÜ Rektörlüğü’ne karşı 28 Mart’ta
“İTÜ’ye sahip çıkıyoruz!” diyenler rektörlük binasına yürüdü.
Yemekhanenin karşısında bulunan ve “Dayanışma Meydanı” olarak
adlandırılan alanda İTÜ Asistan Dayanışması, Eğitim Sen 6 Nolu
Üniversiteler Şubesi, İTÜ Öğrencileri, Harita ve Kadastro Mühendisleri
Odası Öğrenci Komisyonu ve Cins Arı Öğrenci Kulübü toplandı.
Asistanların konuşmalarıyla başlayan eylemde İTÜ Öğrencileri
yemekhaneden “Hocama Dokunma” pankartı açtı. Dayanışma Meydanı’na son
olarak İnşaat Fakültesi öğrencileri, fakültelerinden yürüyüşle geldi.Asistanlar adına yapılan konuşmada, 7 aydır gece gündüz çadırlı direnişin sürdüğü ve başta asistanlar olmak üzere hiçbir üniversite bileşeninin karşısına çıkmayan İTÜ Rektörü Mehmet Karaca’nın 22 Mart’ta ilk defa katıldığı bir öğrenci etkinliğinde yakalandığı söylendi. Etkinlikte Karaca’nın, derdini anlatmak isteyen bir asistanı “efendi ol” diyerek tehdit ettiği ve işten çıkardığı 6 yıllık bir asistana “Sen bu okuldan değilsin, seni tanıyorum” diyerek fişlediği anlatıldı.
İTÜ bileşenleri, “Yeter yeter Rektör Karaca”, “İTÜ burada rektör nerede” sloganlarıyla Dayanışma Meydanı’ndan rektörlüğe yürüdü.
“Karaca istifa”
Basın açıklamasında asistan kıyımına yol açan süreç şöyle özetlendi:
“Rektör Karaca bundan 7 ay önce altında sadece YÖK başkanvekilinin imzası bulunan uyduruk bir görüş yazısını gerekçe göstererek onlarca asistanı bir çırpıda kendi deyimiyle kapının önüne koymuştur. Araştırma görevlilerinin 33a kadrosuna geçişi için onay veren 500′den fazla öğretim üyesinin kararı rektörlükçe oluşturulan geçiş kriterleri ve değerlendirme kurullarıyla hiçe sayılmış ve bölüm iradeleri çiğnenerek 60′tan fazla asistanın ilişiği kesilmiştir. Asistanlar olarak 31 Ocak’ta Ankara’ya gidip tarihte görülmemiş bir eylem gerçekleştirdik. YÖK önünde bekledik ve sonunda işten atılan asistanların işlerine geri dönmesini sağlayacak YÖK Genel Kurul Kararları ile oradan dönmeyi başardık. Ancak bu zamana kadar her sıkıştığında topu YÖK’e atan Rektör Karaca, işimize geri dönmemize hükmeden bu genel kurul kararını görmezden gelerek Resmi Gazete’de yayımlanmadığı bahanesini öne sürmektedir.”
“Rektör Karaca bundan 7 ay önce altında sadece YÖK başkanvekilinin imzası bulunan uyduruk bir görüş yazısını gerekçe göstererek onlarca asistanı bir çırpıda kendi deyimiyle kapının önüne koymuştur. Araştırma görevlilerinin 33a kadrosuna geçişi için onay veren 500′den fazla öğretim üyesinin kararı rektörlükçe oluşturulan geçiş kriterleri ve değerlendirme kurullarıyla hiçe sayılmış ve bölüm iradeleri çiğnenerek 60′tan fazla asistanın ilişiği kesilmiştir. Asistanlar olarak 31 Ocak’ta Ankara’ya gidip tarihte görülmemiş bir eylem gerçekleştirdik. YÖK önünde bekledik ve sonunda işten atılan asistanların işlerine geri dönmesini sağlayacak YÖK Genel Kurul Kararları ile oradan dönmeyi başardık. Ancak bu zamana kadar her sıkıştığında topu YÖK’e atan Rektör Karaca, işimize geri dönmemize hükmeden bu genel kurul kararını görmezden gelerek Resmi Gazete’de yayımlanmadığı bahanesini öne sürmektedir.”
Rektörlük önünde İTÜ Asistan Dayanışması adına yapılan basın açıklamasında, 7 aydır mücadele ettiklerini, herkese seslerini duyurduklarını ancak Mehmet Karaca’nın bu sese kulak vermediğini dile getiren araştırma görevlileri; Karaca’nın kendi personelinden, araştırma görevlilerinden ve öğrencilerinden köşe bucak kaçtığını, yakalandığında ise anlamsız cevaplarla geçiştirdiğini, üstü kapalı tehdit ettiğini vurguladı.
Asistanlar açıklamalarında sadece kendileri için değil, iradeleri yok sayılan 500′den fazla hocalar, özgür ve demokratik bir üniversite için mücadele eden öğrenciler, servis hakları ellerinden alınan taşeron işçiler, yemeklerini porselen tabakta yedikleri gerekçe gösterilerek yemek ücretine %100 zam yapılan ve ayrımcılığa maruz bırakılan bütün idari personeli temsil ettiklerini belirtti.
İTÜ Öğrencileri adına yapılan basın açıklamasında, Mehmet Karaca’nın kar amacı gütmeyen kantin kararını uygulamaya koymadığını, özel güvenlikçilerin sayısını yüzde yüz artırdığını, kampüs girişine turnikeler koydurduğunu belirten öğrenciler, demokrasi fakiri Karaca’nın artık istifa etmesi gerektiğini söyledi.
Eğitim Sen 6 Nolu Üniversiteler Şubesi adına konuşan Arzu Acar, YÖK’ün haksız ve hukuksuz uygulamasını asistanların çöpe attığını ancak Karaca’nın “YÖK görüşü” bahanesini elinde tutarak asistan kıyımına devam ettiğini söyledi. Acar, 33a uygulaması kaldırılana dek asistanlarla dayanışmanın süreceğini belirtti.
ODTÜ Asistan Dayanışması’nın gönderdiği mesaj okundu. Mesajda, “Sizler eylemde buluşurken bizler de üniversitemizde dayanışma masası açıp, bildiriler dağıtıyoruz. Yaşasın asistan dayanışması!” ifadesi yer aldı. Ayrıca Ankara Eğitim Sen 5 Nolu Şube’nin gönderdiği dayanışma mesajı da rektörlük önünde okundu.
Rektör patronlarla Teknokent’te, İTÜ’lüler rektörlükte işgalde
Açıklama ve konuşmaların ardından işten asistanlar Karaca’yla görüşme talebinde bulundu. Ancak Karaca’nın Teknokent’te patronlarla görüşmede olduğu, makamında olmadığı söylendi. Bunun üzerine rektör yardımcısıyla görüşmek isteyen asistanlara 3 üç kişilik kota koyuldu. Kotayı kabul etmeyen asistanların hepsi görüşmede bulunacaklarını belirtti.
Öğrencilerin, personelin ve öğretim üyelerinin bulunduğu kalabalık da kapıya yüklendi. Rektörlüğü işgal eden İTÜ bileşenlerine özel güvenlikçiler engel olamadı. Temsilciler rektörün hukuk müşaviri ile görüşmeye gitti. Bu sırada içeriye giren kalabalık ise forum yapma kararı aldı. Öğrencilerin ve öğretim üyelerinin konuşmalarıyla kısa bir forum yapıldı.
İTÜ öğrencisi Ezgi Taş, rektörün iş adamlarıyla görüşmeye gittiğini ve 7 aydır eylemlerle rektörlüğe gelen asistanlarla bir kere bile görüşmediğini söyledi. Taş, rektörün üniversitenin muhataplarıyla görüşmek zorunda olduğunu belirtti. Öğretim Üyeleri Derneği adına yapılan konuşmada, asistanların ve İTÜ öğrencilerinin bu girişiminde her zaman dayanışma içinde olunacağını söylendi.
Forum kısmının devamında yapılan konuşmalarda, “Rektör gelmezse gelmesin. Burada tek yaptığımız bize ait olanı geri almak” denildi.
Konuşmaların ardından bağlama eşliğinde şarkılar söylendi. Görüşmeden dönen asistan temsilcileri rektörle yüz yüze görüşeceklerine dair söz aldıklarını söyledi. Asistanlar, Rektör Mehmet Karaca’nın her gittiği yerde karşısında İTÜ’lü asistanları bulacağını belirtti. Asistanlar, bugün gerçekleştirdikleri eylemin bir uyarı olduğunu taleplerinin karşılanmaması durumunda daha kalabalık geleceklerini belirterek işgali sonlandırdı.
Rektörlük binasından ayrılan asistanlar direniş çadırının olduğu Dayanışma Meydanı’na yürüdü ve halayların ardından eylem sona erdi.
