HIDE

GAZETE DEMOKRAT / EKONOMİ

GRID_STYLE

SON HAVADİS

SHOW_BLOG

“TÜLÜM”

Hiç böyle bir yazı yazmadım ben. Bir ölümün arkasından yazmadım. Elim, dilim ve yüreğim yettiğince yazdım her şey için ama… ...



Hiç böyle bir yazı yazmadım ben.
Bir ölümün arkasından yazmadım.
Elim, dilim ve yüreğim yettiğince yazdım her şey için ama…
Hani memleket diyerek, sonra benim insanlarım, ülkem…
Ve gelecek için ve aydınlık ve kırmızının aşkına…
Ama…
Şu “ama” kelimesi icat edilmeseydi keşke hiç.

“Tülüm” derdi yurttaki kızlar ona.
Fakültedeki arkadaşları…
TÜLİN’di adı oysa. Bir Tülin bu kadar mı çok şey ifade eder.
Can, sevgi, hayatın her bir ilmeği, gülmenin tadı…

Şu “ama” kelimesi icat edilmeseydi keşke hiç.

Uzaktan da olsa duymuştum boğuştuğu hastalığı.
Üzülmenin canı çıksın mı?
Hani geride bıraktıkları, sonra yapacakları…
Bir çift göz bu kadar mı çok şey söyler insana.

Cenaze günü fotoğrafları bombaladı yüreğimi.
Ferhan, Sevim, Ali Osman… o hep bildiğim bakışlar.
Seksenbir girişlileri bizim fakültenin.
Kayıp diye adı çıkarılmış bir kuşağın hala genç, hala yürekli çocukları…
“Sağlam Çocuklar”
Tülüm için toplanmışlardı.

Bir şiirle vedalaşmış Ali Osman Tülüm’le, sonradan öğrendim.
-biliyorum yağmur yağacaktı ardından- diyerek…
Ve kimsesiz bir hüzne tutunarak devam etmiş;

“sessizce gitmek istiyordun biliyorum
herkes uyurken ayak parmaklarına basarak
hiç gelmemişsin gibi sanki
kimse seni tanımamış
bir masada bir bardak çay içmemiş gibi
kimseyi rahatsız etmeden
koca bir ormanda
habersiz solan papatya yalnızlığında
bir geceyarısı....

ah keşke haber verseydin bacım
kokunu saklardık gözlerimizde
gömerdik gülüşünü ellerimize
ağladığımızda acımız dinsin diye

ne diyeyim
güle güle kardeşim güle güle”

Uzaktan da olsa duymuştum boğuştuğu hastalığı.
Ölümün canı çıksın mı?
Çıksın anasını satayım
“Tülüm” güle güle…
HAYRİ GÜNEL - 29 MART 2013 CUMA - SİLİVRİ

Business News