ESKİ Türkiye ve ilk ’Avrupa Güzeli’, 81 yaşındaki Günseli Başar,
İstanbul’da vefat etti. 2 yıldan bu yana mücadele ettiği Alzaimer
hastalığı nedeniyle tedavi görmek için uzun süreden bu yana yaşadığı
Muğla’nın Bodrum İlçesi’nden dört ay önce İstanbul’a giden ve kızı Aslı
Tunca’nın evinde kalan Başar’ın durumunun ağırlaşması üzerine
kaldırıldığı hastanede kurtarılamadığı belirtildi.
Başar, 1951 yılında Türkiye, 1952 yılında İtalya’nın Napoli kentinde düzenlenen yarışmada ise Avrupa Güzeli seçildi. Başar, ilk evliliğini işadamı Kutsi Beğdeş ile ikinci evliliğini ise dönemin İzmir Belediye Başkanı Faruk Tunca ile yaptı. Günseli Başar, ikinci evliliğinden bir kız çocuğu, daha sonraki yıllarda kızından 2 torun sahibi oldu.
Bodrum’da 18 yıldan bu yana yaşayan, Hayvan Hakları Derneği’nin yanı sıra sivil toplum örgütlerinin çalışmalarına destek veren, düzenlediği siyasi ve kültürel panellerle Bodrum’un sosyal yapısına katkı sağlayan Başar’ın ölümü büyük üzüntü yarattı. Başar’ın dostlarından Çevre eski Bakanı İmren Aykut, DHA muhabirine, "Günseli Başar güzelliği ve sanatı ile Türkiye’yi, dünyada çağdaş Türk kadınını en güzel yanı ile tanıtmanın yanı sıra son nefesine kadar yaşadığı kentin sosyal ve kültürel yapısına da katkıda bulunmaya devam etmiştir. Çok değerli bir insanın kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Ölmeden önce Turgutreis Mezarlığı’nda yerini ayırtmıştı. Bu nedenle kendisini, yarın çok sevdiği Bodrum’da Adliye Camii’nde kılınacak öğle namazı ardından Turgutreis Akçaalan Mezarlığı’nda toprağa vereceğiz" dedi.
EFSANE AVUKAT VEFAT ETTİ
Eski başbakanlardan Adnan Menderes'in de avukatlığını yapan Burhan Apaydın (89) vefat etti.
Burhan Apaydın'ın eşi Beyhan Apaydın, eşinin Kadıköy'deki evinde sabaha karşı hayatını kaybettiğini söyledi.
Eşinin dün akşam gayet iyi ve neşeli olduğunu belirten Apaydın, "Hatta akşam yemeğinden sonra dışarı çıkmak istedi. Bir gün önce Parlamento dergisine ve TBMM Başkanlığına 27 Mayıs dönemiyle ilgili yazılar yazmıştı. Dün akşam da yazılarını son kez kontrol etti. Yattıktan sonra saat 02.30'da uyandı ve su istedi. Su verdikten sonra tekrar uyudu. Saat 03.00'da ses duydum ve kendisine seslendim, ancak tepki vermedi" diye konuştu.
Apaydın, durumu bildirmesi üzerine eve gelen sağlık ekiplerinin, yaptıkları incelemede eşinin öldüğünü belirlediğini kaydetti.
Burhan Apaydın kimdir?
Avukatlığa 1948 yılında başlayan Burhan Apaydın, o dönemdeki siyasi davalarda sanıkların savunmalarını üstlendi.
Eski başbakanlardan Adnan Menderes'in teklifine rağmen milletvekilliğini kabul etmeyen Apaydın, 27 Mayıs darbesinden sonra İstanbul Barosu Yönetim Kurulunun yasaklamasına rağmen Adnan Menderes'in avukatı oldu.
Apaydın, Yassıada duruşmalarında kardeşi Orhan Apaydın ile savunma avukatlığı yaptı. Yargılamada Adnan Menderes için "Yere düşmekle sakıt olmaz cevher kadr-ü kıymetten" dediği için tutuklanan Burhan Apaydın, kısa bir süre sonra serbest kaldı.
Adalet Partisi'nden 1961 yılında milletvekili seçilen Apaydın, 1965'te politikayı bırakarak avukatlığa geri döndü.
Apaydın, gazetecilerden tiyatroculara kadar hemen her ifade özgürlüğü davasında yasaklanan ya da soruşturulan fikirlerde savunma tarafında yer aldı.
Önemli ceza davalarında yaptığı sıra dışı savunmalarla kamuoyunda tanınan Apaydın, usul hukukunun ayrıntılarına hakim oluşu, savunma hakkı konusunda ısrarcı ve taviz vermez tutumu, gerektiğinde çekinmeden ve defalarca reddi hakim hakkını kullanmasıyla dikkati çekti.
Başar, 1951 yılında Türkiye, 1952 yılında İtalya’nın Napoli kentinde düzenlenen yarışmada ise Avrupa Güzeli seçildi. Başar, ilk evliliğini işadamı Kutsi Beğdeş ile ikinci evliliğini ise dönemin İzmir Belediye Başkanı Faruk Tunca ile yaptı. Günseli Başar, ikinci evliliğinden bir kız çocuğu, daha sonraki yıllarda kızından 2 torun sahibi oldu.
Bodrum’da 18 yıldan bu yana yaşayan, Hayvan Hakları Derneği’nin yanı sıra sivil toplum örgütlerinin çalışmalarına destek veren, düzenlediği siyasi ve kültürel panellerle Bodrum’un sosyal yapısına katkı sağlayan Başar’ın ölümü büyük üzüntü yarattı. Başar’ın dostlarından Çevre eski Bakanı İmren Aykut, DHA muhabirine, "Günseli Başar güzelliği ve sanatı ile Türkiye’yi, dünyada çağdaş Türk kadınını en güzel yanı ile tanıtmanın yanı sıra son nefesine kadar yaşadığı kentin sosyal ve kültürel yapısına da katkıda bulunmaya devam etmiştir. Çok değerli bir insanın kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Ölmeden önce Turgutreis Mezarlığı’nda yerini ayırtmıştı. Bu nedenle kendisini, yarın çok sevdiği Bodrum’da Adliye Camii’nde kılınacak öğle namazı ardından Turgutreis Akçaalan Mezarlığı’nda toprağa vereceğiz" dedi.
EFSANE AVUKAT VEFAT ETTİ
Eski başbakanlardan Adnan Menderes'in de avukatlığını yapan Burhan Apaydın (89) vefat etti.
Burhan Apaydın'ın eşi Beyhan Apaydın, eşinin Kadıköy'deki evinde sabaha karşı hayatını kaybettiğini söyledi.
Eşinin dün akşam gayet iyi ve neşeli olduğunu belirten Apaydın, "Hatta akşam yemeğinden sonra dışarı çıkmak istedi. Bir gün önce Parlamento dergisine ve TBMM Başkanlığına 27 Mayıs dönemiyle ilgili yazılar yazmıştı. Dün akşam da yazılarını son kez kontrol etti. Yattıktan sonra saat 02.30'da uyandı ve su istedi. Su verdikten sonra tekrar uyudu. Saat 03.00'da ses duydum ve kendisine seslendim, ancak tepki vermedi" diye konuştu.
Apaydın, durumu bildirmesi üzerine eve gelen sağlık ekiplerinin, yaptıkları incelemede eşinin öldüğünü belirlediğini kaydetti.
Burhan Apaydın kimdir?
Avukatlığa 1948 yılında başlayan Burhan Apaydın, o dönemdeki siyasi davalarda sanıkların savunmalarını üstlendi.
Eski başbakanlardan Adnan Menderes'in teklifine rağmen milletvekilliğini kabul etmeyen Apaydın, 27 Mayıs darbesinden sonra İstanbul Barosu Yönetim Kurulunun yasaklamasına rağmen Adnan Menderes'in avukatı oldu.
Apaydın, Yassıada duruşmalarında kardeşi Orhan Apaydın ile savunma avukatlığı yaptı. Yargılamada Adnan Menderes için "Yere düşmekle sakıt olmaz cevher kadr-ü kıymetten" dediği için tutuklanan Burhan Apaydın, kısa bir süre sonra serbest kaldı.
Adalet Partisi'nden 1961 yılında milletvekili seçilen Apaydın, 1965'te politikayı bırakarak avukatlığa geri döndü.
Apaydın, gazetecilerden tiyatroculara kadar hemen her ifade özgürlüğü davasında yasaklanan ya da soruşturulan fikirlerde savunma tarafında yer aldı.
Önemli ceza davalarında yaptığı sıra dışı savunmalarla kamuoyunda tanınan Apaydın, usul hukukunun ayrıntılarına hakim oluşu, savunma hakkı konusunda ısrarcı ve taviz vermez tutumu, gerektiğinde çekinmeden ve defalarca reddi hakim hakkını kullanmasıyla dikkati çekti.