Page Nav

HIDE

Grid

GRID_STYLE

GAZETE DEMOKRAT / İKTİDAR DOSYASI

HIDE_BLOG

Suriye 'kimyasal' iddiasını yalanladı, medya propagandası sürüyor

Suriye yönetimi, ABD'nin dün tekrar ortaya attığı "kimyasal silah" iddialarını yalanladı. Suriyeli yetkililer, "Elimi...

Suriye yönetimi, ABD'nin dün tekrar ortaya attığı "kimyasal silah" iddialarını yalanladı. Suriyeli yetkililer, "Elimizde olsa bile kimyasal kullanmadık ve kullanmayacağız" derken, ilginç yalanlar da dünya medyası tarafından yaygınlaştırılmaya başlandı.
ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel, dün Suriye'nin kimyasal silah kullandığına dair "kanıtların" bulunduğunu
söylemiş ve ABD'nin 2 yıldan uzun bir zamandır devam eden olaylara ilk kez doğrudan müdahale edebileceğinin sinyalini vermişti.
Bugün Associated Press'e konuşan ismini vermek istemeyen bir Suriyeli yetkili, "Ordu, elinde bulunsa bile kimyasal silah kullanmadı ve kullanmayacak" dedi. Yetkili, Suriye ordusunun kimyasal silah kullanmaya ihtiyacının olmadığını, çünkü Suriye'nin her bölgesine istediği zaman ele geçirme kapasitesine sahip olduğunu belirtti.
Aynı yetkili, dış destekli çetelerin kimyasal silah kullandığını da iddia etti. Yetkili, Mart ayında, Halep'teki Han el-Asal bölgesinde çetelerin kimyasal silah kullandığına dair güçlü kanıtların olduğunu söyledi.
Suriyeli bir milletvekili olan Şerif Şehade de, Suriye ordusunun "geleneksel silahlarla bu savaşı kazanabileceğini" ve kimyasal silah kullanmaya ihtiyacı olmadığını vurguladı. Şehade, ABD'nin iddialarını yalan olarak nitelendirirken, "kimyasal" söylentisini 2003 yılında Irak'ın işgali için uydurulan gerekçelere benzetti.
'Yenilgi'ye müdahale mi?
ABD'nin kimyasal silah kullanıldı iddiasına sahip çıkması bir politika değişikliğine işaret ediyor. Kısa bir süre önce, İsrail'in "kimyasal" iddialarına karşılık olarak ABD, "elimizde kanıt yok" demişti.
Hagel'in açıklamalarının, Suriye ordusunun birçok stratejik alanda üstünlüğü ele geçirmesine paralel olarak gündeme getirildiğine dikkat çekiliyor. Özellikle Halep'in doğusunda, Golan Tepeleri sınırındaki Kuseyr'de, Şam'ın banliyölerinde ve kırsalında, Deraa'da ve Hama'da ordu güçleri cihadcı grupları sıkıştırmış durumda.
Telegraph'ın 'orijinal' haberciliği
Öte yandan, Suriye'de ordunun kimyasal silah kullandığına ilişkin "kanıtlar", uluslararası medyada da görünür olmaya başladı. Bunun en ilginç örneklerinden birisi de, 23 Nisan tarihinde The Telegraph'ta çıkan Damien McElroy imzalı haberdi.
"Suriyeli doktorun Facebook videosu Esad'ın Halep'te kimyasal silah kullandığını kanıtlıyor" başlıklı habere göre, Niyazi Habaş isimli Britanya'da eğitim görmüş bir doktor, Facebook sayfasında Halep'in Kürt mahallesi olan Şeyh Maksud'da ordu operasyonu sonucu hastaneye getirilen yaralıların görüntülerini yayınlıyor.
Habaş'ın anlattığına göre, yaralılarda solunum güçlüğü, ağızda köpük ve gözbebeğinde küçülme gözlemlemişti. Moon of Alabama'da ise, Telegraph'ın yayınladığı videoda "ağızdan çıkan köpükler"deki tuhaflığa dikkat çekiliyordu. Videoya bakıldığında, solunum güçlüğü çeken "kurbanlar" görülmüyordu. "Köpükler" ise, tıraş köpüğünden halliceydi!
Ancak Telegraph'ın haberi bununla sınırlı değildi. Habaş'ın "kanıtını" yayınladıktan sonra, bir de üstüne eski bir Britanya ordusu uzmanı ve biyolojik danışmanlık uzmanının "kimyasal silahlar" hakkındaki görüşlerine başvurmuştu.
Hamish de Bretton-Gordon isimli uzman, "ağızdan köpük çıkmasını" sarin gazı kullanımının ardından oluşan "standart bir semptom" olarak nitelendiriyordu.
Ancak Salgın Kontrol ve Koruma Merkezi'nin verdiği bilgilere göre, sarin gazının standart semptomları arasında "ağzıdan köpük çıkması" yok!
Telegraph'ın biyoloji "uzmanı"nın kimyasal silahlar konusunda pek de uzman olmadığı anlaşılıyor ama uluslararası medyanın "kimyasal" propagandası artarak devam edeceğe benziyor.
(soL - Dış Haberler)