İlhan Çıtak ya da edebiyat dünyasındaki adıyla İlhan Durusel, İzmirli. Okul yıllarında Eşrefpaşalı olmakla övünürdü. Ege Üniversitesi ...
İlhan Çıtak ya da edebiyat dünyasındaki adıyla İlhan Durusel, İzmirli.
Okul yıllarında Eşrefpaşalı olmakla övünürdü. Ege Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Türkoloji mezunu. Okulu bitirdikten sonra iki yıl
Gümüşhane’de, daha sonra İzmir Amerikan Koleji’nde öğretmenlik yaptı.
Eşiyle birlikte bir iki yıllığına Amerika’ya gitti. 19 yıldır yaşadığı
Amerika’da Lehigh Üniversitesi’nde Amerika tarihine dair arşiv ve özel
koleksiyonlar İlhan Çıtak’a emanet.
İlhan Çıtak, Amerikan Koleji’nde edebiyat öğretmenliği yaparken, iki
yıllığına Türkiye’ye gelen İtalyan kökenli Amerikalı Francesca ile
tanıştı. Türkiye’yi çok seven bu kadının 1994 yılında geriye dönüş
zamanı geldiğinde “bir süreliğine Amerika’da kalmak ve yeniden gelmek”
üzere yola çıktılar.
Deniz planları alt üst etti
En fazla iki yıl kalınması planlanan Amerika’da her şey değişti. İlhan
ve Fran’in, Gezmiş’ten Deniz, Amerika’dan Denise’i dünyaya gelince bir
süre daha oralarda olma zorunluluğu ortaya çıktı. Bu sürede İlhan Çıtak
dil kurslarına gitti ve yüksek lisans başvurusunda bulundu.
Döndüklerinde üniversiteye başvurabilmek için atılan bu adım Çıtak’ın
hayatında bir dönüm noktası oldu.
Deniz 4 yaşına geldiğinde, Türkiye’ye dönme kararı biraz daha ötelendi.
Hayatı kitaplarla geçen İlhan Çıtak yeni yaşamını yine kitaplarla
kurmaya karar verdi ve kütüphaneciliğe yönlendi. Lehigh Üniversitesi’nde
eski kitap tamiri bölümündeki kadro açığı yazarın hayatını değiştiren
adımı attırdı. Bir yıl kadar orada çalıştı ve kitap tamiri ile sanatçı
kitabı (artist book) yapmayı öğrendi. Bu bilgi onu daha farklı bir yere
taşımaya başladı.
Sümer tabletlerinden Darwin’in el yazmalarına
Bir yılın sonunda “Ender Kitaplar” bölümüne geçen İlhan Çıtak,
kendisini üniversite arşivinde eski kitaplar koleksiyonunun olduğu ve
40.000’e yakın ender kitabın yer aldığı bir noktada buldu. Sümer
tabletlerinden Shakespeare’in ilk baskılarına, Darwin’in el yazılarına
kadar pek çok özel kitabı bir arada bulmak onun için büyük bir heyecan.
Ona sorarsanız aynı işi Türkiye’de yapmayı çok istermiş. Mesela
Keloğlan’ın taş baskılarını tutmak ve öğrencilerle paylaşmak onun en
büyük bir hayal. Ona göre, “Bilgi ve erdem evrensel olsa da temelden
öğrendiklerimiz yerel. Dolayısıyla hayallerimiz de yerel oluyor zaman
zaman”.
Amerika’da kütüphaneci sıfatı almak zor
Amerika’da bir kütüphanede kütüphaneci sıfatını almak kolay değil
elbette; yüksek lisans istiyor. İlhan Çıtak biraz da gülerek anlatıyor
bu süreci:
“Yüksek lisans yaptığım sıralarda oğlumuz Deniz ilkokula başlamıştı,
derslerimizi onunla beraber çalışıyorduk. Benim gibi hayatı boyunca ödev
falan yapmamış biri için bu durum acayip bir şeydi. Belli bir yaşa
gelince her şey daha zor oluyor. 2005 yılında sana kütüphaneci
kadrosunda iş veriyoruz dediler ve arşivci oldum. İşim kütüphaneciliğin
yanı sıra, üniversitenin tarihini bilen, koruyan da bir meslek.
“Arşivci” olmak Amerika’da unvan sahibi olmak aslında.”
Lehigh Üniversitesi arşivi 1865’te, Amerikan İç Savaşının hemen
sonrasında kurulmaya başlanmış. Bu, yıllardır biriken muhteşem arşivin
gelecek kuşaklara aktarılmasından sorumlu İlhan Çıtak, üniversiteye
yüksek lisans için gelen pek çok Türk öğrenciyle de güzel paylaşımlar
yaşıyor. Lehigh’daki özel koleksiyonda “köprü mühendisliği” üzerine
dünyanın en iyi yayınları yer alıyor. İnşaat mühendisliği, genetik,
ekonomi ve işletme dallarında her yıl pek çok başarılı öğrenci mezun
eden Lehigh’da arşiv son yıllarda dijital ortama aktarılmakta.
Son yıllarda arşivi kim tutuyor?
Her türlü bilginin on-line platforma aktarıldığı son yıllarda bilgiyi
biriktirmek ve arşiv ortamını sağlamak da İlhan Çıtak gibi işini çok
seven, tarihe, geçmişe değer veren ve geleceğe aktarmayı amaçlayan
kişilere kalıyor. Arşiv kütüphaneciliğinin teknoloji bilgisi de
gerektirdiği üzerinde duran Çıtak, Skype aracılığıyla yaptığımız
teknolojik görüşmenin sonlarına doğru şunları da sözlerine ekledi:
“Var olan özel koleksiyonları yeni nesle taşımak ve belgelerin
kalıcılıklarını sağlamak için online aktarmak gerekiyor. Google book’s
dünyanın tüm kitaplarını dijital hale getirmeyi ve böylelikle bilgiye
erişimin kolaylaşmasını sağlayacağını iddia ediyor. Bence de bu çok
yararlı bir çalışma. Mesela bir insan İzmir’i nasıl öğrenir? Kent
kültürü ile ilgili kişilerin günlük tutması gerekir. Yıllardan bize
kalan bu günlüklerden bizler pek çok öğrendik. Ama şu yıllarda günlükler
yerini bloglara bıraktı. Ama bloglar da mevcut yapılarıyla yetecek gibi
değil.
Biz toplumun hafızasıyız. O yüzden arşivcilik bana kalırsa dünyanın en
önemli mesleklerinden biri. Keşke ben zamanında önemini bilseydim ve
zamanında yapsaydım. Mesela Lehigh’da biz Darwin’ in mektuplarını,
araştırmasının yapılması için dijital ortama aktarıyoruz. Sonra
Darwin’in büyük büyük büyük torunu onu sanal ortamda görüyor ve bize
başvuruyor yeni eklemeler yapıyor. Sonuçta bir araştırmacıya yardım
etmiş oluyor, birilerinin yaptığı araştırmanın sonuca ulaşmasını
destekliyorsun.”
Ya bizde?
Amerika’da yaşayan İzmirli bir kitap aşığına, Türkiye ile Amerika
arasındaki kütüphaneciliğe bakış farkını da sorduk. İşte bu noktada
İlhan Çıtak hayli dert yandı:
En son baktığımda - ki sanıyorum 2 yıl önceydi-, Ankara’daki Milli
Kütüphane’deki arşivde 800.000 kitaptan söz ediyorlardı. Benim
Amerika’da çalıştığım okul orta büyüklükte bir okul; Harward ve
Michigan’la falan karşılaştırılması mümkün değil. Bizim kütüphanemizdeki
kitap sayısı 2 milyon. Şimdi 800.000 adetli Türk milli kütüphanesinin
yayında burada orta düzeydeki bir okul kütüphanesinin 2 milyon olması
düşündürücü.”
İlhan Durusel (Çıtak) 1965’te doğdu. Ege Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü bitirdi, edebiyat
öğretmenliği yaptı (1988-94). 1994’ten beri eşi Francesca ve oğulları
Deniz’le birlikte Pennsylvania’da yaşıyor. Lehigh Üniversitesi
Kütüphanesi'nde arşiv ve nadir kitaplar bölümünde çalışıyor.
Öykü, şiir ve yazılarından bazıları Sombahar, Cumhuriyet Kitap,
Kitap-lık ve Mesele dergilerinde, bir öyküsü Kanada’da çıkan edebiyat
dergisi Descant’in Türkiye seçkisinde yayımlandı.
Kitapları: Blöf Kitap, (Tansu M. Gülaydın’la) Altıkırkbeş, 1994;
Alınyazım Kılavuzu, YKY, 1998; Karakalem Requiem, YKY, 2003; Süslü
Nesir, YKY, 2007; Gül Öksüren Melek, YKY, 2012.