Dakka’da çöken iş merkezinde ölenlerin sayısının bine yükselmesi bekleniyor. Ölen işçiler çok düşük ücret karşılığında dünyaca ünlü Man...
Dakka’da çöken iş merkezinde ölenlerin sayısının bine yükselmesi
bekleniyor. Ölen işçiler çok düşük ücret karşılığında dünyaca ünlü
Mango, Benetton, Zara gibi markaları üretiyordu. Bangladeş’in başkenti Dakka’da geçen hafta çöken iş merkezinde yaşamını
yitirenlerin sayısı 430’a yükseldi. Arama kurtarma ekiplerinin Rana
Plaza’nın enkazında 20 kişinin daha cesedine ulaşmasının üzerine ölü
sayısı artarken, bu sayının bini bulacağı tahmin ediliyor. soL gazetesinde yer alan habere göre, 24 Nisan sabahı çöken Rana
Plaza’da bulunan beş konfeksiyon atölyesinde, çoğu kadın 3 binin
üzerinde tekstil işçisi çalışıyordu. Yasadışı yollardan üç kat eklendiği
belirtilen ve içinde alışveriş merkezi de bulunan Plaza’nın çökmesinden
bir gün önce, duvarlarda oluşan çatlaklar nedeniyle işçiler çalışmayı
reddetmişti. Ancak ertesi gün patronun işten atma tehditleriyle karşı karşıya kalan
işçiler çalışmak zorunda kalmış ve göz göre göre ölüme gönderilmişti.
Binanın çökmesinin ardından işçiler çok sayıda eylem yaptı ve şehirdeki
çok sayıda fabrikaya yönelik saldırılar gerçekleştirildi. O günden beri
kapalı olan fabrikalar, dün yeniden açıldı. 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda ellerinde bayraklar ve pankartlarla sokaklara
dökülen Bangladeşli işçiler iş merkezinin sahibi Muhammed Sohel Rana’nın
idam edilmesini istedi. Can güvenliklerinin sağlanması talebinde
bulunan işçiler, insanca yaşamak ve çalışmak istediklerini ifade ederek
hükümete bir an önce eyleme geçmesi çağrısında bulundu. Yaşamını yitiren yüzlerce işçinin, günde 15 saat çok düşük ücretler
karşılığında ürettiği ürünler ise Mango, Benetton, C&A, Wal-Mart,
Zara, Primark gibi hepimizin bildiği, ünlü ve pahalı markalara ait.
Binanın çökmesinden sonra bir açıklama yapan İngiliz Primark firması,
ölenlerin ailelerine tazminat ödeyeceğini belirterek, “Sorumluluğumuzun
farkındayız. Diğerleri de ortaya çıksın” dedi. “Küreselleşme” adı altında malların ve sermayenin sınırsız dolaşımı
sağlanırken, ulus ötesi şirketlerin pek çoğu üretimlerini çok daha düşük
maliyetle sürdürebilecekleri az gelişmiş ülkelere kaydırdı. İşçi ücretlerinin düşük, işçiyi koruyucu mevzuatın gevşek ve işçilerin
örgütsüz olduğu bu ülkelerde yapılan üretim, şirketlerin kâr oranlarını
katlayarak artırırken, işçileri yalnız böyle “kazalarla” değil,
yaygınlaşan meslek hastalıklarıyla da ölüme sürüklüyor. Bangladeş, Çin
ve Tayvan, üretimin kaydırıldığı ülkeler arasında yer alıyor. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın, “Türkiye’de Çin ve Tayvan’dan daha
düşük maliyetli işgücüne sahibiz” ifadesini kullanarak çağrı yaptığı
yabancı sermaye de tam böyle “cennet”ler arıyor kendine.