2 Haziran 2013
HALKIN VE EMEKÇİLERİN 5 GÜNDEN BU YANA SÜREN KARARLI MÜCADELESİ SONUCU İKTİDAR, TAKSİM MEYDANINI VE GEZİ PARKINI HALKA VE EMEKÇİLERE BIRAKMAK ZORUNDA KALDI. İŞTE SON TAKSİM KARELERİ...
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, DİSK üyeleri, tiyatro oyuncuları saat 14.00 buluşmasına, Taksim Meydanı’na yürüyor
Onbinler Ankara’da Kızılay Meydanı’nı
özgürleştirenlere, ülkenin dört bir yanında direnişi büyütenlere
sloganlarla selam yolluyor “zafer direnenlerin olacak”. Taksim Meydanı
“hükümet istifa” sloganlarıyla inliyor
Çarşı grubu “faşizme karşı omuz omuza” sloganlarıyla alana girdi, alkışlarla alanda yerini aldı
Solun tüm renkleri Taksim Meydanı’nda yerini
aldı, emek örgütleri, devrimci kurumlar, DKÖ’ler, kadın örgütleri, çevre
örgütleri, LGBT örgütleri, taraftar grupları, siyasi partiler,
direnişte, barikat önünde oldukları gibi omuz omuza Taksim’i yeniden
özgürleştirmenin coşkusu içinde
Gezi Parkı direnişinin başından beri hem direnişe katılan, hem de gazetecilik yapan Ahmet Şık yaralı ama “görev başında”
Ve direniş kıvılcımının çakıldığı yer Gezi
Parkı, alandaki onbinlerin yanında Gezi Parkı’nda da bir o kadar insan
çocuk, genç, yaşlı yaşamlarına, doğalarına sahip çıkmanın keyfi ile
nöbete tekrar başladı, “Faşizme karşı omuz omuza, hükümet istifa”
sloganları atılıyor
Binlerce insan Gezi Parkı’na yine maskeleri,
gözlükleri, süt şişeleri, limon stoklarıyla gelmişler, 5 gündür
direnişte tanışanlar yan yana aralarına yeni katılanlara neler
yaptıklarını heyecanla anlatıyorlar
Halkevciler Taksim Meydanı’nda, müdahale
sırasında düşen pankartlarını Gezi Parkı’ndakiler yeniden ağaca asıyor,
ne de olsa herkes aynı şeyi düşünüyor “biz kararımızı verdik, AKP’ye
Direneceğiz!”
Gezi Parkı’nın asıl sahiplerinden sokak
köpekleri 5 gün boyunca direnişin içindeydiler, herkesten fazla gaz
yediler, şimdi direnişçilerin arasında sıra uykuda
Gezi Parkı’nda polis yok, çocuklar var. Belki
de ilk defa geldikleri Park bütünüyle bir oyun alanı. Ailelerin 5
gündür gaz bombalarıyla, polis şiddetiyle dolan alana çocuklarını
getirmelerini sağlayan şey ise “direnişe ve kazanıma güven”
Direnişin başından beri forumlarla
kararlarını alanlar, medyada sansürle sesi kesilmeye çalışanlar parkın
içine serbest kürsülerini kurmuşlar, dileyen çıkıp konuşuyor, her
konuşan kendisine dinleyici bir kitle buluyor
Gezi Parkı’na giriş yapanlar önce tüm parkı dolaşıyor, yürüyenler birbirlerini ve direnişi alkışlıyor
Gezi Parkı’nda başlayan ve Taksim’de devam
eden direniş tüm İstanbul’a yayılmıştı. İkinci saldırıdan sonra en
kalabalık eylemlerden birini yapan Kadıköy’lüler bu defa direnişin
merkezinde
İstanbulluların direnişle verdikleri mesaj net: Taksim Halkındır
Dün Taksim Meydanı’na halk direnişlerini
görmeyen medyaya dönük öfkeyle giren istanbullular, bugün de medyayı
protesto ediyor, aynı dakikalarda Tayyip Erdoğan Habertürk ekranlarında
yalanlarını sıralamaya devam ediyor
Gezi Parkı’nda organizasyon tam, herkes levhalarla yönlendiriliyor
Herşey nöbet çin hazır, kazanmanın mutluluğu
var ama rehavet yok. Gaza karşı limonlar, sirkeler, solüsyonlar ortak
kullanım masalarında ihtiyaç sahiplerini bekliyor
Gezi Parkı’nda en çok göze çarpan şeylerden
biri ortak mutfaklar, herkes yanında getirdiği yiyecek ve içecekleri
ortak mutfaklara bırakıyor, acıkan, susayan ortak mutfaklardan
istediğini ücretsiz alıyor, mutfak görevlileri her önlerinden geçene
birşey isteyip istemediklerini soruyor, ilk kez Gezi Parkı’na gelenler
şaşkın gözlerle bu kolektif çalışmayı ve herkese açık mutfakları
anlamaya çalışıyor
Mutfaklarda çeşit bol, ancak paylaşım mutfak
masalarıyla sınırlı değil, alanda herkes yiyeceğini paylaşıyor,
ellerinde pet şişelerle gezenler su isteyen var mı diye bağırıyor, bu
direnişi büyüten en önemli şeylerden biri dayanışma ve herkes bunun
farkında
Ortak masalarda sadece yiyecek yok, ilaçlar,
sargı bezleri, ıslak mendil ve tuvalet kağıtları da ortak kullanım için
masalarda yerini almış
Direnişçiler Gezi Parkı’na gösterdikleri
özenle “burası bizim” diyor. Her ağacın yanında bir çöp torbası var,
gönüllüler sürekli çöp topluyor, sigara izmaritleri dahil hiçbirşey yere
atılmıyor
Gezi Parkı’nda direnişçilerin noktalarından
biri de “Gezi Moda” barakası, günlerdir aynı kıyafetlerle nöbet
tutanlar, biber gazı ve tazyikli suyla ıslananlar, giysi desteği
getirenlerin kıyafetlerinden kendileri için alıyor
Direniş sürüyor, ihtiyaçlar devam ediyor, gelenlerin görmesi için listeler asılıyor
Direnişçilerin eline geçen polis araçları
önünde fotoğraf çektirmek isteyenler sıraya giriyor, mücadelenin
meşruluğu ile fotoğraflara zafer işareti ile poz veriyorlar
Polis meydandan çekilmiş durumda ama gaz
maskeleri ve kasklar bırakılmıyor, AKP’ye kimse güvenmiyor,
helikopterlerden atılan gaz bombaları herkesin aklında
Gezi Parkı’nın etrafında barikatlar duruyor, direnişçiler kurdukları barikatları kaldırmıyor
Gezi Parkı’na müdahale ile birlikte çay bahçeleri de tasfiye edilmişti, şimdi revire dönüştürülmüş durumda
Gezi Parkı’nın içi, etrafı Taksim Meydanı ve
İstiklal Caddesi yazılamalarla dolu, yazılamalar polis şiddetini, AKP
faşizmini ve özellikle de Tayyip Erdoğan’ı hedef alıyor
Ve ses aracı gitti, Meydan İstanbul halkının
biryandan halaylar çekilirken diğer yandan “Taksim bizim, İstanbul
bizim” diyenler temizliğe devam ediyor
Ve istiklal Caddesi, “hükümet istifa”
sloganları ile yürüyen binler direnişe desteğe gelen gelin ve damadı
görünce “mutluluklar size” sloganları atmaya başlıyor