Renkli devrim finansörü Yahudi spekülatör Soros’un her yıl para akıttığı TESEV’in Başkanı Can Paker, şok açıklamalar yaptı. Hayatını k...
Renkli devrim finansörü Yahudi
spekülatör Soros’un her yıl para akıttığı TESEV’in Başkanı Can Paker,
şok açıklamalar yaptı. Hayatını kitap haline getiren Paker, çizgisine
yön veren görüşü de ilan etti: Ben paranın nereden geldiğine bakmam!..
Yahudi spekülatör Soros’un para akıttığı TESEV Başkanı Can Paker, gündemi değiştirecek açıklamalarda bulundu. Paker, hayat hikayesini anlattığı kitabında, “Ben paranın nereden geldiğine bakmam” itirafında bulundu. Babasının 1492’de İspanya’dan kovulan ve Osmanlının kucak açıp Selanik’e yerleştirdiği “Sefarad Yahudileri” nden olduğuna dair “tevatür” bulunduğunu itiraf eden Paker, Başbakan Tayyip Erdoğan’a olan sevgisini, “Türkiye’de cumhuriyet tarihinde kimsenin başaramadığı iki iş yaptı. Önce askerleri içeri soktu, peşinden Kürtleri tanıdı. Sert konuşuyormuş, gerisi benim için boş” sözleriyle adeta perçinledi.
Yılda 2 milyon dolar
Yahudi spekülatör Soros’un Açık Toplum Enstitüsü ile TESEV arasındaki ilişkiye de kitabında yer veren Paker, Soros’un enstitüsünden gelen teklifi kabul ettiğini vurguladı. Radikal konulara temas ettikleri için yıpratılmaya çalışıldıklarını savunan Paker, “Paranın nereden geldiği değil, nerelere harcandığı benim için önemli. Soros’tan yılda 2 milyon dolar alıyoruz. Ne var para almışsak” dedi. 18 Şubat 2005’te Bebek Otel’de yapılan gizli toplantının aktörlerinden olan Paker’in düzenlediği ve YENİÇAĞ’ın ortaya çıkardığı gizli buluşma esrarını koruyor. Yemeğe, CIA ajanı Mark Parris, MİT eski Müsteşarı Sönmez Köksal, Cem Duna, TESEV Başkanı Can Paker ve Hasan Cemal ile Cengiz Çandar katılmıştı.
Can Paker, Zaman Gazetesi ekinde “Geriye Bakmak Yok” adlı kitapla ilgili yayınlanan röportajda, babasının Selanik göçmeni olduğunu belirtiyor. “İspanya göçmeni olduğumuza dair bir tevatür var” diyen Paker, Sefarad Yahudisi olup olmadığını araştırmadığını vurguluyor. “Sefarad”, İbranice de İspanya anlamına geliyor. 1492’de İspanya’dan kovulan ve Osmanlı topraklarına özellikle de Selanik’e yerleşen Museviler, İspanya kökenli oldukları için kendilerini “Sefarad” olarak adlandırmışlardı.
Eczacıbaşı tanıştırmış
Paker, dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan’la ilk olarak işadamı Bülent Eczacıbaşı’nın evinde görüştüğünü belirtirken, “Misafirler Erdoğan’a laiklik üzerinden yükleniyor ve siz hiç tanımadığınız Erdoğan’ı niçin savunma ihtiyacı hissediyorsunuz” sorusuna şu cevabı veriyor: “Tayyip Bey’i müdafaa etmedim ki, aklımdaki fikri müdafaa ettim. ‘Erdoğan niye Can Paker’i seviyor’ derseniz, ben de onu çok seviyorum. Türkiye’de iki iş yaptı. Gerisi bana vız gelir. Askerleri içeri soktu, Kürtleri tanıdı.”
Yaşar Büyükanıt deşifre etmişti!
Yahudi spekülatör Soros’un para akıttığı TESEV Başkanı Can Paker, gündemi değiştirecek açıklamalarda bulundu. Paker, hayat hikayesini anlattığı kitabında, “Ben paranın nereden geldiğine bakmam” itirafında bulundu. Babasının 1492’de İspanya’dan kovulan ve Osmanlının kucak açıp Selanik’e yerleştirdiği “Sefarad Yahudileri” nden olduğuna dair “tevatür” bulunduğunu itiraf eden Paker, Başbakan Tayyip Erdoğan’a olan sevgisini, “Türkiye’de cumhuriyet tarihinde kimsenin başaramadığı iki iş yaptı. Önce askerleri içeri soktu, peşinden Kürtleri tanıdı. Sert konuşuyormuş, gerisi benim için boş” sözleriyle adeta perçinledi.
Yılda 2 milyon dolar
Yahudi spekülatör Soros’un Açık Toplum Enstitüsü ile TESEV arasındaki ilişkiye de kitabında yer veren Paker, Soros’un enstitüsünden gelen teklifi kabul ettiğini vurguladı. Radikal konulara temas ettikleri için yıpratılmaya çalışıldıklarını savunan Paker, “Paranın nereden geldiği değil, nerelere harcandığı benim için önemli. Soros’tan yılda 2 milyon dolar alıyoruz. Ne var para almışsak” dedi. 18 Şubat 2005’te Bebek Otel’de yapılan gizli toplantının aktörlerinden olan Paker’in düzenlediği ve YENİÇAĞ’ın ortaya çıkardığı gizli buluşma esrarını koruyor. Yemeğe, CIA ajanı Mark Parris, MİT eski Müsteşarı Sönmez Köksal, Cem Duna, TESEV Başkanı Can Paker ve Hasan Cemal ile Cengiz Çandar katılmıştı.
Can Paker, Zaman Gazetesi ekinde “Geriye Bakmak Yok” adlı kitapla ilgili yayınlanan röportajda, babasının Selanik göçmeni olduğunu belirtiyor. “İspanya göçmeni olduğumuza dair bir tevatür var” diyen Paker, Sefarad Yahudisi olup olmadığını araştırmadığını vurguluyor. “Sefarad”, İbranice de İspanya anlamına geliyor. 1492’de İspanya’dan kovulan ve Osmanlı topraklarına özellikle de Selanik’e yerleşen Museviler, İspanya kökenli oldukları için kendilerini “Sefarad” olarak adlandırmışlardı.
Eczacıbaşı tanıştırmış
Paker, dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan’la ilk olarak işadamı Bülent Eczacıbaşı’nın evinde görüştüğünü belirtirken, “Misafirler Erdoğan’a laiklik üzerinden yükleniyor ve siz hiç tanımadığınız Erdoğan’ı niçin savunma ihtiyacı hissediyorsunuz” sorusuna şu cevabı veriyor: “Tayyip Bey’i müdafaa etmedim ki, aklımdaki fikri müdafaa ettim. ‘Erdoğan niye Can Paker’i seviyor’ derseniz, ben de onu çok seviyorum. Türkiye’de iki iş yaptı. Gerisi bana vız gelir. Askerleri içeri soktu, Kürtleri tanıdı.”
Yaşar Büyükanıt deşifre etmişti!
TESEV’in faaliyetleri, 2006’da dönemin Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt tarafından Harp Akademileri
Komutanlığı’ndaki eğitim ve öğretim yılı açılış töreninde deşifre
edilmişti. Büyükanıt, Soros destekli TESEV’in TSK’yı yıpratma
kampanyasına karşı şunları söylemişti: “TSK’nın konumu konusunda içeriği
pek çok maddi hata ile dolu yeni bir belge yayınlanmıştır. Bu belgenin
tanıtımı (TESEV hazırladı) 22 Eylül’de yapılmıştır. Bu toplantıda yerli
ve yabancı konuşmacıların sözleri her türlü tahammül sınırını aşmıştır.
Bu konuşmacılar TSK’nın kanunlardan aldığı yetkileri, ’ülkenin hukuki ve
kurumsal yapısına saygısızlık’ olarak tanımlamışlardır. Bu mesnetsiz
açıklamalara devletin hiçbir kademesinden açıklama gelmedi. Siyasi her
türlü polemiğin dışında kalmak için çaba gösteren TSK’nın AB paravanı
arkasına saklanılarak yapılan saldırılara karşı kendini korumak en tabi
hakkıdır. Bizi savunan olmuyor, kendimizi savunmaktan çekinmeyeceğiz.
TSK bazı çevrelerin hedef tahtası olamaz.”