Tanrıkulu soru önergesinde Af Örgütü'nün raporunun şu noktalarına dikkat çekti:
* Terörle mücadele yasaları da dâhil diğer yasaların barışçıl gösteri düzenleme ya da barışçıl gösterilere katılım haklarını kullanan kişilere karşı kullanılmaması sağlanmalı.
* Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nda, ihtar üzerine dağılmamak gibi barışçıl bir gösteriye katılımı suç sayan maddeler kaldırılmalı.
* Polis, güç kullanmadan önce çatışmayı önlemek için arabuluculuk ve müzakere yollarını kullanmalı.
* Bir gösterinin dağıtılması amacıyla kullanılan araçlar dikkatli bir şekilde seçilmeli ve sadece gerekli, orantılı ve hesap verilebilir bir şekilde kullanılmalı.
* Tüm gözaltı merkezlerine düzenli, önceden planlanmayan ve habersiz ziyaretler gerçekleştiren bağımsız bir izleme mekanizması oluşturularak 'İşkenceye Karşı Ek İhtiyari Protokol' uygulanmalı.
Tanrıkulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak yanıtlanmak üzere şu soruları yöneltti:
* Uluslararası Af Örgütü'nün söz konusu raporunu dikkate alarak gerekli adımlar atılacak mıdır?
* Gösteriler sırasında orantısız güç kullanarak 8 bini aşkın kişinin yaralanmasına sebep olan kolluk güçlerinden kaçı hakkında idari soruşturma açılmış, kaçı cezalandırılmıştır? Söz konusu cezalar nelerdir?
* Gerek Türkiyeli gerekse uluslararası insan hakları örgütlerinin çeşitli açıklamalar ve raporlar vesilesiyle yaptıkları; barışçıl gösterilere yönelik orantısız müdahalelere son verilmesi çağrıları dikkate alınacak mıdır?
* Gezi protestoları sırasında yaralanmış olup kolluk güçlerinden şikâyetçi olan kişi sayısı kaçtır? Söz konusu şikâyetlerden kaçı dikkate alınarak adli ve idari soruşturma açılmıştır?
* Uluslararası Af Örgütü'nün söz konusu raporunun sonuç kısmında hükümete ilettiği ve özünde insan hakları ihlallerine son verilmesi talebini barındıran tavsiyeler dikkate alınmış mıdır?
