Avrasya Maratonu'nda "geç kayıt bağışı" toplayabilen bazı sivil toplum kuruluşlarının, "Gezi eylemlerine destek verdiği" gerekçesiyle, bu imkândan faydalanabilen STK listesine dâhil edilmediği belirtiliyor.
Geçtiğimiz yıllarda bu yolla bağış alabilen Arama Kurtarma Derneği (AKUT), Buğday Ekolojik Yaşam Derneği, Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ve Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) gibi kurumlar bu yılki listede bulunmuyor.
17 Kasım Pazar günü Vodafone İstanbul adıyla 35. kez koşulacak maratonda, kayıtların üç ay önce sona ermesiyle devreye, her yıl olduğu gibi "geç kayıt" sistemi girdi. Bu sistemde katılımcı, maratonun resmi Sosyal Sorumluluk Partneri tarafından desteklenen STK'lara en az 30 TL bağış yaparak yarışa girme hakkı veriliyor.
Son 5 yılda maratonun sosyal sorumluluk partneri, Türkiye'de yardımseverlik koşularının öncüsü Adım Adım oluşumuydu ancak maratonu düzenleyen İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) SPOR A.Ş., maratona yaklaşık bir ay kala sosyal sorumluluk partnerini değiştirdi ve yeni partnerinin Damlaya Damlaya isimli oluşum olduğunu duyurdu.
Önceki yıllarda Adım Adım'ın STK listesinde yer alan AKUT, Buğday, AÇEV ve TOG, Damlaya Damlaya tarafından oluşturulan 12 STK'lık listede yer almadı. Buna karşılık önceki yıllarda yer almayan Türkiye Beyaz Ay Derneği, İnsan ve Medeniyet Vakfı, Beşir Sosyal Yardımlaşma Derneği, Yeşilay, İnsan Vakfı gibi kuruluşlar yeni listede yer buldu.
Şirketin tutumu
SPOR A.Ş., maratonun sosyal sorumluluk yapısındaki bu değişikliği "Spor organizasyonları kapsamında sosyal sorumluluk çalışması yürüten grupların çoğalmasının hedeflenmesi" ile gerekçelendiriyor.
Şirket, BBC Türkçe'nin sorularına verdiği yazılı yanıtta, geçtiğimiz yıllarda Adım Adım oluşumuna verilen desteğin Damlaya Damlaya'ya verileceğini ve bu yeni oluşumun büyütülmesi ve güçlenmesinin planlandığı belirtiyor. Diğer taraftan Damlaya Damlaya'nın internet sitesinde bu oluşumun, Genel Müdür Alpaslan Baki Ertekin başkanlığındaki SPOR A.Ş. çalışanları tarafından kurulduğu bilgisi yer alıyordu. Ancak kurucuların isimlerinin yer aldığı sayfa, geçtiğimiz günlerde Damlaya Damlaya'nın sitesinden kaldırıldı.
Kendi kendine maraton düzenleyen şirket
Müdür Alpaslan Baki Ertekin, kurucuların SPOR A.Ş. çalışanı olmasının amaçlarıyla çelişmediğini, yeni oluşumlara ön ayak olmak amacıyla Damlaya Damlaya'yı kurduklarını söylüyor. Ertekin "Adım Adım, dün maratonda ne yapabiliyorsa bugün de aynısını yapabiliyor. Maraton bağışlarının daha çok STK'ya ulaşmasını sağlayacak yeni oluşumlara kapılarının kapımız her zaman açık" diyor.
Geziye destek verene etkinlikte yer yok
Adını vermek istemeyen bir AKUT gönüllüsü, SPOR A.Ş.'nin, "logosunun etkinlik tişörtlerinde yer almamasını" istediğini belirtiyor. Gönüllü, gerekçe olarak kendilerine "AKUT tişörtü giyen gönüllülerin, Gezi direnişine destek vermiş olduğunun" söylendiğini dile getiriyor.
AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, AKUT'un Gezi eylemlerine destek vermediğini vurguluyor: "AKUT Gezi eylemlerinde asla taraf olmadı. Direnişe değil, ağır polis müdahalesine rağmen devletin sağlık birimlerinin var olmadığı bir süreçte yaralananlara destek verdik. Üstelik yardım ettiklerimiz arasında polisler de vardı." Mahruki, "operasyonel" AKUT tişörtünü sadece yardım çalışmaları sırasında giyebildiklerinin de altını çiziyor.
'Gezi çevresinde spor faaliyetinde bulunmak'
Aralarında maratonun sosyal sorumluluk eski partneri Adım Adım üyelerinin de bulunduğu sporcular, işgal sırasında Gezi Parkı'nda "Bakarsan bağ, bakmazsan AVM olur" ismi altında sabah idmanları düzenlemişler, bunları sosyal medyada paylaşmışlar ancak kurum ismi kullanmamışlardı. Adım Adım üyeleri ise SPOR A.Ş. ile beş yıl boyunca uyumlu bir birliktelik gösterdiklerini, ancak Gezi olaylarından sonra dolaylı yollardan, SPOR A.Ş.'nin artık kendileriyle çalışmak istemediğini duyduklarını belirtiyor.
Adım Adım Kurucu üyesi Itır Erhart, "Spor camiasından farklı isimler bize, Adım Adım üyelerinin Gezi Parkı ve çevresindeki spor faaliyetlerine katılmış olmasının SPOR A.Ş.'yi rahatsızlık ettiğini iletiyordu. Bugüne kadar 8 bin tişört dağıttık. Ayrıca İstanbul'da koşan insanların büyük bir bölümü Adım Adım üyesi. Üyelerimiz arasında her siyasi görüşten insan vardır. Bireysel olarak Gezi'yi desteklemiş olabilirler. Ancak bir sivil toplum kuruluşu olarak Adım Adım siyaset üstü bir oluşum, ve hiçbir politik görüşe tabi değil." diyor.
'Vodafone sizi istemiyor'
Adım Adım kurucu üyesi Renay Onur, SPOR A.Ş.'den randevu taleplerine uzun süre cevap alamadıklarını, ancak durumu, sponsor Vodafone ile 4 Eylül'de yaptıkları toplantıda fark ettiklerini söylüyor: "Vodafone yetkilileri bize hâlâ sosyal sorumluluk ortağı olup olmadığımızı sordular. 'Evet' cevabı verdiğimizde şaşırdılar. Bunun üzerine görüşme talebimizi SPOR A.Ş.'ye tekrar ilettik." Renay Onur, SPOR A.Ş.'nin Adım Adım ile çalışmama kararını 6 Eylül'deki toplantıda dile getirdiğini ve karara gerekçe olarak Vodafone ile yapılan anlaşmayı gösterdiğini söylüyor: Onur, SPOR A.Ş.'nin "Sponsorluk anlaşması imzaladığımız Vodafone, sosyal sorumluluk projelerini kendisi yapmak istiyor. Bu nedenle Adım Adım'la çalışmayacağız" cevabı verdiğini söylüyor.
Maratona ismini de veren Vodafone Türkiye bu iddiayı doğrulamıyor.
Kurum, BBC Türkçe'nin sorularına yazılı yanıtında, İstanbul Maratonu'nun isim sponsoru olduğunu, bağış toplayacak kuruluşların seçimi konusunda karar sürecinde bulunmadığını ve bunun SPOR A.Ş. tasarrufunda olduğunu belirtiyor. Şirket, akıllı telefonlar için geliştirilen bir uygulama ile 50'ye yakın sivil toplum kuruluşuna bağış yapma olanağı sunduklarını belirtiyor.
Bu kuruluşlar arasında Damlaya Damlaya'nın geç bağış listesinde bulunmayan AKUT ve AÇEV gibi STK'lar da var.
'İddialar doğru değil'
SPOR A.Ş. Genel Müdürü Alpaslan Ertekin, sosyal sorumluluk ortağı seçimi ve STK'ların belirlenmesinde "Gezi kriterlerinin uygulandığı" iddialarını reddediyor. SPOR A.Ş. çalışanlarının Adım Adım ve AKUT'a tepki gösterdikleri iddialarına ise "Benimle çalışan her arkadaşım haddini bilir ve böyle şeyler söylemez. İddia sahipleri ispatla yükümlüdür" diye tepki gösteriyor.
Alpaslan Ertekin, "Kişisel görüşlerimi ayrıca tartışırım. Gezi'ye karşıyım. Ancak SPOR A.Ş.'de bulunduğum sürece kişisel görüşlerin iş konusunda etkili olmasına asla izin vermem" diyor.
Geçtiğimiz yıllarda bu yolla bağış alabilen Arama Kurtarma Derneği (AKUT), Buğday Ekolojik Yaşam Derneği, Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ve Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) gibi kurumlar bu yılki listede bulunmuyor.
17 Kasım Pazar günü Vodafone İstanbul adıyla 35. kez koşulacak maratonda, kayıtların üç ay önce sona ermesiyle devreye, her yıl olduğu gibi "geç kayıt" sistemi girdi. Bu sistemde katılımcı, maratonun resmi Sosyal Sorumluluk Partneri tarafından desteklenen STK'lara en az 30 TL bağış yaparak yarışa girme hakkı veriliyor.
Son 5 yılda maratonun sosyal sorumluluk partneri, Türkiye'de yardımseverlik koşularının öncüsü Adım Adım oluşumuydu ancak maratonu düzenleyen İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) SPOR A.Ş., maratona yaklaşık bir ay kala sosyal sorumluluk partnerini değiştirdi ve yeni partnerinin Damlaya Damlaya isimli oluşum olduğunu duyurdu.
Önceki yıllarda Adım Adım'ın STK listesinde yer alan AKUT, Buğday, AÇEV ve TOG, Damlaya Damlaya tarafından oluşturulan 12 STK'lık listede yer almadı. Buna karşılık önceki yıllarda yer almayan Türkiye Beyaz Ay Derneği, İnsan ve Medeniyet Vakfı, Beşir Sosyal Yardımlaşma Derneği, Yeşilay, İnsan Vakfı gibi kuruluşlar yeni listede yer buldu.
Şirketin tutumu
SPOR A.Ş., maratonun sosyal sorumluluk yapısındaki bu değişikliği "Spor organizasyonları kapsamında sosyal sorumluluk çalışması yürüten grupların çoğalmasının hedeflenmesi" ile gerekçelendiriyor.
Şirket, BBC Türkçe'nin sorularına verdiği yazılı yanıtta, geçtiğimiz yıllarda Adım Adım oluşumuna verilen desteğin Damlaya Damlaya'ya verileceğini ve bu yeni oluşumun büyütülmesi ve güçlenmesinin planlandığı belirtiyor. Diğer taraftan Damlaya Damlaya'nın internet sitesinde bu oluşumun, Genel Müdür Alpaslan Baki Ertekin başkanlığındaki SPOR A.Ş. çalışanları tarafından kurulduğu bilgisi yer alıyordu. Ancak kurucuların isimlerinin yer aldığı sayfa, geçtiğimiz günlerde Damlaya Damlaya'nın sitesinden kaldırıldı.
Kendi kendine maraton düzenleyen şirket
Müdür Alpaslan Baki Ertekin, kurucuların SPOR A.Ş. çalışanı olmasının amaçlarıyla çelişmediğini, yeni oluşumlara ön ayak olmak amacıyla Damlaya Damlaya'yı kurduklarını söylüyor. Ertekin "Adım Adım, dün maratonda ne yapabiliyorsa bugün de aynısını yapabiliyor. Maraton bağışlarının daha çok STK'ya ulaşmasını sağlayacak yeni oluşumlara kapılarının kapımız her zaman açık" diyor.
Geziye destek verene etkinlikte yer yok
Adını vermek istemeyen bir AKUT gönüllüsü, SPOR A.Ş.'nin, "logosunun etkinlik tişörtlerinde yer almamasını" istediğini belirtiyor. Gönüllü, gerekçe olarak kendilerine "AKUT tişörtü giyen gönüllülerin, Gezi direnişine destek vermiş olduğunun" söylendiğini dile getiriyor.
AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, AKUT'un Gezi eylemlerine destek vermediğini vurguluyor: "AKUT Gezi eylemlerinde asla taraf olmadı. Direnişe değil, ağır polis müdahalesine rağmen devletin sağlık birimlerinin var olmadığı bir süreçte yaralananlara destek verdik. Üstelik yardım ettiklerimiz arasında polisler de vardı." Mahruki, "operasyonel" AKUT tişörtünü sadece yardım çalışmaları sırasında giyebildiklerinin de altını çiziyor.
'Gezi çevresinde spor faaliyetinde bulunmak'
Aralarında maratonun sosyal sorumluluk eski partneri Adım Adım üyelerinin de bulunduğu sporcular, işgal sırasında Gezi Parkı'nda "Bakarsan bağ, bakmazsan AVM olur" ismi altında sabah idmanları düzenlemişler, bunları sosyal medyada paylaşmışlar ancak kurum ismi kullanmamışlardı. Adım Adım üyeleri ise SPOR A.Ş. ile beş yıl boyunca uyumlu bir birliktelik gösterdiklerini, ancak Gezi olaylarından sonra dolaylı yollardan, SPOR A.Ş.'nin artık kendileriyle çalışmak istemediğini duyduklarını belirtiyor.
Adım Adım Kurucu üyesi Itır Erhart, "Spor camiasından farklı isimler bize, Adım Adım üyelerinin Gezi Parkı ve çevresindeki spor faaliyetlerine katılmış olmasının SPOR A.Ş.'yi rahatsızlık ettiğini iletiyordu. Bugüne kadar 8 bin tişört dağıttık. Ayrıca İstanbul'da koşan insanların büyük bir bölümü Adım Adım üyesi. Üyelerimiz arasında her siyasi görüşten insan vardır. Bireysel olarak Gezi'yi desteklemiş olabilirler. Ancak bir sivil toplum kuruluşu olarak Adım Adım siyaset üstü bir oluşum, ve hiçbir politik görüşe tabi değil." diyor.
'Vodafone sizi istemiyor'
Adım Adım kurucu üyesi Renay Onur, SPOR A.Ş.'den randevu taleplerine uzun süre cevap alamadıklarını, ancak durumu, sponsor Vodafone ile 4 Eylül'de yaptıkları toplantıda fark ettiklerini söylüyor: "Vodafone yetkilileri bize hâlâ sosyal sorumluluk ortağı olup olmadığımızı sordular. 'Evet' cevabı verdiğimizde şaşırdılar. Bunun üzerine görüşme talebimizi SPOR A.Ş.'ye tekrar ilettik." Renay Onur, SPOR A.Ş.'nin Adım Adım ile çalışmama kararını 6 Eylül'deki toplantıda dile getirdiğini ve karara gerekçe olarak Vodafone ile yapılan anlaşmayı gösterdiğini söylüyor: Onur, SPOR A.Ş.'nin "Sponsorluk anlaşması imzaladığımız Vodafone, sosyal sorumluluk projelerini kendisi yapmak istiyor. Bu nedenle Adım Adım'la çalışmayacağız" cevabı verdiğini söylüyor.
Maratona ismini de veren Vodafone Türkiye bu iddiayı doğrulamıyor.
Kurum, BBC Türkçe'nin sorularına yazılı yanıtında, İstanbul Maratonu'nun isim sponsoru olduğunu, bağış toplayacak kuruluşların seçimi konusunda karar sürecinde bulunmadığını ve bunun SPOR A.Ş. tasarrufunda olduğunu belirtiyor. Şirket, akıllı telefonlar için geliştirilen bir uygulama ile 50'ye yakın sivil toplum kuruluşuna bağış yapma olanağı sunduklarını belirtiyor.
Bu kuruluşlar arasında Damlaya Damlaya'nın geç bağış listesinde bulunmayan AKUT ve AÇEV gibi STK'lar da var.
'İddialar doğru değil'
SPOR A.Ş. Genel Müdürü Alpaslan Ertekin, sosyal sorumluluk ortağı seçimi ve STK'ların belirlenmesinde "Gezi kriterlerinin uygulandığı" iddialarını reddediyor. SPOR A.Ş. çalışanlarının Adım Adım ve AKUT'a tepki gösterdikleri iddialarına ise "Benimle çalışan her arkadaşım haddini bilir ve böyle şeyler söylemez. İddia sahipleri ispatla yükümlüdür" diye tepki gösteriyor.
Alpaslan Ertekin, "Kişisel görüşlerimi ayrıca tartışırım. Gezi'ye karşıyım. Ancak SPOR A.Ş.'de bulunduğum sürece kişisel görüşlerin iş konusunda etkili olmasına asla izin vermem" diyor.