Mezhepçi siyasetin sonu: Hatay’da hayvan pazarı bile ikiye bölündü

Antakya Belediyesi’nin aldığı kararla hayvan pazarı Suriyeli muhaliflerin yoğun olarak bulunduğu bir bölgeye taşınınca, “mal ve can güven...

Antakya Belediyesi’nin aldığı kararla hayvan pazarı Suriyeli muhaliflerin yoğun olarak bulunduğu bir bölgeye taşınınca, “mal ve can güvenliğimiz yok” Antakyalılar ikinci bir hayvan pazarı kurdu

Suriye’de yaşanan savaşın doğrudan tarafı olarak cihatçılara sınırsız büyük destek sunan AKP’nin izlediği mezhepçi politikalar, kent halkının güvenlik kaygısını büyüterek toplumsal ayrışmayı derinleştiriyor.
Daha önce sağlık kurumlarında hasta doktor ilişkisine kadar yansıyan mezhepçi ayrışma adım adım yaşamın tüm alanını etkisi altına alıyor. Son olarak Antakya Belediyesi kararıyla hayvan pazarının yeni yerine taşınmasıyla hayvan pazarının da ikiye ayrılması ayrışmanın vardığı boyuta işaret ediyor.
Ayrışmada mezhepsel farklılıklar temel rol oynasa da Antakyalılar “Alevi pazarı-Sünni pazarı” adlandırmasına karşı çıkıyor.
Belediyeden tuhaf karar
Antakya’da büyükbaş ve küçükbaş hayvan üreticileri mallarını kent merkezinde eski otogar yakınlarında bulunan, “Hayvan Pazarı”nda satışa sunuyordu. Kurban bayramından 20 gün önce belediye kararıyla, üreticilere sorulmadan pazar alanının yeri değiştirildi. Hayvan pazarının yeni yeri Suriyeli muhaliflerin yoğun olarak yaşadığı  çevre yolu yakınında bulunuyor ve pazara ulaşmak için 60-70 km yol gidilmesi gerekiyor. Sabah 02.00 ile 07.00 arasında Hatay merkez ve ilçelerinde bulunan üreticiler mallarını pazara getiriyor ve satışını yapıyor.
Ne malımız ne canımız güvende
Pazar alanının şimdiki yerine göre daha merkezi bir yer olan otogar tarafından çevre yolu yakınına taşınması üreticiler açısından bir dizi soruna neden olmuş durumda. Pazar yerinde Sendika.Org muhabirine konuşan üreticiler, yaşadığı sorunları şu şekilde özetliyor:
“Pazarın çevre yoluna yakın olması nedeniyle can ve mal güvenliğimiz sıkıntıya düştü. Mallarımızı alana sokmak için karşıdan karşıya geçerken yoğun trafik nedeniyle hem malımızın hem de kendimizin can güvenliği bulunmuyor.”
Kadınlar tehlike altında
“Pazara getirdiğimiz malın yetiştirme ve satışı ile çoğunlukla kadınlar ilgileniyor. Kent merkezinden bu kadar uzak ve ıssız bir alanda özellikle kadın üreticiler tehlike altındalar.”
“Pazarın bulunduğu bölgede yoğun olarak Suriyeli muhaliflerin yaşaması bizleri tedirgin ediyor. Çünkü cebimizde yüklü paralarla geliyoruz ve burada malımıza bir zarar gelmeyeceğinin garantisi yok. Biz daha önce Antakya’da cihatçıların lokantalara gidip para ödemeden çıktıklarını da gördük, büyük parkta kadınları taciz ettiklerini de yaşadık. Bu nedenle cihatçıların bulunduğu yerde pazara çıkmak bizi tedirgin ediyor.”
Üreticilerin alternatif pazar alanı
Daha önce de hayvan pazarını tarihi sit alanı üzerine kurmayı beceren Antakya Belediyesi’nin, pazar yerini üreticilere sormadan taşımasıyla bazı hayvan üreticileri bir araya gelerek kendilerine yeni bir alan kurmuşlar. Üreticilerin bu alternatif pazar alanı ise Çekmece Belediyesi sınırları içinde ve yine çevre yoluna yakın ancak Suriyeli muhaliflerin olmadığı bir yerde. Yine çevre yoluna yakın. Çünkü müşteriyle ancak taşınan pazar alanının yakınlarında buluşabiliyorlar. Hayvan üreticileri kendi alternatif pazarını kurmuş olsalar da sorunları bitmemiş. Çünkü buradan her an kovulma riskleri var. Ayrıca belediye buraya herhangi bir hizmette bulunmuyor. Ne hayvanları sokacakları barınakları ne de kendi ihtiyaçlarını karşılayacakları (tuvalet, çay ocağı vb.) alanlar var. Araçlar için park alanının olmaması da üreticiyi ekonomik olarak zor durumda bırakıyor. Çünkü üretici de müşteri de alışveriş için geldiği bu yerde aracını yol kenarına park ediyor ve trafik polisleri tarafından cezaya çarptırılıyor. Bu nedenle de müşteriler ağırlıklı olarak bu alternatif pazarı değil de yeni yerine taşınan hayvan pazarını tercih ediyor.
“Bu bir Alevi-Sünni pazarı ayrılması değil!”
Alternatif pazar alanında görüştüğümüz üreticiler bir konunun üzerinde yoğun olarak duruyor. “Dışarıdan bakanlar Alevi ve Sünnilerin pazarı ikiye bölündü diye düşünüyor. Ancak işin aslı böyle değil. Burada Sünni yurttaşların bulunduğu Reyhanlı’dan, Kırıkhan’dan, Yayladağı’ndan da üreticiler bulunuyor Alevi yurttaşların yaşadığı ilçelerden de. Bizi ortak pazar alanından ayıran şey mezhep farklılığı değil tam aksine AKP’nin mezhepçi politikalarına karşı aldığımız tavırdır” diyorlar.
“Devlet bizi değil cihatçıları koruyor”
İşin özeti Hataylı hayvan üreticileri, pazar alanının Suriyeli muhaliflerin olduğu bölgeye taşınmasının AKP’nin kentte uzun zamandır sürdürdüğü ayrımcı yaklaşımlarının devamı olan bir kışkırtma olarak düşünüyor. Üreticiler durumu şöyle ifade ediyor:

Hatay’da yaşayanlar olarak daha önce Reyhanlı’da gördüğümüz şeyi şimdi burada yaşıyoruz. Devlet cihatçıları koruyor, besliyor ancak kendi vatandaşlarının güvenlik önlemlerini almıyor! “

Sınırın denetimsizliği ve kaçakçılık
Hatay’daki hayvan üreticilerinin sorunları bununla da kalmıyor. Yaşadıkları en büyük sıkıntılardan birisi de sınır kapılarındaki denetimsizlikten dolayı Hatay’a giren kaçak hayvanlar. Bu hayvanlar herhangi bir denetime tabi tutulmadığı için hastalıklı olup olmadığı da bilinmiyor. Ayrıca pazarda daha ucuzdan satılıyor. Bu nedenle de piyasaya çıkan sağlıksız ve ucuz hayvanlar Hataylı üreticileri ekonomik olarak da kaygılandırıyor.
Fikret Çolakoğlu: “Belediye hizmeti yok!”
Pazarların ayrılması konusu ile ilgili görüşlerine başvurduğumuz Yeşilkent Mahallesi Muhtarı Fikret Çolakoğlu ise üreticilerlerle benzer şeyler söylüyor. Çolakoğlu, pazar alanı için belediye hizmeti alamayan üreticilerin ciddi sorunlar yaşadığını, can ve mal güvenliklerinin bulunmadığını ve sağlıklı koşullarda alışverişin gerçekleşmediğini söylüyor.
Hükümetin sınır kaçakçılığından ne kazanıyor
AKP’nin seçim öncesi vaatleri bitmek tükenmek bilmezken Hataylı esnafın sorunları giderek artıyor. Dışarda cihatçıları destekleyen AKP hükümeti içeride de ayrımcı politikalarına devam ediyor. Sınır kapılarını muhaliflerin hizmetine sonuna kadar açan, kapıların denetimini cihatçıların ellerine bırakan hükümet özellikle Hatay ve diğer sınır illerindeki sosyal ve ekonomik yaşamın da çürümesine ve çökmesine neden oluyor. Sınırdan geçen sağlıksız ve kaçak malın denetimiyle ilgilenmek yerine pazar alanının yerini değiştirmeyi daha elzem bulan devletin, buradan ne gibi rantlar sağladığı da yanıt bekleyen bir soru olarak kalıyor.
Sendika.Org / Antakya (Özge Sapmaz)