Eliaçık hoca, tüm bu rivayetlere karşın Kur'an'ın insanlara 'sadece üç şeyi bekleyin' dediğini belirterek, şunları söy...
Eliaçık hoca, tüm bu rivayetlere karşın Kur'an'ın insanlara
'sadece üç şeyi bekleyin' dediğini belirterek, şunları söyledi: "
Kur’an’ın “İleride şunlar olacak, bekleyin” dediği şey nedir? Üç şey: 1- Ölüm
2- Afet 3- Kıyamet! Bütün Kur’an bunlara dair uyarılarla dolu…
Açın herhangi bir yerinden bir kaç sayfa okuyun,
göreceksiniz. Bunun dışında beklenecek hiç bir şey yok! Ne mehdi gelecek, ne
İsa inecek, ne mesih zuhur edecek! Bunların hepsi Kur’an öncesi eski dünya
eskatolojilerinde kalmış çaresiz, zavallı, boş beklentilerdir.
Aslında bu tür rivayetleri “Mehdi Kur’an’dır”, “Her Müslüman
mehdidir”, “İsa’nın ruhu geri dönecek, davası hakim olacak” vs. şeklinde
“tevil” ederek yorumlamak da mümkün.
Fakat ben bu yoldan kazançlı çıkanın yine pusuya yatmış
bekleyen ve halkı aldatmayı meslek haline getirmiş din simsarları olacağı
kanaatindeyim. Asıl böyle yapılınca onlara prim verilmiş olacaktır. Bu nedenle
tereddütsüz hepsi reddedilmelidir. Bunun hesabını hem dünyada hem de ahirette
vermeye hazırım. Bu kadar kesin, aslı yok bunların!
Peki, elde Kur’an gibi bir “bürhan-ı hakikat” varken, bu
kitabın bağlıları olduğunu iddia eden Müslümanlar dahi, nasıl oluyor da hala
mehdi, mesih veya nuzul-i İsa beklentilerine inanabiliyor? İşte cevabı : “Ey
Rabbim, benim halkım bu Kur’an’ı mehcur bıraktı” (terketti/bir kenara
attı/uzaklaştı)“ (Fussilet; 30).
Yani: En güzel hadis (ahsenu’l-hadis) Kur’an iken uydurma
hadislerin peşine düştü. Uydurma rivayetler yoluyla eski dünya dinlerinin boş
inançlarını 200 bin uydurma rivayet yoluyla yeniden dinine soktu. Senin dinini
tersyüz edip iyiyi kötüden, gerçeği kurgudan ayıran Furkan’ı terketti. Akif’in
tabirleriyle “Nebiye atf ile binlerce herze uydurdu/Yıktı din-i mubini de yeni
bir din kurdu...”
Usül ulemasının defalarca söylediği gibi bende yineliyorum:
Gelecekten/ğaybtan haber veren, bir kişiyi veya kesimi yeren, diğer bir kişiyi
veya kesimi öven, Kur’an’ın vurgusu, teması ve söylemi dışında vurgular,
temalar ve söylemler içeren tüm hadisler uydurmadır, batıldır! Böyle asgari 200
bin, azami 1.5 milyon uydurma rivayet vardır ve hepsi de piyasada
dolaşmaktadır. Muhammed’in getirdiği din bu yolla tersyüz edilmiş, yerine Ehl-i
Kitap dinine benzer yeni bir din kurulmuştur.
Kanımca mevzu (uydurma) rivayetler konusu İslam’ı yıkan üç
şeyden birisidir (bkz. “İslam’ı yıkan üç şey“ başlıklı makale).
Hz. Peygamber’in Kur’an dışındaki nasihatlerini derleseniz
en fazla 500 rivayeti geçmez. Bunlar da daha çok ahlak, ibadet, doğruluk,
dürüstlük, merhamet, adalet vb. etrafında döner. Kur’an’ın ana söylemini
doğrular nitelikte ve onunla direk irtibatlıdır. Bunlar dahi Hz. Peygamberin
emri veya tevsiyesi üzerine değil; sahabelerin kendiliğinden tuttuğu notlardan
ortaya çıkmıştır. Dini değil; sosyolojik değere haizdir. Dini değer ifade eden
tek şey Allah’ın kitabı Kur’an’dır. Çünkü Allah bizi kendi kitabından hesaba
çekecektir. Buhari’nin veya Ebu Davud’un kitabından değil. “Dini değer“ derken
bunu kastediyorum..." (Ey Halkım Soyle/ihsaneliacik.com)