Sandıktan soru işaretleri çıktı 24 Haziran seçimlerinin üzerinden 1 hafta geçti, kesin sonuçlar 5 Temmuz’da açıklanacak. Ancak sorular ya...
Sandıktan soru işaretleri çıktı
24 Haziran seçimlerinin üzerinden 1 hafta geçti, kesin
sonuçlar 5 Temmuz’da açıklanacak. Ancak sorular yanıtsız, sorunlar çözümsüz…
Seçim günü yaşananların birçoğu soru işaretine dönüştü,
aradan geçen bir haftada soru işaretleri büyüdü, birçoğu net ve akılcı bir
yanıt verilmedi. Yaşananlar ve akılda kalan sorular şöyle:
YSK sandık sayısını bilmiyor mu?
YSK’nin sandık sayısı ile ilgili kararı 4 Mayıs cuma günü
Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlandı. YSK’nin söz konusu 371 No’lu
kararında, “Yurt içinde 181 bin 129 sandıkta 56 milyon 345 bin 891 seçmen oy
kullanacaktır. Yurtdışında ise; ‘tahmini’ 3 milyon 10 bin 725 seçmen 3 bin 167
sandıkta oy kullanacaktır” ifadeleri yer aldı. Yani YSK işe, yurtiçinde ve
yurtdışında toplam 184 bin 296 sandık “tahmini” ile başladı. AA ise aynı gün
YSK Başkanı Sadi Güven’in “tahmini” sandık sayısını 180 bin 896 olarak
bildirdiğini aktardı. Ancak 26 Haziran’da açıkladığı kesin olmayan sonuçlarına
göre YSK, 188 bin 8 sandığın yüzde yüzünü açtı. Açıklamalar arasındaki rakam
farkları açıklanamadı.
İhlallerin neden önüne geçilmedi?
Başta Şanlıurfa Suruç olmak üzere Şırnak, Mardin,
Diyarbakır, Van ile Ankara olmak üzere pek çok sandık bölgesinde; toplu oy
kullanma, seçmenin iradesine kabinde müdahale, oy kullanılmasının engellenmesi,
açık oy kullanmaya zorlama, sandık kurulu üyelerinin ve müşahitlerin sandıktan
uzaklaştırılması, sandık çevresinde silahlı kişilerin bulunması gibi çeşitli
ihlaller yaşandı. Seçilmiş muhtarların, insanların seçme özgürlüğünü oy
kullandırmayarak engelledikleri görüldü. İtiraz edenler örgütlü gruplar
tarafından yaralandı, yaşamını yitirdi.
Nasıl bu kadar hızlı sayıldı?
Oy verme işleminin sona erdi ancak ihlal iddiaları sona
ermedi. Ancak YSK, 1 saat 45 dakika sonra, 18.45’te seçim sonuçlarına ilişkin
yayın yasaklarının kalkacağını duyurdu. İki pusula tek zarftan ibaret oyların
sayım işleminin 1 saat 45 dakikada açıklanmaya başlanabilir hale gelmesinin
kendisi bile bir soru işareti oluşturdu.
Ölüler oy kullandı mı?
Erken seçim kararı bile alınmadan, Mart ayında, CHP’nin eski
Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık
İşleri Genel Müdürlüğü’ne ait belgeler ile açıklamalar yaptı. 2 milyon 537 bin
kişinin ölü olduğunu, ancak vatandaşlık numarası verilerek sahte kimlikler
oluşturulduğunu açıkladı. Ölmüş bir kişinin kayıtlarında harf değişikliği,
doğum ölüm tarihleri gibi konularda değişiklikler yapıldığını belirten Pekşen
iddiasını bir adım daha ileri taşıyarak, “Hiç dünyaya gelmemiş kişilere de
sahte vatandaşlık numarası vermişsiniz” dedi. Pekşen’in iddiasının, 24 Haziran
seçimlerini ilgilendiren kısmı ise “Bu kayıtlarda sağ görünen insanlara seçmen
kartı çıkarılmış mıdır?” sorusunun hiç verilmeyen yanıtının altında kaldı.
AA’nın ‘test’i nasıl tuttu?
AA’nın verileri ile ilgili seçimlerden önce bir olay daha
gündeme geldi. Hükümete yakın TVnet kanalında, 19 Haziran’da yayımlanan bir
programda, ekranda AA’nın seçim tablosunun oy oranlarını belirdi. Tabloda,
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yüzde 53, İnce’nin yüzde 26, Akşener’in yüzde
12, Demirtaş’ın yüzde 7, Karamollaoğlu’nun yüzde 1 ve Perinçek’in yüzde 1 oy
aldığı görüldü. Ekranda bir anda beliren tabloda il il sonuçlara da yer
verildi. AA, bu yayının seçim akşamı sonuçların sağlıklı bir şekilde abonelere
iletilmesi için bir test olduğu belirtildi. 24 Haziran günü kurulan sandıktan
çıkan sonuçlarla test yayanındaki sonuçların birbirine yakın olması dikkat
çekti. Sözcü Gazetesi yazarı Soner Yalçın, AA Genel Yayın Yönetmeni Murat
Mutanoğlu’nun, test yayını ekranlarına yansıtan TVNET’in kurucu kadrosundan
olduğunu yazdı.
Manipülasyon mu var?
Seçim sonuçlarının açıklanmaya başlaması ile kamu yayıncısı
Anadolu Ajansı’nın, hem sandık güvenliğinden sorumlu görevlileri, hem de oyunu
çoktan kullanıp sonuçlara yansıdığının peşine düşen seçmenin algısını bozmaya
yönelik yayın yaptığı iddiaları yükseldi. CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, 19.15’te,
kameraların karşısına geçti. AA’nın sandık sonuçlarını nasıl yayımladığını
anlattı. Tezcan, “AA, yüzde 70.72 ile başladı. Bizim verilerimize göre 9 bin
638 sandık açıldığında Muharrem İnce yüzde 40.35, Erdoğan yüzde 46.58, Meral
Akşener yüzde 7.25 oy seviyesinde, Selahattin Demirtaş yüzde 4.06 oy oranında.
AA ise yüzde 3’ken yüzde 70 oran açıkladı. Çok açık bir manipülasyon” dedi.
Yüzdeler neden açıklanmadı?
YSK’nin çelişkileri: YSK Başkanı Sadi Güven, seçimden bir
gün önce sandık sonuçlarının 24 Haziran geceyarısı 24.00’ten önce açıklamayı
ümit ettiklerini bildirmişti. Ancak Güven’in kameraların karşısına geçmesi,
03.00’ü buldu. Güven, “Recep Tayyip Erdoğan’ın geçerli oyların salt çoğunluğunu
aldığı anlaşılmaktadır” dedi, ama Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki alınan
yüzdeleri açıklamadı.
Kesin sonuçlar neden ertelendi?
YSK Başkanı Güven, seçim günü kesin sonuçların 29 Haziran
cuma günü açıklanabileceğini duyurmuştu. Ancak bu daha sonra 5 Temmuz’a
ertelendi. Kesin sonuçların 29’unda açıklanacağına ilişkin tahminin
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birinci turda tamamlanmaması durumunda
hazırlandığı, ancak birinci turda tamamlanması nedeniyle normal milletvekili
seçim sürecinin işletileceği açıklandı.
Tutanaklar neyi bekliyor?
YSK, daha önce yaptığının aksine sandık tutanaklarını
açıklamak için bu kez kesin sonuçların açıklanmasını bekledi. Vatandaşların en
azından kendi sandıklarındaki sonuçları görmesi, partilerin kendi görevlileri
aracılığıyla elde ettiği tutanakları karşılaştırması için 2014 yılından bu yana
işleyen sistem için YSK Başkanı Güven, “Sandık sonuç tutanakları taramak
suretiyle sisteme koyuyoruz. Tüm vatandaşlarımız inceliyor. Bu seçimde tutulan
ve sisteme büyük oranda işlenen tutanakları da seçim sonuçları kesinleştikten
sora vatandaşımıza açacağız. Sistem yorulmasın diye 5-10 günlük bir kesinti
yaptık” dedi.
AA’nın internet sitesinde hala yayınlanan seçim sonuçları
ile YSK’nin açıkladığı kesin olmayan sonuçlar arasında sandık, seçmen, toplam
oy, geçerli oy rakamlarında büyük farklar dikkat çekiyor. Bunun en belirgin
örneği ise ise AKP’nin aldığı oy sayısı ve oy oranlarında kendisini gösteriyor.
YSK’nin 26 Haziran’da açıkladığı kesin olmayan sonuçlara göre AKP, yüzde
41.85’lik oy oranına ulaştı. Ancak AA, o günden bu yana AKP hanesinde görülen
yüzde 42.56 oranını değiştirmedi. YSK ile AA arasındaki bir diğer büyük fark
ise AKP’nin topladığı toplam geçerli oy sayısı. YSK’ye göre AKP’nın aldığı
toplam oy 20 milyon 980 bin 956. AA’ye göre ise AKP 21 milyon 335 bin 579 oy
topladı. AA’nın, AKP’nin hanesine YSK’ye göre 354 bin 623 fazla oy yazdığı
görülüyor.
AA’ya sorular
Finansmanını en az TRT kadar halkın vergilerinden sağlayan
kamu yayıncısı Anadolu Ajansı, seçim akşamı 2 binden fazla yayın kuruluşuna,
sandıkların sonuçlarını duyurdu. 13 dilde yayın yapan AA; görevlilerinin
sandıklar açıldıktan sonra, ıslak imzalı tutanağı merkeze ileteceğini duyurdu.
Ancak “Sistemimizi siber saldırılara karşı koruyacağımızı, eleştirilere cevap
vermek yerine işimize odaklanacağımızı ve ne olursa olsun verileri hiç
bekletmeden anında aboneye ulaştırarak kesintisiz, hızlı ve doğru veri akışını
gerçekleştireceğimizi söylemiştik. Bugün çalışanlarımızla birlikte milletimize
verdiğimiz sözü yerine getirmenin huzuru içerisindeyiz” açıklamasını yapan AA,
şu sorulara yanıt vermedi:
AA’nın görevlileri kim? Muhabir mi?
AA, 24 Haziran günü 188 bin sandığın başında birini mi
görevlendirdi? AA ‘görevlileri’ her sandıkta mı, sandıkların bulunduğu her
okulda mı? Sandıkların bulunduğu 50 bine yakın okulda görevlendirme yapılabildi
mi? AA görevlileri 957 ilçe seçim kurulunda mı görevlindirildi?
Yayın yasağının kalkmasından sonra AA, nasıl YSK’den da
hızlı bir şekilde verileri topladı ve yayınladı? AA görevlilerinin sonuçları il
seçim kurullarından alması demek ise kesin olmayan sonuçları açıklaması için
YSK kadar geç kalması gerek.
AA, parti müşahitlerinden, partilerin ilçe veya il
başkanlıklarından bilgi alabilir mi?
Adil Seçim Plat formu’na sorular
Millet İttifakı’nı oluşturan muhalefet partileri, onlarca
sivil toplum kuruluşu ve sivil inisiyatif, seçimlerin çok öncesinde; sözkonusu
“tekel” yayınına alternatif olmak, AA’nın erkenden açıkladığı büyük yüzdelerle
algı operasyonu iddialarının ortaya çıkmasını engellemek için Adil Seçim
Platformu adıyla yola çıkmıştı. “YSK bile sonuçları bizden öğrenecek” iddialı
çıkışına karşın, sistem varoluş amacını işletemedi. YSK’nin yayın yasaklarını
kaldırıldığı 18.45’ten 21.00’a kadar tek bir veri açıklanamadı. Merkezdeki
verilerin basın mensupları için aktarılacağı söylenen ekrana çok uzun süre Halk
TV canlı yayını aktarıldı. Platformun gönüllüleri, esas amacı, yani sisteme
tutanak yollamayı uzun süre başaramadı. İnternet sitesine de uzun süre
ulaşılamadı.
Gönüllüler ellerindeki tutanakları neden sisteme kaydedemedi?
Sistemin elde ettiği ilk veriler geç açıklandı ancak nihai
sonuç neden açıklanmadı?
Tüm bu sorunlar yaşanırken, 22.13’te “Büyükşehirler henüz
sistemlere tam olarak yansımış durumda değil. Umudunuzu kaybetmeyin TV
ekranlarındaki manipülasyonlara aldanmayın bu seçim ikinci tura kalmıştır”
açıklaması hangi veriye dayanarak yapıldı?
Sisteme kaydedilemese de daha sonra yapılacak itirazları
kolaylaştırması beklenen, YSK’nin partilere gönderdiği ancak vatandaş
kullanımına açmak için kesin sonuçları beklediği tutunaklar nerede? Siyasi
partilerin genel merkezlerine gönderildi mi?
Seçimleri muhalefet kazansaydı da, kamunun bilgi edinmesi
açısından sağlıklı veri sağlanabilecek miydi?
Hiç yorum yok