Bezmialem Vakıf Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi'ne 15 Ocak saat 06:00’da H.K. isimli hasta getirildi. Hastaya mavi kod verildi ve sağlık çalışanları tarafından müdahale edildi...
Ancak, çalışanlar hastaya müdahale sırasında zor anlar yaşadı.
Hasta yakınları, H.K.’ya başı açık çalışanların müdahale etmesini “melekler içeri girmez” diye engellemeye çalıştı. Sağlık çalışanları H.K.’nın tedavisini uygularken doktordan hastanın fişini çekmesini istediler.
H.K.’nın tedavi süreci sürerken, hasta yakınları, sağlık çalışanlarına hakaret ve beddua etti. Hakaretlerin ve bedduaların gerekçesi ise, sağlık çalışanlarının, hasta yakınlarının dini vecibelerini yerine getirmelerini engellediği iddiasıydı.
Olaya hastane polisi müdahale etti. Hastane polisi, hasta yakınlarını dışarı çıkarmakta zorlanınca, destek çağırmak zorunda kaldı…
Yaşananlar, sağlık çalışanları tarafından tutanak haline getirildi.
“ZORLA ZEMZEM SUYU İÇİRMEYE ÇALIŞIP HASTANIN ASPİRE ETMESİNE SEBEP OLDULAR”
Tutanakta şu ifadeler yer aldı:
“Enfeksiyon Hastalıkları servisinde H. K. isimli hastaya saat 06:00'da mavi kod verilmiştir. Mavi kod ekibinin müdahalesi sırasında hasta yakınları dışarı çıkarılamamıştır. Hasta yakınları hastaya müdahale edilmesini reddetmişlerdir. Bu müdahalenin yasal zorunluluk olduğu hasta yakınlarına anlatılmasına rağmen hasta yakınları sürekli sözle çalışanları taciz etmeye devam etmişlerdir.
Başı açık hemşirelerin hastalarına müdahale etmemesi gerektiğini söyleyip, bu yüzden meleklerin içeri girememesinden sorumlu olarak başı açık olan kişileri sorumlu tutmuşlardır. Entübe olan hastaya zorla zemzem suyu içirmeye çalışıp hastanın aspire etmesine sebep oldular. Hasta ambulanırken çok uğraşmamamızı hastalarına eziyet ettiğimizi ve artık bırakmamız gerektiğini söylediler. Hastanın entübasyon tüpünün çekilmesini, hemşirenin elindeki ambuyu yavaşlatmasını, müdahalede olan doktor hanımdan hastanın fişini çekmesini talep ettiler.”
“BİZ MÜDAHALE ETMEYECEKMİŞİZ ONLAR DA BAŞINDA DUA OKUYUP BEKLEYECEKLERMİŞ”
Tutanakta “Saat 07:30 civarında serviste bulunan güvenlik görevlilerinin de bilgi vermesiyle hastane polisi de duruma müdahale etti” denildikten sonra şunlar kaydedildi:
“Hasta yakınlarına odada bulunmalarının doğru olmadığını anlatmaya çalıştılar. Hasta yakını bu sırada bizim yanımızda başka yakınlarını arayıp hastanın selasını vermeleri için talimatlar verdi. Biz hastaya müdahale ederken hastanın üzerine anahtar koydular. Hasta odasından çıkmaları konusunda ısrar edildikçe daha saldırgan davranmaya başladılar. Bizi onların dini vecibelerini yerine getirmelerine engel olmakla suçladılar. Biz müdahale etmeyecekmişiz onlar da başında dua okuyup bekleyeceklermiş. İstekleri sürekli aynı doğrultuda ve çalışanlara engel olacak şekilde devam etmiştir.
Hastane polisinin uyarılarını da dinlemediklerinde polis tarafından destek çağırılıp gelen destek ekiple beraber hasta yakınları uzun uğraşlar sonucunda zorla dışarı çıkarılmışlardır. Hasta yakınları dışarı çıkarken çalışanlara beddua ve hakaret yağdırmışlardır. Hasta saat 10:35'de hastanemiz yoğun bakımında yer olmadığı için Özel Avrasya Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesine entübe olarak transfer edilmiştir.” (SAMİ MENTEŞ - ODATV)
Ancak, çalışanlar hastaya müdahale sırasında zor anlar yaşadı.
Hasta yakınları, H.K.’ya başı açık çalışanların müdahale etmesini “melekler içeri girmez” diye engellemeye çalıştı. Sağlık çalışanları H.K.’nın tedavisini uygularken doktordan hastanın fişini çekmesini istediler.
H.K.’nın tedavi süreci sürerken, hasta yakınları, sağlık çalışanlarına hakaret ve beddua etti. Hakaretlerin ve bedduaların gerekçesi ise, sağlık çalışanlarının, hasta yakınlarının dini vecibelerini yerine getirmelerini engellediği iddiasıydı.
Olaya hastane polisi müdahale etti. Hastane polisi, hasta yakınlarını dışarı çıkarmakta zorlanınca, destek çağırmak zorunda kaldı…
Yaşananlar, sağlık çalışanları tarafından tutanak haline getirildi.
“ZORLA ZEMZEM SUYU İÇİRMEYE ÇALIŞIP HASTANIN ASPİRE ETMESİNE SEBEP OLDULAR”
Tutanakta şu ifadeler yer aldı:
“Enfeksiyon Hastalıkları servisinde H. K. isimli hastaya saat 06:00'da mavi kod verilmiştir. Mavi kod ekibinin müdahalesi sırasında hasta yakınları dışarı çıkarılamamıştır. Hasta yakınları hastaya müdahale edilmesini reddetmişlerdir. Bu müdahalenin yasal zorunluluk olduğu hasta yakınlarına anlatılmasına rağmen hasta yakınları sürekli sözle çalışanları taciz etmeye devam etmişlerdir.
Başı açık hemşirelerin hastalarına müdahale etmemesi gerektiğini söyleyip, bu yüzden meleklerin içeri girememesinden sorumlu olarak başı açık olan kişileri sorumlu tutmuşlardır. Entübe olan hastaya zorla zemzem suyu içirmeye çalışıp hastanın aspire etmesine sebep oldular. Hasta ambulanırken çok uğraşmamamızı hastalarına eziyet ettiğimizi ve artık bırakmamız gerektiğini söylediler. Hastanın entübasyon tüpünün çekilmesini, hemşirenin elindeki ambuyu yavaşlatmasını, müdahalede olan doktor hanımdan hastanın fişini çekmesini talep ettiler.”
“BİZ MÜDAHALE ETMEYECEKMİŞİZ ONLAR DA BAŞINDA DUA OKUYUP BEKLEYECEKLERMİŞ”
Tutanakta “Saat 07:30 civarında serviste bulunan güvenlik görevlilerinin de bilgi vermesiyle hastane polisi de duruma müdahale etti” denildikten sonra şunlar kaydedildi:
“Hasta yakınlarına odada bulunmalarının doğru olmadığını anlatmaya çalıştılar. Hasta yakını bu sırada bizim yanımızda başka yakınlarını arayıp hastanın selasını vermeleri için talimatlar verdi. Biz hastaya müdahale ederken hastanın üzerine anahtar koydular. Hasta odasından çıkmaları konusunda ısrar edildikçe daha saldırgan davranmaya başladılar. Bizi onların dini vecibelerini yerine getirmelerine engel olmakla suçladılar. Biz müdahale etmeyecekmişiz onlar da başında dua okuyup bekleyeceklermiş. İstekleri sürekli aynı doğrultuda ve çalışanlara engel olacak şekilde devam etmiştir.
Hastane polisinin uyarılarını da dinlemediklerinde polis tarafından destek çağırılıp gelen destek ekiple beraber hasta yakınları uzun uğraşlar sonucunda zorla dışarı çıkarılmışlardır. Hasta yakınları dışarı çıkarken çalışanlara beddua ve hakaret yağdırmışlardır. Hasta saat 10:35'de hastanemiz yoğun bakımında yer olmadığı için Özel Avrasya Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesine entübe olarak transfer edilmiştir.” (SAMİ MENTEŞ - ODATV)