80 baro başkanının Ankara'ya başlattığı yürüyüş sürüyor. bianet'e konuşan İzmir, İstanbul, Antalya ve Van Baro başkanları," İns...
80 baro başkanının Ankara'ya başlattığı yürüyüş sürüyor. bianet'e konuşan İzmir, İstanbul, Antalya ve Van Baro başkanları," İnsan hakları ihlallerine, çocuk istismarına, kadın cinayetlerine karşı verdiğimiz mücadeleden vazgeçmeyeceğiz" dediler...
Baro seçimleri ve Avukatlık Kanunu'nda yapılmak istenen değişikliklere karşı baro başkanlarının Ankara'ya başlattığı yürüyüş sürüyor.
80 Baro dün sabah saat 10.00'da eş zamanlı yaptıkları açıklamanın ardından yürüyüşe başlamışlardı.
Antalya Baro Başkanı Polat Balkan, İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu ve Van Baro Başkanı Zülküf Uçar, yürüyüşe ilişkin bianet'e konuştular.
Dört Baro başkanı, "İyi çocuklar olmayacağız, insan haklarını, hukuk devletini, yargı bağımsızlığını, demokrasi savunmaya devam edeceğiz" dediler.
Balkan: Bu yürüyüş hukuk tarihine geçecek
Yürüyüşlerinin Burdur etabını tamamlayan Antalya Barosu, Liselere Geçiş Sınavı nedeniyle uygulanan sokağa çıkma yasağının sona ermesinin ardından Ankara'ya varmak üzere devam edecekler. Antalya Baro Başkanı Polat Balkan, yürüşünün amacına ilişkin şunları söyledi: "Türkiye'nin dört bir yanından savunma için, hukuk için, demokrasi için yürüyoruz. Yurttaşların sesi kesilmesin, meslek örgütümüz bölünüp parçalanmasın diye yürüyoruz. Bu yürüyüş hukuk tarihine geçecek."
Yücel: İstismara karşı duruşumuz siyaset olarak algılanıyor
İzmir Barosu ise Uşak'a vardı, yürüyüşün bir sonraki durağı Afyon olacak. Yürüyüşü değerlendiren İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, şöyle konuştu: Baroların siyaset yaptığını söylüyorlar. Meslek sorunlarını konuşmadığımızı gerekçe gösteriyorlar. Bizlerin iişkenceye, adil yargılamaya, kadın cinayetlerine, çocuk istismarına, insan hakları ihlallerine karşı duruşumuzu siyaset olarak görüyorlar. İnsan hakları bizim mesleki ve tarihsel ilgi alanımızdır. Biz şayet bütün bunlara sessiz kalsaydık bugün böyle bir yasa ile karşılaşmayacaktık. Ama biz uslu çocuklar olmayacağız, kadın cinayetlerine, çocuk istismarına, işkenceye sessiz kalmayacağız. Barolarımızı böldürmeyeceğiz."
Durakoğlu: Toplumla ilişkimiz koparılmak isteniyor
İstanbul Barosu da sokağa çıkma yasağı nedeniyle şu an Kocaeli'nde bekliyor. Yasağın kalkmasının ardından yürüyüş devam edeceğini belirten Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu, "Bizlere, avukatlara sorulmadan mesleğimizle ilgili değişiklik yapılmak isteniyor. Yapılan değişiklik barolara yönelikmiş gibi görülüyor ama değil. Baroların toplumla olan ilişkisi koparılmak isteniyor. Kadına şiddete, çocuk istismarına, insan hakları ihlallerine karşı mücadelemiz engellemek isteniyor. Bize rağmen itirazlarımıza rağmen bütün bunlar yapılıyor, biz de mücadelemizi yükselteceğiz, asla kabul etmeyeceğiz" dedi.
Uçar: Baroları etkisizleştirmek istiyorlar
Van Barosu ise Diyarbakır'ın ardından bugün Urfa'ya vardı. Van Baro Başkanı Zülküf Uçar ise, yürüyüşe ilişkin şu bilgiyi verdi: "Bize dayatılan yasanın amacının ne olduğunu biliyoruz. İnsan haklarına, demokrasi ve hukuk devleti için verdiğimiz mücadeleyi pasifize etmek istiyorlar. Hukukun üstünlüğünü savunan Baroları, etkisizleştirmek istiyorlar. Yasa tasarısı geri çekilsin. Bizler yargı bağımsızlığı, hukuk devleti taleplerimizden vazgeçmeyeceğiz. Eylemimize yürüyüşle başladık, farklı şekillerde devam edeceğiz."
Türkiye Barolar Birliği'ni olağanüstü toplantıya davet eden baroların talepleri şöyle:
* Bu süreçteki "tarihsel sorumluluğunu" yerine getirmek amacıyla TBB'yi olağanüstü toplantıya davet etmek üzere, Yönetim Kuruluna başvuruda bulunulmasına,
* 19 Haziran'da Baro Başkanlarının kendi illerinden Ankara istikametine doğru "Savunma Yürüyüşü" başlatmasına,
* Olağanüstü toplantı talep sahibi olan Baro Başkanlarının bu taleplerini TBB'ne teslim etmesine,
* 21 Haziran Pazar günü, gazetelere ilan verilmek suretiyle, teklifin yasalaşması halinde, yurttaşların uğrayacağı hak kayıplarının anlatılmasına,
* Bu süreçte sosyal medyanın etkileşim gücü de değerlendirilerek kamuoyunu aydınlatmaya yönelik çalışmalar yapılmasına,
* Teklifin TBMM Komisyonuna geldiği gün, Ankara'da TBMM yolu üzerinde "Duran Başkan" eylemi yapılmasına,
* Teklifin yasalaşması halinde, Anayasa Mahkemesinde iptal davası açılması için TBMM'nde çalışma yapılmasına,
* Açılan davanın AYM'nde görüşülmesi sırasında "Son Nöbet" adı altında nöbet tutulmasına karar verilmiştir. (RUKEN TUNCEL - BİANET)
Baro seçimleri ve Avukatlık Kanunu'nda yapılmak istenen değişikliklere karşı baro başkanlarının Ankara'ya başlattığı yürüyüş sürüyor.
80 Baro dün sabah saat 10.00'da eş zamanlı yaptıkları açıklamanın ardından yürüyüşe başlamışlardı.
Antalya Baro Başkanı Polat Balkan, İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu ve Van Baro Başkanı Zülküf Uçar, yürüyüşe ilişkin bianet'e konuştular.
Dört Baro başkanı, "İyi çocuklar olmayacağız, insan haklarını, hukuk devletini, yargı bağımsızlığını, demokrasi savunmaya devam edeceğiz" dediler.
Balkan: Bu yürüyüş hukuk tarihine geçecek
Yürüyüşlerinin Burdur etabını tamamlayan Antalya Barosu, Liselere Geçiş Sınavı nedeniyle uygulanan sokağa çıkma yasağının sona ermesinin ardından Ankara'ya varmak üzere devam edecekler. Antalya Baro Başkanı Polat Balkan, yürüşünün amacına ilişkin şunları söyledi: "Türkiye'nin dört bir yanından savunma için, hukuk için, demokrasi için yürüyoruz. Yurttaşların sesi kesilmesin, meslek örgütümüz bölünüp parçalanmasın diye yürüyoruz. Bu yürüyüş hukuk tarihine geçecek."
Yücel: İstismara karşı duruşumuz siyaset olarak algılanıyor
İzmir Barosu ise Uşak'a vardı, yürüyüşün bir sonraki durağı Afyon olacak. Yürüyüşü değerlendiren İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, şöyle konuştu: Baroların siyaset yaptığını söylüyorlar. Meslek sorunlarını konuşmadığımızı gerekçe gösteriyorlar. Bizlerin iişkenceye, adil yargılamaya, kadın cinayetlerine, çocuk istismarına, insan hakları ihlallerine karşı duruşumuzu siyaset olarak görüyorlar. İnsan hakları bizim mesleki ve tarihsel ilgi alanımızdır. Biz şayet bütün bunlara sessiz kalsaydık bugün böyle bir yasa ile karşılaşmayacaktık. Ama biz uslu çocuklar olmayacağız, kadın cinayetlerine, çocuk istismarına, işkenceye sessiz kalmayacağız. Barolarımızı böldürmeyeceğiz."
Durakoğlu: Toplumla ilişkimiz koparılmak isteniyor
İstanbul Barosu da sokağa çıkma yasağı nedeniyle şu an Kocaeli'nde bekliyor. Yasağın kalkmasının ardından yürüyüş devam edeceğini belirten Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu, "Bizlere, avukatlara sorulmadan mesleğimizle ilgili değişiklik yapılmak isteniyor. Yapılan değişiklik barolara yönelikmiş gibi görülüyor ama değil. Baroların toplumla olan ilişkisi koparılmak isteniyor. Kadına şiddete, çocuk istismarına, insan hakları ihlallerine karşı mücadelemiz engellemek isteniyor. Bize rağmen itirazlarımıza rağmen bütün bunlar yapılıyor, biz de mücadelemizi yükselteceğiz, asla kabul etmeyeceğiz" dedi.
Uçar: Baroları etkisizleştirmek istiyorlar
Van Barosu ise Diyarbakır'ın ardından bugün Urfa'ya vardı. Van Baro Başkanı Zülküf Uçar ise, yürüyüşe ilişkin şu bilgiyi verdi: "Bize dayatılan yasanın amacının ne olduğunu biliyoruz. İnsan haklarına, demokrasi ve hukuk devleti için verdiğimiz mücadeleyi pasifize etmek istiyorlar. Hukukun üstünlüğünü savunan Baroları, etkisizleştirmek istiyorlar. Yasa tasarısı geri çekilsin. Bizler yargı bağımsızlığı, hukuk devleti taleplerimizden vazgeçmeyeceğiz. Eylemimize yürüyüşle başladık, farklı şekillerde devam edeceğiz."
Türkiye Barolar Birliği'ni olağanüstü toplantıya davet eden baroların talepleri şöyle:
* Bu süreçteki "tarihsel sorumluluğunu" yerine getirmek amacıyla TBB'yi olağanüstü toplantıya davet etmek üzere, Yönetim Kuruluna başvuruda bulunulmasına,
* 19 Haziran'da Baro Başkanlarının kendi illerinden Ankara istikametine doğru "Savunma Yürüyüşü" başlatmasına,
* Olağanüstü toplantı talep sahibi olan Baro Başkanlarının bu taleplerini TBB'ne teslim etmesine,
* 21 Haziran Pazar günü, gazetelere ilan verilmek suretiyle, teklifin yasalaşması halinde, yurttaşların uğrayacağı hak kayıplarının anlatılmasına,
* Bu süreçte sosyal medyanın etkileşim gücü de değerlendirilerek kamuoyunu aydınlatmaya yönelik çalışmalar yapılmasına,
* Teklifin TBMM Komisyonuna geldiği gün, Ankara'da TBMM yolu üzerinde "Duran Başkan" eylemi yapılmasına,
* Teklifin yasalaşması halinde, Anayasa Mahkemesinde iptal davası açılması için TBMM'nde çalışma yapılmasına,
* Açılan davanın AYM'nde görüşülmesi sırasında "Son Nöbet" adı altında nöbet tutulmasına karar verilmiştir. (RUKEN TUNCEL - BİANET)
Hiç yorum yok