Birleşmiş Milletler Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü'nde İngiltere'den bir kadın, koronavirüs salgını nedeniyle uygulanan kısıtlamalar döneminde partnerinin tacizlerinin nasıl ağırlaştığını ve bu durumdan nasıl kurtulduğunu BBC'nin 100 Kadın sezonu için anlatıyor...
25 Kasım Birleşmiş Milletler Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü'nde İngiltere'den bir kadın, koronavirüs salgını nedeniyle uygulanan kısıtlamalar döneminde partnerinin tacizlerinin nasıl ağırlaştığını ve bu durumdan nasıl kurtulduğunu BBC'nin 100 Kadın sezonu için anlattı.
Koronavirüs salgını nedeniyle uygulanan kısıtlamalar yüzünden işyerinden ücretli izne ayrılma düşüncesi bazılarını mutlu etse de Victoria için bu korku dolu bir süreç olacaktı.
"İşyerindeki son gün, içimdeki sıkıntıyı hatırlıyorum; 'Buna ne kadar dayanabilirim?' diye düşündüğümü" diyor Victoria.
Salgın dünyasını alt üst etmeden önce Victoria zaten yıllardır partnerinin tacizlerine maruz kalmıştı. İngiltere'de Mart ayında sokağa çıkma kısıtlamaları uygulanmaya başladığında ise hayatı daha da zorlaşacaktı.
Birleşmiş Milletler'in "gölge pandemi" adıyla andığı ev içi şiddet olayı, BBC'nin bu seneki 100 Kadın sezonunda da odaklanılan bir konu. Kısıtlamaların sürdüğü her üç ayda, dünya çapında 15 milyon ekstra kadının partnerleri tarafından şiddete maruz kaldığı tahmin ediliyor.
Sürekli kontrol eden partner
Victoria'nın partneri sürekli olarak onun her hareketini kontrol etmeye çalışıyordu. Onu günde 10, 20, 30 kez arardı. Bir gün telefonunu sessize almış halde üst katta bıraktığında, eve annesinin bir arkadaşını göndermişti kontrol etmesi için.
Salgın öncesinde, kendisine ayrı bir ev tutmak için depozit biriktirmeye çalışmış ve tam evi terk edecek aşamaya gelmişti ki, çocuklarından biri hastanelik olmuştu.
O sıralar partneri Victoria'nın aile ve arkadaş çevresiyle ilişkilerini tümüyle kestirmişti.
Şimdi de 7 gün 24 saat aynı evin içindeydiler. Sağlık sorunu nedeniyle çocuğu risk grubunda olduğundan dışarıya alışverişe veya yürüyüşe bile gidemiyorlardı.
Partneri, bahçeye çıkmalarına bile izin vermiyordu
Victoria evde geçirdiği günlerde online bir kursa kaydolduğunda da partneri yanında oturuyor, ardından internette nerelere girmiş olduğuna bakıyordu.
Örgüyle yaşama tutunmak
Durum öyle dayanılmaz bir hale gelmişti ki Victoria intiharı bile düşündü. Uykusuz gecelerinde, önce çocuklarını nasıl güvenli bir yere taşıyabileceğine kafa yoruyordu.
O sıralar örgü örmenin kafasını dağıtmasına yardımcı olduğunu fark etti. Çoğu insan evde kapalıyken sıkıntıdan yeni bir hobi ile uğraşmaya çalışırken, onun için bu yaşama tutunmasını sağlayan bir şey oldu.
Dışarıdaki arkadaşlarına ve onların çocuklarına bir şeyler örerek zaman geçiriyordu.
"Bütün gün evde yanımda oturuyor ya da beni takip ediyor olsa da, kendimi örgüye verdiğim için onu biraz kafamdan çıkarabiliyordum. Yaşama tutunmamı sağlayan şeylerden biri oldu" diyor. (BBC TÜRKÇE)