Bazı yerel seçimler, genel siyasal gidişi anlamak bakımından net tablo sunar. 1973 mesela. Ecevit CHP’sinin yükselişinin işaretiydi. 1989, ANAP’ın uzun soluklu iktidarının sonunun miladıydı. 1994 malum. Milli Görüş geleneğinin iktidar sıçramasıydı. 1999, 2004, 2009 veya 2014’ü pek hatırlamayız ama. İşte 2024 de ileriye dönük yeni dinamikleri belirginleştiren net sonuçlar doğurdu. Nedir bunlar?

CHP’nin muazzam yayılışı ortada zaten. Nadir görülebilecek sessiz bir konsolidasyonla etkili bir müdahalede bulundu halk. Bunun içinde kibre, yolsuzluklara, kayırmacılığa tepki de var, İsrail ile ticarete öfke de. Lakin şunu iyi biliyoruz ki halkın harcama kapasitesi yerinde olduğu müddetçe, ağır siyasi yükleri sırtlanmak istemiyor. Nitekim bir zamanlar “çalıyor ama çalışıyor da” sözü, yüzde 49’luk oy başarısının simgesi haline gelmişti. Dolayısıyla ekonomik yıkım, bütün diğer musibetlere itirazın ana tetikleyicisi oldu bu seçimde. Üzerine daha çok konuşulacak, tartışılacak bir refleks gösterdi toplum.

İktidar cephesinde ise yerel seçim ileriye dönük mühim bir tehdidi iyice berraklaştırdı: Yeniden Refah Partisi.

Ekonomik buhran dönemleri için iktisatta kullanılan bir söz vardır. “Kriz anlarında varlıklar asıl sahiplerine döner” diye. YRP’nin yerel seçimde üçüncü parti olması da bunun siyasetteki bir tezahürü. Seçim haritasının detaylarına bakıldığında AKP’ye kalıcı darbe vuran partinin YRP olduğu görülüyor. Kalıcı çünkü, bir esas varis gibi ortaya çıkıp Milli Görüş mirasını devralmaya başladı.

Şu tablo, AKP ile YRP arasında miras kavgasının bütün açıklığı ile cereyan ettiği 25 ili gösteriyor:


Peki niye bu 25 il?

AKP’nin 2004’ten beri neredeyse hiç gedik açtırmadığı, yüksek oylarla seçim kazandığı yerler. Bir başka parti neredeyse yarışa ortak dahi olamıyordu. AKP’nin temsil ettiği siyasal çizginin omurgasını oluşturuyorlardı. Yani her şeye rağmen siyasal tercihlerinin kolay değişmeyeceği düşünülen kentlerdi. AKP’nin yüzde 50’ye yakın oyu bu 25 ilden geliyordu. 2024 seçimlerinde de yaklaşık yüzde 30’u buralardan geldi. Hem AKP yönetiminde hem Meclis’te hem de bakanlar kurulunda etkili isimler ağırlıklı olarak yine 25 ilin havuzundan çıkıyor.

YRP işte bu havuza direkt daldı. Ülke genelinde yüzde 6.2 oy oranı ile üçüncü parti oldu ve 1 büyükşehir, bir il, 39 ilçe, 24 belde kazandı. Orta Anadolu, Güneydoğu ve Karadeniz’de. Batı ve büyük kentlerde ise beklenenin altında kaldığı görülüyor. Haliyle YRP’yi sahnede öne çıkaran oylar, tam da AKP’nin sarsılmaz kaleleri görülen illerden geliyor. YRP, haritada özel olarak işaretlenmiş gibi 25 ilde AKP’nin karşısına en güçlü haliyle çıkmış sanki. YRP’nin toplam oyunun yüzde 60’a yakını 25 ilden geldi. Sadece iki ilin belediye yönetimini kazandı ama çok sayıda ilçe ve belde buralara bağlı.

Özetle YRP, yerel seçimde ileriye dönük köklü sonuçlar doğuracak biçimde AKP’ye darbeyi indiren parti. Ve sadece reaksiyonerlikle açıklanamayacak derecede süratli bir oy kayması söz konusu. İslamcı siyaset içinde, ‘kapalı devre’ bir yer değiştirme yaşandı demek, abartı olmaz. YRP, İslamcı siyasetin yeni adresini ilan eder gibi 20 yıllık kalelerde burçlara kendi bayrağını dikti.

Milli Görüş geleneği 1994 seçimleriyle beraber asıl olarak İstanbul’da siyaseti belirleyen bir güç haline gelmişti. ‘Adil düzen belediyeciliği’ olarak formüle ettiği siyasetinin ilk deney alanı İstanbul’da Kağıthane’ydi mesela. Fakat örgütün mayalandığı yer Anadolu’ydu. Bugün AKP ile yüz yüze hesaplaştığı iller, yarım yüz yıl önce iddialı çıkış yaptığı harita ile neredeyse örtüşüyor. Dolayısıyla 2024 seçimi YRP için, AKP’nin çekirdeğini oluşturan Milli Görüş mirasını devralma seçimi de oldu aynı zamanda. Görünen o ki, hedefinin önemli bir kısmını gerçekleştirdi.

Dolayısıyla yerel seçimin genel siyaseti de şekillendirecek en net sonucu burada ortaya çıktı. AKP’nin başı fena halde dertte. Bugüne kadar kimlikler, yaşam tarzı vs. üzerinden maharetle yürüttüğü kutuplaştırmanın kolay kolay işlemeyeceği bir siyaset zemini var şimdi. CHP üzerinden somutlayabildiği ‘düşman’, o kadar da belirgin değil artık.

Malum; miras kavgaları kan bağının yerine çıkarları geçirir, aileleri birbirine düşürür, kardeş kardeşi tanımaz. Hanedanlıklar yıkılır… (BAHADIR ÖZGÜR - GAZETE DUVAR)

Daha yeni Daha eski