Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi Genel Koordinatörü Yüksel Genç, seçim sonuçlarıyla kayyım siyasetinin iflas ettiğini söylüyor. 31 M...
Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi Genel Koordinatörü Yüksel Genç, seçim sonuçlarıyla kayyım siyasetinin iflas ettiğini söylüyor.
31 Mart Yerel Seçim sonuçlarına itiraz süreçleri devam ederken kimi yerlerde ise mazbatalar alınmaya başladı.
Kürt kentlerinde DEM Parti geleneği 2019 yerel seçimine göre kazandığı belediye sayısını artırırken, AKP ise oy kaybına uğradı. Diyarbakır merkezli Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi Genel Koordinatörü Yüksel Genç, seçim sonuçlarıyla kayyım siyasetinin iflas ettiğini söylüyor.
Türkiye genelinde seçime katılım oranının bir miktar düştüğünü, bu oranın Kürt illerinde daha fazla olduğunu belirten Genç, seçime katılımın düşme nedenlerinin başında insanların seçimlerden yorulmuş olması, seçimlerin bir şeyi değiştirmediği inancının oturmuş olması ve insanların Türkiye'nin krizlerinden bunalmış olmasını gösterdi.
“22 yıllık iktidar sarsıldı”
Tüm bunlara rağmen seçim sonuçlarının Türkiye'de 22 yıllık iktidarın büyük oranda sarsılmasına ve önemli bir virajın kurulmasına neden olduğunu söyleyen Genç, “Yerellerde mevcut iktidar ciddi anlamda kan kaybetmiş görünüyor. Pek çok belediyeyi kaybetti, ciddi oy düşüşleri yaşıyor. Tek partili Cumhurbaşkanlığı sisteminin uygulamasına halkın, Türkiye toplumunun gösterdiği bir kırmızı kart. Bu, yerellerde bu sistemin inşasının olamayacağını, çoğulcu ve siyaset biçiminin Türkiye'nin ihtiyacı olarak kurulması gerektiğini de gösteriyor” dedi.
“Kürtler kendini yönetme ısrarını ilan etti”
Kürt illerinde taşıma oylar ve DEM Parti seçmeninin bir kısmının sandığa gitmemiş olmasına rağmen 2019 yerel seçimlerine göre DEM Parti’nin kazandığı kent sayısını arttırdığını ve kimi yerlerde iyi sonuçlar elde ettiğini söyleyen Genç, sandığa gitmeyen yüzde 15 dolaylarındaki DEM Parti seçmeninin sandığa gitmesi halinde ise ortaya çıkacak profilin çok çok yüksek olacağını söyledi. Genç, taşıma güvenlik bürokrasisine rağmen ortaya çıkan sonucun devlet mekanizmasının bölgeye biçtiği rolün Kürtlerce reddine karşı duruşun ve kendi kendini yönetme ısrarının ilanı olduğunu dile getirdi.
Genç, kayyım uygulamalarıyla AKP’nin en çok Kürt seçmeni kaybettiğini söyleyerek, bu saatten sonra kazandırmak bir yana zararını katlayarak devam ettireceğini söyledi. Genç şöyle devam etti:
“Kayyımlar eliyle bölgede bir siyasal çıkış bulması imkansız. Kayyım uygulamaları onun devamı ancak bitmiş olan AKP iktidarının daha da bitmesine neden olur. Birçok yerde AKP neredeyse tabela partisi olmak üzere bir noktaya doğru ilerliyor ve bu durum daha arttırır.”
"Kayyım siyaseti iflas etti"
“Eğer hükümet, devlet adına yine kayyım atama gücü gösterilir ve muhalefet, ana akım siyasetler buna karşı çıkmazsa emin olun Türkiye’de bugün, dün görülen demokrasi şöleninin kendisi çok hızlı bir biçimde tuzla buz olabilir” diyen Genç, konuşmasına şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim gecesi yaptığı konuşma, hâlâ Kürt sorununda şiddet ve savaş konseptini devre dışı bırakmadığını ve toplumu yine şiddet, savaş üzerinden etrafında konsolide etmeyi düşünebileceğini, bu anlamda ana akım muhalif siyaset ve ana akım toplumsal dokuyu da yeniden bu nedenle birleştirebileceğini düşünüp, kayyımı da şiddet-savaş politikasının bir devamı olarak ilan edip devam ettirebilir. Ama doğrusunu isterseniz, seçim sonuçlarıyla kayyım siyaseti iflas etti. Yani bu kadar ciddi bir yenilgi almış ve Kürt seçmenini kaybetmiş bir AKP iktidarının kayyım atamalarıyla bir yere varamayacağını anlamış ve öğrenmiş olması gerekir. Ve bunun devamını normal koşullarda sürdürmemesi gerekir. Ama ana akım siyasetin muhalif kanadının bu konuya sessiz ya da dahil kalması halinde neden olmasın. Dolayısıyla bu konu biraz düzenin ihtiyaçlarına bağlı, iktidarın ihtiyaçlarına bağlı olarak konjonktürel değişim.”
“Leyla Zana Kürt seçmende bir motivasyon sağladı”
Leyla Zana ve diğer Kürt aktörlerin kırgınlıklar, mesafeler, kimi kafa karışıklıkları yaşayan bir grup seçmeni olumlu yönde etkilediğini ifade eden Genç, “Ama tek başına kuşkusuz Zana'nın varlığının seçim sonuçlarına etkisinin çok büyük olduğunu söylemek henüz erken, bunu sağlıkla ölçmüş değiliz. Daha çok motivasyonu güçlendiren, kimi kafa karmaşası yaşayan seçmen açısından biraz daha kafayı netleştiren, sandığa gönülsüz, huzursuz gidene biraz daha huzurlu gitmesini sağlayan bir motivasyon yarattı kanaatindeyim. Zana'nın çıkışı hem Kürtler arasında bir süredir gevşemiş olan birlik duygusu, birlikte olma, birlikte ortak talepleri hissedebilmekle ilgili duyguları güçlendirmesi açısından kıymetliydi.
“Hem de kafaları karışmış olan, bir süredir dağılmış olan, depolitizasyona yönelmiş olan kesimin yeniden Kürt politik sahasının güçlü birer öznesi olabilmesine yönlendirmesi açısından kıymetliydi. Bunu unutmamak gerekiyor. O yüzden Zana'nın kuşkusuz seçim sürecindeki çabaları oldukça kıymetliydi” dedi.
“Seçim sonuçları yeniden çözüm sürecini zorunlu kıldı”
Seçim sonuçlarının Türkiye'yi Kürtlerle yeniden çözüm süreci yürütmeye zorunlu kıldığını söyleyen Genç, “Çünkü nihayetinde seçim sonucu en basit anlamıyla Türkiye'ye demokrasi, Kürt sorununa barış isteyen bir toplumsal talep mesajı içeriyor. Dolayısıyla bu seçim sonuçlarını siyaset, iktidar, devlet ve sivil toplum mekanizmaları doğru okursa Türkiye'de batının demokrasi bölgenin de barış ve çözüm taleplerine karşılık vermesi gerekecektir. Aksi halde bir sonraki seçimde durumlar daha farklı bir biçimde ilerleyebilir kuşkusuz” dedi. (İNANÇ YILDIZ - BİANET)
Hiç yorum yok