Suriye'nin Esad rejiminin de, İslamcı muhalafetin de suçlarına ortak olmayan sivil ve özgürlükçü dinamikleri Şam'da "din devlet...
Suriye'nin Esad rejiminin de, İslamcı muhalafetin de suçlarına ortak olmayan sivil ve özgürlükçü dinamikleri Şam'da "din devleti değil demokrasi istiyoruz" sloganlarıyla sokağa çıktı. Yeni dönem şekillenirken, Suriye'nin demokratik ve özgürlükçü birikimi kendisini gösteriyor.
Heyet-i Tahrir'uş Şam (HTŞ) önderliğindeki silahlı İslamcı güçlerin Şam'da iktidarı ele geçirmeleri ve 60 yıl süren Baas Partisi egemenliğinin son bulmasının ardından ülkenin yeni yönünün belirlenmesi tartışmalarına, tabandan gelen sesler de katılıyor.
Önceki günlerde demokratik ve özgürlükçü politik hareketler ve STÖ'lerin yanında Filistinliler ve Dürziler'in yayımladıkları bildirilerin ardından perşembe günü Şam'ın Ümeyye Meydanı'nda toplanan göstericiler de taleplerini dile getirdiler.
"Kadınlar özgür olmadan ülke özgür olamaz"
Ülkenin İslami otoriterlik altında bir din devletine dönüşmesi olasılığının güçlendiğinden duydukları kaygıyı dile getiren göstericiler "Biz bir din devleti değil, demokrasi istiyoruz" sloganlarıyla bir araya geldiler.
"Özgür, medeni Suriye" ve "Suriye halkı birdir" sloganları atarken "Kadınlar özgür olmadan ülke özgür olmaz" pankartlarını da yükselttiler.
Gösteriye katılanlardan 50 yaşındaki emekli memur Macide Müderres, AFP'ye verdiği demeçte "yeni Suriye'nin inşasında hem kadınların hem erkeklerin rol oynayacakları"nı söyledi.
"Kadınların siyasi hayatta büyük rolü var... Kadınlara karşı takınılan tutumları izleyeceğiz ve kadın karşıtlığını kabul etmeyeceğiz" diyen Müderres yeni dönemin ruh halini de bir cümleyle özetledi: "Sessiz kaldığımız zamanlar sona erdi."
Suriyeli feminist gazeteci Zeyna Erhayim de gösteriyi fotoğraflayarak sosyal medya hesabından yayımladı. Erhayim, gösteriye yüzlerce kişinin katıldığını yazdı.
Yeni dönemden beklentiler
Suriye'yi 50 yılı aşkın süre Esad ailesinin hanedanlığına dönüşmüş bir otokratik rejimle yöneten Baas Partisi iktidarının, yerini, BM nezdinde halen yasal olarak bir "terör örgütü" kabul edilen El-Kaide kökenli HTŞ'nin alması, Suriye tarihinde bir dönemi kapatırken, belirsizliklerle dolu bir dönemin de kapısını açtı.
9 Aralık’ta HTŞ lideri Ahmed eş-Şara (Ebu Muhammed el-Culani) tarafından geçici hükümeti kurmakla görevlendirilen Muhammed el-Beşir, İdlib'deki HTŞ emirliğinin yürütme gücü “Suriye Kurtuluş Hükümeti”ndeki tüm bakanların geçiş hükümetinde aynı görevleri sürdüreceğini söyledi.
Başbakan dâhil 12 kişiden oluşan ve kadın üyesi olmayan geçici hükümetin yeni anayasanın hazırlanıp onaylanacağı varsayılan 1 Mart 2025’e kadar görevde kalacağı açıklandı.
BM: "Umutlu" ama temkinli
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres, perşembe günü Esad'ın düşüşünün ardından Suriye'de bir "umut ateşi" olduğunu söyledi ancak önümüzdeki önemli zorluklar konusunda uyardı.
"Ortadoğu birçok ateşle kavruluyor ama bugün Suriye'de bir umut ışığı var ve bu ateşin söndürülmemesi gerekiyor." dedi.
Çarşamba günü Şam'da gazetecilere hitap eden BM özel temsilcisi Geir Pedersen de, "Artık yeni bir Suriye'nin başlangıcını görebileceğimize dair çok fazla umut var" demişti. "Yeni bir Suriye[...] yeni bir anayasa kabul edecek[...] ve o zaman geldiğinde, bir geçiş döneminden sonra özgür ve adil seçimler yapacağız." (BİANET)
A sit-in in Umayyad square in the heart of #Damascus today demanding a secular, democratic & civil state.
— Zaina Erhaim 🪬 (@ZainaErhaim) December 19, 2024
A new civil group has called for it in response to the formation of the transitional government & 100s showed up!. #Syria pic.twitter.com/zbqAJmQFvK
Hiç yorum yok