1) Sevda Noyan'ın bu açıklamalarını asla hafife almayın. Neden mi? Gelin, şimdi size 15 Temmuz'dan sonra KAYBOLAN tam 200 bin adet silahın hikayesini anlatayım.

Silahlanıp, öldürülecekler listesi yapan bu insanlar kim?
“Benim listem hazır", “bizim aile 50 kişiyi götürür", “biz çok donanımlıyız bu konuda"

2) Hikaye bir cinayetle başlıyor.
Ankara’da 2016 yılında Mustafa Maraş, bir traktör sürücüsünü öldürdü. Cinayette seri atış yapabilen MP5 kullanıldı. Katil savunmasında, “Silahı 15 Temmuz darbe gecesi Ankara Emniyeti’nin önünde dağıtmışlardı” dedi.


HÜRRİYET GAZETESİ (08.06.2017):

"Silahı o gece polisten aldım"

Ankara’da geçen yıl Mustafa Maraş, tartıştığı traktör sürücüsünü öldürdü, kardeşini de yaraladı. Cinayette seri atış yapabilen MP-5 kullanıldı. Satışı yasak silahı kullanan Maraş, savunmasında, “Silahı 15 Temmuz darbe gecesi Ankara Emniyet’nin önünde dağıtmışlardı” dedi.
FETULLAHÇI Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde sivillere silah dağıtıldığı iddiası, bir cinayet davasıyla yeniden gündeme geldi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianameye göre, 30 Temmuz 2016’da ceviz ağaçlarını suladıktan sonra İdris ve Cesur Demircioğlu traktörle yola çıktı. İdris Demircioğlu’nun kullandığı traktör, Çubuk ilçesi Sarısu köyünün yakınlarına geldiğinde, piknikten dönen Murat Maraş’ın (37) kullandığı araçla karşılaştı. Maraş’ın yanında, birlikte yaşadığı Ayşe B. ve 10 aylık çocuğu da vardı.

‘KÖYE BIRAKACAKTIM’

Yol verme tartışmasında Maraş, aracının arka koltuğundaki MP-5 marka silahı alarak iki kardeşe ateş etti. Saldırıda İdris Demircioğlu (23) yaralandı, Cesur Demircioğlu (18) öldü. Kaçan Maraş, 4 Aralık 2016’da yakalandı. Savcılık, Maraş hakkında Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtı. İlk duruşma 31 Mayıs’ta yapıldı. Sanık Maraş savunmasında şu iddialarda bulundu: “Bu tabancayı 15 Temmuz darbe gecesi Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün önünde dağıtmışlardı. Ben de oradan almıştım. Tabancayı hiç kullanmamıştım, amacım köye bırakmaktı. Silahı aldıktan sonra önce İdris Demircioğlu’nun bulunduğu yere doğru ateş ettim. Cesur tüfeği bana doğrulttu, o arada panik ve korku halinde idim. Cesur’a doğru 3 el ateş ettim.”

‘SIKAYIM MI’ DEDİ

Saldırıda yaralanan İdris Demircioğlu ise mahkemedeki ifadesinde şunları söyledi: “Sanık silahı kafa hizama doğrultarak, ‘Sıkayım mı’ dedi. Herhangi bir karşılık vermedik, bu aşamada sanık tetiğe bastı ancak silah ateş almadı. Sanık, geriye çekilip silahla bir şeyler yaptı. Akabinde silahı traktöre doğrulttu ve seri bir şekilde ateş etti. Mermiler sağ bacağıma isabet etti yere düştüm. Sanık peşinden kardeşimin göğüs hizasına hedef alarak bir kez daha seri şekilde ateş etti. Traktörde çifte ya da başka bir silah yoktu.”

Emniyet: Vatandaş alamaz

EMNİYET yetkilileri, MP-5 marka silahların seri ateş yapabilen otomatik silah statüsünde bulunması nedeniyle ruhsat karşılığında vatandaşa satışının bulunmadığını bildirdiler.

3) Ben bu cinayetten sonra milletvekili olarak Ankara Valiliği ve Emniyet Müdürlüğünü aradığımda bana çelişki yanıtlar verildiği için konuyu derhal araştırmaya karar verdim.
İlk işim İçişleri Bakanlığının silahlanma raporlarını okumak oldu.


4) İçişlerinin Bakanlığının resmi raporlarında ve internet sitesinde 2014 yılında 14 bin 682 silahın kaybolduğu, 2016 yılı içinse tam 107 bin 628 silahın kaybolduğu yazıyordu. Bu rakamlar bizim değil, bakanlığın rakamları! Aradaki bu devasa farkı hemen İçişleri Bakanlığına sordum

5) Bakanlığın resmi twitter adresinde verdiği yanıt ise tam bir komediydi. “Madem bu silahlar 73 yıldır kayıp, o halde neden 2014 rakamlarına bu sayıyı yazmadınız” soruma ise tabi ki yanıt veremediler.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI:

İçişleri Bakanlığı 2017 Yılı İdare Faaliyet Raporu’nda 106 bin 740 olarak yer alan kayıp silah sayısı, 1944 yılından 2017 yılının sonuna kadarki 73 yıllık süreçteki toplam kayıp silah sayısını ifade etmektedir.
Kamuoyuna duyurulur


6) Kayıp silah konusu yazılı ve görsel medyada onlarca kez haber oldu. Ancak hiçbir yetkili konuya ilişkin net bir şey söylemedi. Durun, daha bitmedi!..

7) Kayıp silahların bir şekilde legalleştirilmesi veya en azından "devlet envanterinden kaybolmamış" gibi gösterilmesi gerekiyordu. Bunun için de altın formül hazırdı: Ruhsatsız silah satışına göz yummak, hatta silahlanmayı teşvik etmek!

8) Son 5 yılda, Türkiye tarihinde görülmemiş şekilde ruhsatsız silah satışı yapıldı. Milyonlarca silah, hiçbir kısıtlama olmaksızın satıldı. Öyle ki, facebook gibi sitelerden bile (satışı yasak otomatik tüfek dahil) online silah satışı yapıldı! Bunlarla yüzlerce cinayet işlendi...

9) Hükûmet bireysel silahlanma, ruhsatsız silah, kayıp ve çalıntı silahlarla ilgili bugüne dek etkili hiçbir adım atmadı. CHP olarak verdiğimiz tüm araştırma önergeleri AKP'li vekillerin oylarıyla hızlıca reddedildi.

CUMHURİYET GAZETESİ (19.10.2017)

'Bireysel silahlanma'nın araştırılması önergesi AKP'liler tarafından reddedildi
CHP’li vekiller İstanbul’da katledilen Helin Palandöken cinayetinin ardından TBMM gündemine taşıdığı “bireysel silahlanmanın boyutunun araştırılması” önergesi, Genel Kurul’da yapılan oylamada AKP’li vekillerin oylarıyla reddedildi.

İstanbul Pendik’te internetten satın alınan bir tüfekle cinayete kurban giden 17 yaşındaki Helin Palandöken’in ardından CHP Balıkesir Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Mehmet Tüm, 25 milletvekilinin imzasıyla TBMM Başkanlığına araştırma önergesi verdi.

“Bireysel suçlarda ateşli silah kullanımının bu yıl yüzde 80’lere ulaştı!”

CHP’nin grup önerisi olarak TBMM Genel Kurulu’nda da tartışılan “bireysel silahlanma” önergede, bireysel suçlarda ateşli silah kullanımının bu yıl yüzde 80’lere ulaştığı ve sadece Eylül ayında bireysel silahlarla 1575 kişi öldürüldüğü kaydedildi.

TBMM Genel Kurulu’nda konuşma yapan CHP’li Mehmet Tüm, Helin’in katiline ait silahın önce 750 liraya internetten getirildiği, sonra 1800 liraya satıldığı ortaya çıktı ve bu yıl işlenen 363 kadın cinayetinin 283’ü ateşli silahlarla gerçekleştiğini belirtti.

“Toplam 25 milyon silah var; ancak bunların sadece 750 bin tanesi ruhsatlı”

CHP’li vekil konuşmasında “Ülkemizde peynir ekmek gibi silah alınıp satılıyor. Silah satışı noktasında herhangi bir denetim, önlem veya kısıtlama yok. Silah satış yapan şirketlerle ilgili hiçbir bilgi de ne yazık ki yok. Değerli Milletvekilleri, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün daha önce yayınladığı 2017 Yılı bireysel silahlanma raporuna göre, ülkemizde toplam 25 milyon silah var; ancak bunların sadece 750 bin tanesi ruhsatlı. Helin'in acılı babası ‘Peynir ekmek gibi satılan bu silahların hesabı sorulsun. Gencecik kızımız toprağa düştü, başkaları bu acıyı yaşamasın’ diyor ama ülkemizde ne yazık ki internette taksitle silah satışı yapılıyor. Her önüne gelen eline silah alıyor. Cezalar asla caydırıcı değil, mahkemelerdeki davalar sürekli erteleniyor, ceza çıksa bile bir şey ifade etmiyor, cezalar paraya dönüştürülüyor. Hükûmet acilen bir önlem almalıdır” dedi.

CHP'nin “bireysel silahlanmanın boyutunun araştırılması” önergesi, Genel Kurul’da yapılan oylamada AKP’li vekillerin oylarıyla reddedildi. 

10) Bu silahlarla binlerce kadın cinayeti işlendi, işlenmeye de devam ediyor.
Ve şimdi de Sevda Noyan gibi yazar olduğu iddia edilen ne idüğü belirsiz tipler insanlık dışı şekilde tehditler savuruyor.

11) Şimdi buradan tekrar ve defaten soruyorum:

Sn. Süleyman Soylu

• Kayıp çalıntı silah sayısında %720'lik artışın sebebi nedir?
• Bu silahların nerede ve kimlerde bulunduğuna dair bir çalışmanız var mı?
• Noyan gibi kişiler bu silahları nereden temin etti? (MEHMET TÜM, 25 - 26. DÖNEM CHP BALIKESİR MİLLETVEKİLİ - TWITTER SAYFASINDAN)
Daha yeni Daha eski