İkinci temel neden ise şu: Yaklaşık 2 yıl boyunca futbolla pek hemhal olamamış bir futbolcu için, oyun sistemi, oyun planı ve futbol aklı anlamında oldukça yetersiz bir kulübe gelmiş olmak elbette ki durumu daha da kötüleştirecekti ve galiba bundan sonrası için öyle de olacak gibi görünüyor...
Adana Demirspor - Beşiktaş maçını en çok Balotelli için izledim.
Sonda söyleyeceğimi hemen yazının başına alayım.
Bu haliyle bu Balotelli'ye bu ligi ve bu ülkeyi yedirmezler.
Bu tezimizin iki temel gerekçesi var.
İlki Balotelli'nin kendisiyle ilgili.
Eski takım arkadaşı Boateng'le birlikte yaklaşık 7 ay geçirdiği, Silvio Berlusconi'nin İtalya seri B'deki takımı Monza'dan Demirspor'a gelen 31 yaşındaki futbolcu Beşiktaş maçında yaklaşık 62 dakika sahada kaldıktan sonra oyundan alındı.
Ben, neden 62 dakika o sahada kaldığını anlamış değilm.
Kendisine gönderilen topları tutamadı. Hep ayağına istediği için örneğin bir metre önüne atılan pasların bir tekine bile koşmadı.
Pas da atmadı, ya da atamadı.
Balotelli'nin bu görüntüsünün ardında yatan bir gerçeği atlamamak gerekiyor.
Balotelli için bir anlamda sonun başlangıcı, sadece yaklaşık 8 ay kalabildiği Olimpik Marsilya'dan 18 Ağustos 2019'da Brescia'ya bedelsiz olarak transfer olmasıyla başlıyor diyebilirim.
Brescia 2019 - 2020 sezonu sonunda Seri A'dan Seri B'ye düşünce, defalarca antrenmanını kaçırdığı(?!) bu kulüple olan sözleşmesi sona erdirilen futbolcu boşta kalınca, İtalyan Seri D olarak anılan 4. lig takımı Franciacorta ile antrenmana çıktı.
Sonunda Silvio Berlusconi'nin İtalya seri B'deki takımı Monza'ya, oradan da Türkiye'ye, Adana Demirspor'a geldi.
Bu sürecin anlattığı bir şey var.
Mario Balotelli 2019 Ağustos'unun ortalarından bu yana değil maçlara çıkmak, doğru dürüst antrenman bile yapmamış.
Sahada kaldığı 62 dakika boyunca herhangi bir iş yapmamış olmasının temel nedenlerinden biri işte bu süreç.
İkinci temel neden ise şu: Yaklaşık 2 yıl boyunca futbolla pek hemhal olamamış bir futbolcu için, oyun sistemi, oyun planı ve futbol aklı anlamında oldukça yetersiz bir kulübe gelmiş olmak elbette ki durumu daha da kötüleştirecekti ve galiba bundan sonrası için öyle de olacak gibi görünüyor...
Bir ekleme yapalım. Balotelli Türkiye'de çıktığı ilk maçında kart gördü ki bu, Adana Demirspor'da kaldığı sürece devam edecektir.
Kaldığı sürece diyorum, çünkü sezonu tamamlama noktasında tereddütlerim bir hayli fazla.
Maça dönersek...
Beşiktaş lehine verilen penaltı kararı her yönüyle yanlış bir karardı. Bu anlamda; hakemler galiba yine bıraktığımız noktadalar.
Adana Demirspor'un golünden hemen önce de Lucas Castro topla buluştuğu anda ofsayttaydı.
Maçla ilgili olarak aklımda sadece Adana Demirsporlu Kaan Kanak'ın ilk yarının sonlarına doğru 42'de attığı şut kaldı.
Adana Demirsporlu Svensson ve sonradan oyuna giren Ezeh ile, Beşiktaşlı N'Koudou diğerlerinin arasından hemen öne çıkmasını bildiler...
Bu arada, aynı yaşta olduğu Necip Uysal'ın oyuna olan katkısını ve özverisini, dinlene dinlene oynamaya çalışan Belhanda fark etmiş midir bilemiyorum.
Gökhan İnler'in -tıpkı Hugo Rodallega gibi-, hala nasıl transfer yapabildiğine ise hiç şaşırmıyorum.
Her an bir yerlerden karşımıza çıkabiliyorlar çünkü.
Normalde olacak işler değil bunlar ama oluyor işte.
Samet Aybaba'nın teknik direktörlük yapması halinin, yazımızın bu en son cümlesiyle özetleniverdiğini belirterek bitiriyorum
Dedik ya; normalde olacak işler değil bunlar ama oluyor işte.
Sevgiyle, dirençli ve uyanık kalın! (HAYRİ GÜNEL)
