Milli Eğitim Bakanı Tekin, laikliği hedef alan açıklamalarını Rize AKP ilçe kongresinde de sürdürdü. Kongre kongre gezen Tekin, AKP’nin ‘milat’ olduğunu söyledi. Tekin’in ‘milat’ dediği yıllarda ise laik, bilimsel, demokratik eğitim tasfiye edildi. AKP’li yıllarda okullar tarikat ve cemaat ağlarına peşkeş çekilirken özelleştirmelerde de rekor kırıldı. ÇEDES projelerinden atamalardaki usulsüzlüklere, temizlik sorunundan bütçe kesintilerine eğitimin her alanında büyük çöküş gerçekleşti.


AKP’nin il ilçe kongrelerinden eksik kalmayan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, önceki gün laikliği hedef alan açıklamalarına bir yenisini daha ekledi.

AKP’nin Batman’daki kongresinde laiklik üzerinden muhalefeti hedef alan Tekin, Rize AKP İlçe Kongresi’nde de eğitimin miladının AKP döneminde atıldığını söyledi. Kendisine gelen tepkilere de yanıt veren Tekin, “Ben diyorum ki eğitim teknolojileri ve eğitim maddi altyapısı anlamında AK Parti öncesi ve AK Parti sonrası, milattan önce ve milattan sonra gibi duruyor. Eleştiriyorlar beni’’ diye konuştu.

Tekin, ‘‘Sizin anladığınız laik şu; 1940’lı yılları hatırlayın, camilerin kapısına kilit vurmak, camileri ahıra çevirmek, vatandaşın Kuranı Kerim öğrenmesini yasaklamak. Ben evrensel laiklikten yanayım, sen Türkiye’ye özgü kendi icat ettiğin laiklik kavramını bana dayatıyorsun" ifadelerini kullandı.

Daha önce sermaye yanlısı sözleriyle, tarikat cemaat ağlarına yönelik destekleriyle bilinen Tekin, AKP’nin milat olduğunu söylese de 22 yıllık iktidarın eğitim karnesi gerçekleri gözler önüne serdi.

Eğitimde büyük bir yoksulluğu perçinleyen AKP iktidarı, tıpkı Bakan Tekin’in savunduğu gibi tarikat ve cemaatlerle imzaladığı protokollerle, müfredat değişiklikleriyle eğitim alanını gerici politikalara bıraktı. Eğitimde kamucu anlayışı da tasfiye eden iktidar, özelleştirmelerin önünü açtı.

Bakan Tekin’in milat olarak bahsettiği AKP’nin 20 yıllık karnesi şöyle:

EĞİTİME BÜTÇE YOK

AKP yıllar içerisinde eğitime ayırdığı payı da adım adım azalttı. 2017 yılında 13,1 olan MEB bütçesinin toplam bütçe içindeki oranı, yıllar itibarıyla giderek eriyerek 2024 yılında yüzde 9,9’a kadar geriledi. Okullardaki harcamalar konusunda da ‘bütçe kısıtı’ mazereti sunan iktidar, okulların giderleri için de velilerin cebine göz dikti. Kayıt, temizlik, güvenlik, kağıt gibi okulların ihtiyaçları için velilerden para istenirken temizlenmeyen okullar sorunu da sürüyor.  Bütçe kısıtlamasının yanı sıra Din Öğretimi Genel Müdürlüğü ise adeta özerk hale getirildi. 2021 yılında 11 milyarlık bütçesi olan müdürlüğe 2022 yılında 20 milyar lira 2023 yılında ise 41 milyar lira ödenek ayırdı.  Verilere göre Din Öğretimi Genel Müdürlüğü 2023 yılında MEB bünyesindeki 23 birimin 19’undan daha fazla para harcadı.


GERİCİLİK HAT SAFHADA

İktidarın her döneminde tarikat ve cemaat ağları da okullarda hâkim kılındı. Gerici Ensar, Tügva, Türgev gibi vakıflar imzalanan protokollerle okullarda söz sahibi kılınırken ‘Çevreme duyarlıyım, değerlerime sahip çıkıyorum (ÇEDES)’ projeleriyle okullara ‘manevi danışman’ atanmasının yolu açıldı. Okullarda ders saatlerinin cuma namazına göre ayarlanması, 4-6 yaş grubundaki çocuklara din dersi dayatması gelirken Diyanetin okul öncesi Kur’an kurslarına sadece 1 yılda 200 bin öğrenci kaydedildi. 2010 yılında 493 olan imam hatip lisesi sayısı 2024’te bin 205 adet artırılarak bin 698’e çıkarken aynı dönemde fen lisesi sayısı yalnızca 250 artırılarak 365’e çıkarılabildi

PARAN KADAR EĞİTİM

Bilimsel, laik, parasız eğitim hakkı fiilen yok edilirken AKP’nin iktidara geldiği 2002’de örgün eğitimdeki payı yüzde 1.9 olan özel okulların oranı 2023’te yüzde 9.3’e yükseldi. Özel okulların devlet okullarına oranı ise yüzde 23,5’e ulaştı. 75 bin okuldan 14 bin 281’i özel okullara ait.

MEB PATRONLARA AMADE

Tekin, patronlara seslenerek meslek liseleri için ‘Nasıl bir ders programı istiyorsanız siz söyleyin biz yapalım. Ara eleman ihtiyacınızı karşılayalım’ çağrılarıyla teşvik ettiği Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) ucuz işgücünün kapısı oldu. MEB verilerine göre 1 milyon 324 bin 840 öğrenci, ucuz iş gücü olarak örgün eğitimden koparılarak patronların hizmetine sunuldu. MESEM’de 11 yılda ise en az 695 çocuk işçinin hayatını kaybetti.

BİR ÖĞÜN YEMEK KALDIRILDI

OECD ülkeleri arasında çocuk yoksulluğunda ilk sırada olan Türkiye’de her 4 çocuktan 1’i okula aç gidiyor. Okul öncesinde yarı dönem verilen ücretsiz yemeğe de son verildi. ‘Aslan payı’ndan çocukların payına bir kap sıcak yemek düşmedi.

ÖĞRETMENE ATAMA YOK

Eğitimde öğretmen maaşları da yoksulluk sınırının altında kaldı. Tamamı asgari ücretin altında çalıştırılan ücretli öğretmenlerin sayısı ise 90 bine yaklaştı. Seçim döneminde verilen ‘mülakatı kaldıracağız’ sözü halının altına süpürülürken KPSS’yi kazanan öğretmenlerin ise yüzde 85’inin ataması yapılmadı.

∗∗∗

HEPİNİZ GİDECEKSİNİZ

Bakan Tekin’in sözlerine siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinden tepkiler geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi, Tekin’in sözleri hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.

Laiklik Meclisi’nden yapılan açıklamada “Laikliğin din düşmanlığı olduğunu iddia edenler, devlet kurumlarında güçlenmeyi hedefleyen cemaat tarikatlar ve onlarla iş tutanlardır. Bir kez daha Anayasa suçu işleyen Yusuf Tekin işgal ettiği makamı derhal terk etmelidir!” denildi.

Tekin’in laikliği hedef aldığı sözlerine Eğitim Sen’den de tepki geldi. Sendikanın Tekin’i istifaya çağırdığı açıklamada, “Siyasal İslamcı ideolojinin eğitim sistemi üzerindeki bu tür çarpıtıcı müdahaleleri kabul edilemez. Birlikte mücadele ederek, bu gerici anlayışa karşı duracağız” denildi.

SOL Parti’den yapılan açıklamada ise “Eski ortaklarıyla birlikte, sınavlarda şifrelerle milyonlarca gencin hayatıyla oynadılar. FETÖ şifresi bugün de mülakat hilesi ile sürüyor. Bakanlık koltuğunda oturan Tekin ise, ‘laiklik Kuran öğrenmenin yasaklanmasıdır’ diye yalanlarla, laikliği yok ederek okulları karanlık tarikatlara teslim etmenin propagandasını yapıyor. Hilelerinizle çok oldunuz hepiniz gideceksiniz!” ifadeleri yer aldı.

DEM Parti, de Tekin’e tepki göstererek  "85 milyonluk bir ülkenin Eğitim Bakanı’nın gerçekleri bu denli çarpıtması utanç vericidir." açıklaması yaptı. (BİRGÜN)

Daha yeni Daha eski