Başbakan Erdoğan’ın sık sık “işçilere iki sendika seçeneği getirdik” dediği bir ortamda Deri-İş Sendikası’na üye oldukları için işten atılan ve 40 gündür direnişlerini sürdüren işçiler, mücadelelerini Meclis’e taşıdı. Emek Partisi (EMEP) eski Genel Başkanı, İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel’le Meclis’te basın toplantısı düzenleyen işçiler, “sadece ekmeğimizi, hakkımızı istedik” dedi.
TOGO işçileri sendikalı olarak işyerine geri dönme mücadelelerinin 40. gününde Meclis’te Levent Tüzel’in konuğu oldu. “Sendika hakkımız engellenemez-Deri-İş” yazılı önlükleri giyen işçiler seslerini Meclis’ten duyurmaya çalıştı.
SENDİKASIZ ÇALIŞTIRMA YASAKLANSIN
SENDİKASIZ ÇALIŞTIRMA YASAKLANSIN
Tüzel, ünlü bir marka olan TOGO’nun işvereninin, sadece sendikalı oldukları için işten attığı 35 işçinin, işyeri önünde 40 gündür direndiğini, hiçbir gerekçe yokken sayısız kez gözaltına alındıklarını, oysa TOGO markasını, ürününü ortaya çıkaranın bu işçiler olduğunu söyledi. Sigortalı çalışmak nasıl bir yasal zorunluluksa, sendikalı çalışmanın da yasal bir zorunluluk olmasını isteyen Tüzel, kötü çalışma ve ücret koşullarına karşı sendikalaşmak isteyen işçilere patronun çok kolayca “sizi istemiyorum” dediğini ifade etti. Patronların bu gücü ‘ülkemizde işçi ucuzdur’ diyen Zafer Çağlayan gibi bakanlardan, bu hükümetten aldığını belirten Tüzel, üstelik haklarını isteyen işçilerin karşısına çok kolay çevik kuvvetin de çıkarıldığını dile getirdi.
200-300 TL gibi fiyatlarla satılan TOGO marka ayakkabıları üreten işçilerin ise 800-900 TL gibi ücretler aldıklarını belirten Tüzel; “Bugün çocuklarına süt alamayan işçilere patron kolaylıkla ‘bana mı sordun çocuk yaparken’ diyebiliyor” diye konuştu.
‘BU ÇOCUKLARA KİM BAKACAK?’
‘BU ÇOCUKLARA KİM BAKACAK?’
Başbakan Erdoğan’ın, “üç çocuk, beş çocuk yapın” sözlerini ve son olarak kürtajın yasaklanması gerektiğine ilişkin söylemlerini hatırlatan Tüzel, çocuğuna süt alamayan, geçinemeyen, işi, ekmeği elinden alınan bu işçilerin çocuklarına nasıl bakacağını sordu. Kürtajı yasaklamak isteyen zihniyetin kölelik istediğini belirten Tüzel, 40 gündür direnen TOGO işçilerinin işlerine sendikalı olarak geri döndürülmeleri gerektiğini söyledi.
Daha sonra tek tek söz alan işçiler direnişteki kararlılıklarını ifade ederken, basından seslerini duyurmasını istedi.
SADECE EKMEĞİMİZİ İSTİYORUZ
SADECE EKMEĞİMİZİ İSTİYORUZ
7 yıldır TOGO’da çalışan Harun Aykut, “Başbakan’ın iki sendika dediği yerde biz bir sendikalı olduğumuz için işten atıldık” diye konuştu. Paranın ve bürokrasinin gücü ile defalarca gözaltına alındıklarını belirten Aykut, TOGO patronuna, “Sadece ekmeğimizi istiyoruz. Çalışmak istiyoruz. Sizin malınızı istemiyoruz” diye seslendi.
27 yıllık TOGO işçisi Cengiz Karagöz de sadece 980 TL ücret aldığını, üç kardeş bu fabrikada çalıştıklarını, babasının da buradan emekli olduğunu söyledi. Patrona “geçinemiyoruz” dediklerinde, “başınızın çaresine bakın” cevabı aldıklarını belirten Karagöz, emeklerinin karşılığını istediklerinin altını çizdi.
Özgür Yılan da “2 sendikaya üye olabilirsiniz” denilen bir ortamda, bir sendikaya üye oldukları için işten atıldıklarını hatırlattı. Yılan, sendikalı olarak işe dönene kadar mücadelenin süreceğini, sendikasızlığın yoğun olduğu Ankara işçileri için de bunun umut olacağını söyledi. (Ankara/EVRENSEL)
‘ÜCRETİMİZ YETMİYOR’
7 yıllık TOGO işçisi olan Soner Şimşir de “Ücretimiz yetmiyor. Ev kirası, çocuklar var” dedi. Dili sürçerek, Tüzel’e “Bakanım” diyen Şimşir; sonrasında “inşallah” diyerek gülümsemelere de yol açtı. Süt parası istediklerinde patronun “bana mı sordun” dediğini de aktaran Şimşir, amaçlarının “işyerini yakmak, yıkmak, dağıtmak” değil, sendikalı olarak işlerine dönmek olduğunu söyledi. Şimşir gazetecilerden de seslerini duyurmaları için destek istedi.