Page Nav

HIDE

Grid

GRID_STYLE

GAZETE DEMOKRAT / İKTİDAR DOSYASI

HIDE_BLOG

EMEK/SINIF/HALK

'Kişisel veriler AKP Genel Merkezi'nde korunacak!'

CHP Bursa Milletvekili Doç.Dr. Aykan Erdemir, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı’na ilişkin "Belli ki Başbakan, kişisel v...

CHP Bursa Milletvekili Doç.Dr. Aykan Erdemir, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı’na ilişkin "Belli ki Başbakan, kişisel verilerimizi AKP Genel Merkezi'nde saklayıp koruma niyetinde” dedi. Tasarıda, Kişisel Verilerin Korunması Kurulu’na idari ve mali özerklik tanınmamasını eleştiren Erdemir, bu durumun Avrupa Birliği müktesebatıyla da çeliştiğini ifade etti.

Meclis’te Alternatif Bilişim Derneği’nden Doç.Dr. Melih Kırlıdoğ ve İnternet Teknolojileri Derneği’nden Doç.Dr. Mustafa Akgül ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Erdemir, tasarının mevcut haliyle bu alanda çalışma yürüten sivil toplum kuruluşu ve uzmanların kaygı ve önerilerini dikkate almamış olmasının büyük bir eksiklik olduğunu belirtti. Bu tasarının Türkiye ekonomisi için de olumsuz sonuçlar doğuracağını iddia eden Erdemir, “Başbakan’ın veri sorumlusu olduğu bir ülkede veri güvenliğinden söz edilemez. Veri güvenliğinin olmadığı bir ülkede özgürlükler iklimi kadar yatırım iklimi de büyük zarar görür” dedi.

Erdemir, tasarının gelişim süreci, mevcut durumu ve sakıncalarını şu şekilde özetledi:

TASARININ GELİŞİM SÜRECİ

§  Adalet Bakanlığı “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Taslağı” üzerinde 25 yıldır çalışmaktadır.

§  AKP Hükümeti ise 10 yıldır taslak üzerinde çalışmaktadır.

§  Tasarı, ilk kez E-devlet Projesi kapsamında 2003-2004 yılında Kısa Dönem Eylem Planı’nın 17 numaralı eylem maddesinde acil eylem öncelikleri arasına konulmuştur.

§  Taslak çalışmaları 2002 yılında başlamış ve 2 Haziran 2004 tarihinde Başbakanlığa sevk edilmiştir.

§  Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda (2001-2005) ve Dokuzuncu Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda (2007-2013) kişilik haklarının korunmasına yönelik bir hedef olarak belirlenmiş, ancak planlanan düzenleme yine hayata geçirilememiştir.

§  Adalet Bakanlığı, geri gönderilen taslağı yenileyerek 9 Kasım 2005 tarihinde Başbakanlığa sunmuş ve Başbakanlık taslağa ilişkin bazı değişiklikler yaptıktan sonra TBMM’ye iletmiştir.

§  12 Eylül 2010 tarihinde yapılan Anayasa değişikliği referandumunda torba yasadaki 20’inci maddeyle kişisel verilerin korunması temel bir hak olarak koruma altına alınırken, diğer detayların kanunla düzenleneceği belirtilmiş, ancak yine verilen sözler yine tutulmaıştır.

§  Tasarı, 2008 Mayıs ayında ilk önce esas komisyon olarak Adalet Komisyonu’na gönderilmiş, daha sonra alt komisyona havale edilmiştir. Ancak araya TBMM seçimlerinin girmesi nedeniyle yasalaşamayınca içtüzük gereğince hükümsüz sayılmıştır.

§  Son şekli verilen Taslak, 8 Haziran 2012 tarihinde bir kez daha Başbakanlığa sevk edilmiştir.

BUGÜNKÜ DURUM NEDİR?


§  Bu yıl 11 Şubat 2013 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısı gündemine alınan Tasarı Adalet Bakanlı uzmanları tarafından bir sunum yapılmış, ancak Başbakan ve bazı bakanlar tarafından bu haliyle çok fazla demokratik ve özerk bulunmuş, bağımsız ve özerk bir Kurul oluşturulmasına karşı çıkılarak bir kez daha tekrar Adalet Bakanlığı’na gönderilmiştir.

§  Ancak, edindiğimiz bilgilere göre Taslağın en tartışmalı kısmı olan Kişisel Verilerin Korunması Kurulunun “Kurul” ve “Kurulun Oluşumu”  konusunda Başbakan itiraz etmiştir. Kurulun özerk ve siyasi otoritenin kontrolü dışında olacağından, Kurulun yetkilerinin ve kontrolünün siyasi otoritenin dışında bağımsız olacağından, Kurul’a talimat ve emir veremeyecek olmasından, Kurul üyelerinin kendisi tarafından seçemeyecek olmasından ve Kurul başkanının kendisi tarafından seçilemeyeceğinden dolayı Taslak Adalet Bakanlığı’na tekrar gönderilmiştir.

§  Uluslararası düzenlemeler referans alınarak hazırlanan Taslak, Başbakanın hoşuna gitmemiştir.

§  Başbakan uzmanlara iki seçenek sunmuştur: “Ya bu Kurulu benim istediğim gibi oluşturacaksınız ya da kurulmasına hiçbir zaman izin vermem”

§  25 yıldır Taslak üzerinde emek harcayan, kaynak harcayan Adalet Bakanlığı yetkililerine Başbakan tarafından bir “ÇARESİZLİK ÇÖZÜMÜ” sunulmuştur.

§  Başbakan’ın Adalet Bakanlığı uzmanlarına vermiş olduğu geri bildirime göre, Kişisel Verilerin Korunması Kurulu Adalet Bakanlığı’na bağlı olacak, Başkanını kendisi atayacak, hangi verilerin depolanacağını, hangi verilerin işleneceğine, kimlerin takibe alınacağı ve fişleneceğine yine kendisi karar verecektir.

§  Kişisel Verilerin Korunması Kurulu, Adli Tıp Kurumu gibi Adalet Bakanı’na bağlı olacak, Kurulun başkanı ve üyeleri Başbakan tarafından atanacak ve dolayısıyla Başbakan ve Adalet Bakanı istediği kişileri fişleyebilecektir.

§  Adalet Bakanlı yetkililerine göre Kişisel Verilerin Korunması Kanunu olmadan bugünkü durum kötünün de iyisi olarak değerlendirilmektedir.

TASARININ SAKINCALARI NELERDİR?


§  Kurulun bu şekilde (Başbakanın arzu ettiği gibi) kurulacak olmasına çok sayıda ilgili STK’lar, meslek örgütleri, akademisyenler karşı çıkmaktadır.

§  Tasarı bu haliyle Avrupa Birliği müktesebatıyla uyumlu değildir.

§  Tasarıda Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na ilişkin önerilen düzenlemeler, Avrupa’daki tüm kişisel verilerin korunması ile ilgili düzenlemelere temel teşkil eden 95/46/EC sayılı Veri Koruması Direktifi’yle çelişmektedir.

§  Kurul siyasi otoritenin müdahalesine açık olacaktır.

§  Başbakan “VERİ SORUMLUSU” olmak istemektedir.

§  Başbakan Erdoğan, hoşuna gitmeyen ve kendi özel çıkarlarıyla ters düşen işinsanı, şirket, siyasetçi, bürokrat, gazeteci, yazar ve sanatçı kim olursa olsun kişisel verilerini keyfine göre depolayıp, işleyip, yok etmek için fırsat yakalamak istemektedir.

§  Başbakan istediği zaman “özel nitelikli veriler” olarak kabul edilen kişilerin ırk, etnik köken, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep veya diğer inançları, dernek, vakıf veya sendika üyeliği, sağlık, cinsel hayat, her türlü cezaî mahkûmiyet ve güvenlik tedbiri ile ilgili verilere ulaşabilecektir.

§  Uluslararası ticarette saygınlık, çekicilik ve güven azalacaktır.

§  Yabancı yatırımcıların veri güvenliğinin olduğu ülkeleri tercih etmesi Türkiye ekonomisine zarar verecektir.

§  Türkiye, “kişisel verileri saklayamayan ve güvenilmez ülke” listesinden çıkmak bir yana, “kişisel verilerin AKP Genel Merkezi’nde depolandığı ülke”ye dönüşecektir.

§  Tasarıyla anayasal bir hak olan veri korumasının temin edilmiyor olması bireysel hak ve özgürlüklerin Anayasamızın öngördüğü şekilde korunmamasına yol açacaktır.

SON YAZIDAN