Piyasaya çıktığı ilk gün 100 bin adet satılan 'Son Oyun', başta İngiltere, ABD ve Fransa olmak üzere birçok ülkeden taleplerle karşılaştı.
Şu ana dek aralarında Random House, Penguin, Little Brown, Flammarion ve Fayard gibi yayın devlerinin de aralarında bulunduğu toplam 52 yayınevi kitabın okuma kopyasını istedi.
Yabancı dillerde yayımlanmak için talep edilen bu okuma kopyaları, 'Son Oyun'un tüm dünyada da büyük ilgi toplayacağının bir işareti olarak yorumlandı.
Katil olan bir yazarın hikayesinin anlatıldığı 'Son Oyun', yazar tarafından üç ay içinde kaleme alındı.
Kitaptan:
"Daha orada, o anda onun en tehlikeli yanının, istediği anda şefkat uyandırabilmesi olduğunu anlamıştım. Tanrı, hep aynı emri verdi, Şehvetten sakının, bu emre uyamadık, çelişkilerden hoşlanan Tanrı kendi emriyle bile çatışacak kadar güçlü bir şehvet duygusu vermişti hepimize, bu zavallı kullarından o görkemli yaratıcılığının ürünü olan şehvetle dövüşmesini istemişti, kim Tanrının yarattıklarıyla baş edebilir ki, hiçbirimiz edemedik, en masumlarımız bile rüyalarında günaha bulaştı, emre uyamadık ama şehvete karşı dikkatli olmayı, şehvetle boğuşmayı, onu bastırmak için uğraşmayı, ondan kaçmaya çalışmayı öğrendik, yenilsek de zayıf bir kalkanımız, ince bir zırhımız oldu. Şefkat öyle değildi. Tanrı şehvetin yolunu kapatırken şefkatin yolunu sonuna kadar açmıştı, kimse şefkatin yolunda yürürken tedirgin olmaz, kuşku duymaz, kaçması gerektiğini düşünmezdi. Yüzündeki gizli gülümsemesinden anlaşıldığı gibi o bunu içgüdüleriyle sezmiş, Tanrının yasakladığı topraklara girmek için tanrının şefkatini bir Truva atı gibi kullanmayı öğrenmişti, her erkek kapılarını açıp o atı gönül rahatlığıyla içeri alıyordu. Tanrının söylemeye vakit bulamadığını söylemek bana düşecekti, Güzel kadınların uyandırdığı şefkatten korkun."
Şu ana dek aralarında Random House, Penguin, Little Brown, Flammarion ve Fayard gibi yayın devlerinin de aralarında bulunduğu toplam 52 yayınevi kitabın okuma kopyasını istedi.
Yabancı dillerde yayımlanmak için talep edilen bu okuma kopyaları, 'Son Oyun'un tüm dünyada da büyük ilgi toplayacağının bir işareti olarak yorumlandı.
Katil olan bir yazarın hikayesinin anlatıldığı 'Son Oyun', yazar tarafından üç ay içinde kaleme alındı.
Kitaptan:
"Daha orada, o anda onun en tehlikeli yanının, istediği anda şefkat uyandırabilmesi olduğunu anlamıştım. Tanrı, hep aynı emri verdi, Şehvetten sakının, bu emre uyamadık, çelişkilerden hoşlanan Tanrı kendi emriyle bile çatışacak kadar güçlü bir şehvet duygusu vermişti hepimize, bu zavallı kullarından o görkemli yaratıcılığının ürünü olan şehvetle dövüşmesini istemişti, kim Tanrının yarattıklarıyla baş edebilir ki, hiçbirimiz edemedik, en masumlarımız bile rüyalarında günaha bulaştı, emre uyamadık ama şehvete karşı dikkatli olmayı, şehvetle boğuşmayı, onu bastırmak için uğraşmayı, ondan kaçmaya çalışmayı öğrendik, yenilsek de zayıf bir kalkanımız, ince bir zırhımız oldu. Şefkat öyle değildi. Tanrı şehvetin yolunu kapatırken şefkatin yolunu sonuna kadar açmıştı, kimse şefkatin yolunda yürürken tedirgin olmaz, kuşku duymaz, kaçması gerektiğini düşünmezdi. Yüzündeki gizli gülümsemesinden anlaşıldığı gibi o bunu içgüdüleriyle sezmiş, Tanrının yasakladığı topraklara girmek için tanrının şefkatini bir Truva atı gibi kullanmayı öğrenmişti, her erkek kapılarını açıp o atı gönül rahatlığıyla içeri alıyordu. Tanrının söylemeye vakit bulamadığını söylemek bana düşecekti, Güzel kadınların uyandırdığı şefkatten korkun."