Dicle Üniversitesi Rektörü Ayşegül Jale Saraç son günlerde Dicle
Üniversitesi’nde yaşanan olaylara ilişkin yaptığı basın açıklamasında
‘saldırıların süreci akamete uğratmaya dönük olduğunu’, olayların da
“Hizbullah yanlısı” olduğu ifade edilen gruba DÜÖ-DER’li öğrencilerin
afiş astırmama, konferansı yaptırmama şeklindeki
tutumu üzerine çıktığını; bu grubun üniversitede tahakküm kurmaya çalıştığını ifade etmiş.
Rektör Saraç, üniversite yerleşkesinin savaş alanına dönmesine, satırlı-sopalı grubun polisin gözleri önünde öğrencilere saldırmasına ve polisin ilk günkü olaylardaki bariz pasif tutumuna dair ise hiçbir şey söylememiş.
Hem bir gazeteci, hem de Dicle Üniversitesi’nin bir öğrencisi olarak Rektörüme sormak istiyorum:
Değerli Hocam,
Polis ilk günkü olaylarda saldırgan gruba karşı pasif bir tutum sergiledi mi, sergilemedi mi? Pasif oldukları –hatta bu pasiflikle saldırgan grupla işbirliği içinde oldukları yönünde bir izlenim edinmek mümkün, görüntüleri izlerken- ayan beyan olduğuna göre, neden bir cümle de onlar için kurmadınız?
Üniversitedeki olayları yatıştırmak için gelen Van Milletvekili ve DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk da olaylarda darbe aldı. Hadi öğrencilerinizin dövülmesi, yerlerden sürüklenmesine hiç laf etmediniz, bari halkın vekilinin saldırıya uğramasını kınamanız gerekmez miydi?
Sürecin akamete uğramaması adına, “taraf”lara eşit mesafede durmak adına bunları yapmak, size asıl yakışacak olan olmaz mıydı?
Sopayla, satırla saldıranlara pasif, bunu protesto edenlere ise büyük bir öfkeyle aktif saldırıda bulunan polislere; dolayısıyla Sayın Vali’ye ve hükümete de bir lafınız yok mu hocam?
Gençlerin enerjileri harcanıyor, bu bir provokasyondur, doğru! Buna izin verilmemeli… BDP’nin de bu yönde bir çağrısı ve yoğun çabası oldu!
Peki Hocam, Sayın Tuğluk sizi arayıp, gelin bir çözüm bulalım, dediğinde neden “Gelirsem taraf olurum,” mealinde bir ifade kullandınız ve gitmediniz? Gitmemekle ve yaptığınız açıklamada değinmediklerinize göre, zaten taraf olduğunuzu düşünmüyor musunuz? (BA/HK)bianet
Fotoğraflar: İbrahim Yakut - Diyarbakır / AA
tutumu üzerine çıktığını; bu grubun üniversitede tahakküm kurmaya çalıştığını ifade etmiş.
Rektör Saraç, üniversite yerleşkesinin savaş alanına dönmesine, satırlı-sopalı grubun polisin gözleri önünde öğrencilere saldırmasına ve polisin ilk günkü olaylardaki bariz pasif tutumuna dair ise hiçbir şey söylememiş.
Hem bir gazeteci, hem de Dicle Üniversitesi’nin bir öğrencisi olarak Rektörüme sormak istiyorum:
Değerli Hocam,
Polis ilk günkü olaylarda saldırgan gruba karşı pasif bir tutum sergiledi mi, sergilemedi mi? Pasif oldukları –hatta bu pasiflikle saldırgan grupla işbirliği içinde oldukları yönünde bir izlenim edinmek mümkün, görüntüleri izlerken- ayan beyan olduğuna göre, neden bir cümle de onlar için kurmadınız?
Üniversitedeki olayları yatıştırmak için gelen Van Milletvekili ve DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk da olaylarda darbe aldı. Hadi öğrencilerinizin dövülmesi, yerlerden sürüklenmesine hiç laf etmediniz, bari halkın vekilinin saldırıya uğramasını kınamanız gerekmez miydi?
Sürecin akamete uğramaması adına, “taraf”lara eşit mesafede durmak adına bunları yapmak, size asıl yakışacak olan olmaz mıydı?
Sopayla, satırla saldıranlara pasif, bunu protesto edenlere ise büyük bir öfkeyle aktif saldırıda bulunan polislere; dolayısıyla Sayın Vali’ye ve hükümete de bir lafınız yok mu hocam?
Gençlerin enerjileri harcanıyor, bu bir provokasyondur, doğru! Buna izin verilmemeli… BDP’nin de bu yönde bir çağrısı ve yoğun çabası oldu!
Peki Hocam, Sayın Tuğluk sizi arayıp, gelin bir çözüm bulalım, dediğinde neden “Gelirsem taraf olurum,” mealinde bir ifade kullandınız ve gitmediniz? Gitmemekle ve yaptığınız açıklamada değinmediklerinize göre, zaten taraf olduğunuzu düşünmüyor musunuz? (BA/HK)bianet
Fotoğraflar: İbrahim Yakut - Diyarbakır / AA