İmrek, bianet’e yaptığı açıklamada, “tutukluluğun devamına karar veren hakimlerin açıkça hukuka aykırı davrandığını” söyledi.
İşkencede alınan ifadeyle mahkum
Özgür Kabadayı, 28 Ocak 2003’te gasp suçlamasıyla İstanbul’da tutuklandı. Kısa süre sonra tutuklanan başka kişilerin verdiği ifadeyle, gasp suçlaması “örgüt üyeliği” suçlamasına çevrildi.Kabadayı, 13 Nisan 2003’te bu kez örgüt üyeliği suçlamasıyla tutuklandı ve eski Türk Ceza Kanunu’nun 146/1. maddesi uyarınca, “Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüsten” yargılanmaya başladı.
İddianamede, Kabadayı’nın Komünist İşçi Hareketi (KİH) içerisinde faaliyet gösterdiği iddia edildi.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi 7 Aralık 2007’de Kabadayı hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapse hükmetti. Ancak Yargıtay 9. Ceza Dairesi 10 Kasım 2008’de kararı bozdu.
Bozma gerekçesi ise, Kabadayı’nın aleyhine delil olarak gösterilen tanık ifadelerinin işkence sonucu alınmış olmasıyla ilgiliydi.
Kabadayı’nın aleyhine ifade veren tanıklar, bu ifadelerini Emniyet Müdürlüğü’nde işkence altında verdiklerini söyleyerek mahkemede ifadeleri reddetmişti.
Polisler hakkında işkence suçlamasıyla açılan dava halen sürüyor. Bu davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini belirten Yargıtay da Kabadayı’nın mahkemesinin yeniden görülmesine karar verdi. 2008’de davanın görülmesi devam etti.
“Mahkemenin kararı tamamen yanlış”
Avukat İmrek, halen Edirne F Tipi Cezaevi’nde bulunan Kabadayı’nın, Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 102. maddesine göre 10 yıl olan azami tutukluluk süresinin dolduğunu ifade ederek 30 Ocak’ta tahliye talebinde bulunduklarını söyledi.İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti Başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, 26 Şubat’taki son duruşmada “sanığın hakkında birden fazla tutuklama müzekkeresi olduğunu öne sürerek” tahliye talebini reddetti.
Avukat İmrek, tutanağa yazılanın yanlış olduğunu, başka tutuklama kararı bulunmadığını belirtti:
“Kararda birden çok suçtan yargılandığı için ayrı ayrı tutuklama kararı verileceği yazıyor. Mahkemenin bu kararı iki açıdan yanlış. Birincisi, Kabadayı tek suçtan (TCK 146/1, 309/1) yargılanıyor.”
“İkinci olarak, sanığın hakkında kaç suçlama olursa olsun tutuklama süresinin 10 yılı geçemeyeceği kanunda açıkça belirtiliyor.”
İtiraz da dikkate alınmadı!
Avukat Yıldız İmrek, 12 Ağır Ceza Mahkemesi’ne 4 Mart’ta tekrar tutukluluğa itiraz dilekçesi verdiğini, yasaya göre bu talebin üç gün içerisinde cevaplanması gerektiğini söyledi:“Ancak aradan günler geçti, itirazı cevaplaması için yazı yazılan 13. Ağır Ceza Mahkemesi hala bir karar vermedi.” (AS)BİANET
