Askerliğin 12 aya indirileceği haberlerini 15 gün sonra askere gidecek olan ve kendini “milliyetçi” olarak tanımlayan M.E.'yle konuştuk. M.E. askerliğin zorunlu değil gönüllülüğe dayalı olması gerektiği görüşünde.
“Askerliğin üç ay kısaltılmasını yeterli bulmuyorum ama yine de üç ay da olsa kısalacak olması sevindirici. Aslında isteyenin askerlik yapacağı bir sistemi daha doğru buluyorum. Öte yandan askere gidip yeni dönen arkadaşlarım için bir şanssızlık olduğu görüşündeyim.”
Uzun dönem zorunlu askerliğin 15 aydan 12 aya düşürülmesiyle ilgili tartışmalar sürerken, 15 gün sonra zorunlu olarak askere gidecek olan ve kendini “milliyetçi damarları olan bir Türk” olarak tanımlayan 20 yaşındaki M.E. askerlik süresinin kısaltılmasıyla ilgili bunları söylüyor.
“Türküz ve borçlu olarak doğuyoruz” diyen M. E., askere gidecek olması nedeniyle bir süredir gergin olduğunu ifade ediyor.
“Her ne kadar üstümde öyle bir gerginlik yokmuş gibi davransam da ara sıra onun tedirginliğini yaşıyorum. Askerde en çok psikolojimin bozulmasından korkuyorum. Sonuçta ‘anne kucağı’ değil, ‘asker ocağı’…
“Oraya gidince yeni bir ortam, kimseyi tanımıyorum; tek kalacağım, yalnızlık hissedeceğim; bunların psikolojimi bozmasından korkuyorum.
“Bir de Antalya’da askerlik yapacağım ve bugüne kadar Antalya’da acemilik yapanların doğuya gönderildiklerini duydum. Bu da beni korkutuyor.”
“Bir sene çok uzun zaman ve 20 yaşındaki gençler bir senede hayatlarına ilişkin çok şey planlayıp, bunları hayata geçirebilir. Bir sene askere gideceğime kendi hayatıma devam etsem çok şey yapabilirdim.
“Vatana millete faydalı olmak bir kenara, en azından kendime faydalı olabilirdim. Kendime faydam olmadan burada da olsam askerde de olsam kimseye faydam dokunmaz diye düşünüyorum.
“Çoğu arkadaşım zorunlu olarak askere gitmekten şikayetçi. Bazıları askere gidip döndükten sonra kendilerini tanıyamıyorum.
“İnsanlar askere gittiklerinde görebildiğim kadarıyla ihtiyaç duydukları sevgiyi bulamıyorlar. İnsanlara sadece saygı göstermek ve itaat etmek öğretiliyor. Bu da gençler üzerinde baskı oluşturuyor.
“Biz okulda bile saçını kes sakalını kes dendiğinde tepki gösterirdik. Oraya gidip bunların sürekli zorunlu hale gelecek olması tedirginlik yaratıyor. İnsanın bu genç yaşında bu kadar itaat etmeye mecbur bırakılması moral bozucu.
“Eğer ille askerliği zorunlu yapacaklarsa, herkes için eşit olsun ve mesela herkes beş altı ay gitsin. Ama o zaman başbakanın oğlu da o kadar gitsin, ben de…
“Benim de milliyetçi yanım var. Türküz sonuçta ama iş zorunlu hale geldiğinde, itaat etmek zorunda bırakıldığında bakış açısı değişir. Gördüğüm kadarıyla milliyetçi duygularla askere isteyerek gidip döndüğünde askerlikten de ülkesinden de soğuyabiliyor insanlar.” BİA
“Askerliğin üç ay kısaltılmasını yeterli bulmuyorum ama yine de üç ay da olsa kısalacak olması sevindirici. Aslında isteyenin askerlik yapacağı bir sistemi daha doğru buluyorum. Öte yandan askere gidip yeni dönen arkadaşlarım için bir şanssızlık olduğu görüşündeyim.”
Uzun dönem zorunlu askerliğin 15 aydan 12 aya düşürülmesiyle ilgili tartışmalar sürerken, 15 gün sonra zorunlu olarak askere gidecek olan ve kendini “milliyetçi damarları olan bir Türk” olarak tanımlayan 20 yaşındaki M.E. askerlik süresinin kısaltılmasıyla ilgili bunları söylüyor.
“Türküz ve borçlu doğuyoruz”
M.E.’ye iki hafta sonra zorunlu olarak askere gidecek biri olarak “Her Türk’ün asker doğup doğmadığını” soruyoruz.“Türküz ve borçlu olarak doğuyoruz” diyen M. E., askere gidecek olması nedeniyle bir süredir gergin olduğunu ifade ediyor.
“Her ne kadar üstümde öyle bir gerginlik yokmuş gibi davransam da ara sıra onun tedirginliğini yaşıyorum. Askerde en çok psikolojimin bozulmasından korkuyorum. Sonuçta ‘anne kucağı’ değil, ‘asker ocağı’…
“Oraya gidince yeni bir ortam, kimseyi tanımıyorum; tek kalacağım, yalnızlık hissedeceğim; bunların psikolojimi bozmasından korkuyorum.
“Bir de Antalya’da askerlik yapacağım ve bugüne kadar Antalya’da acemilik yapanların doğuya gönderildiklerini duydum. Bu da beni korkutuyor.”
“Sadece itaaat öğretiliyor”
M.E.’ye önünde askerlik gibi bir zorunluluk olmasa bu genç yaşında hayatına nasıl yön vereceğini soruyoruz.“Bir sene çok uzun zaman ve 20 yaşındaki gençler bir senede hayatlarına ilişkin çok şey planlayıp, bunları hayata geçirebilir. Bir sene askere gideceğime kendi hayatıma devam etsem çok şey yapabilirdim.
“Vatana millete faydalı olmak bir kenara, en azından kendime faydalı olabilirdim. Kendime faydam olmadan burada da olsam askerde de olsam kimseye faydam dokunmaz diye düşünüyorum.
“Çoğu arkadaşım zorunlu olarak askere gitmekten şikayetçi. Bazıları askere gidip döndükten sonra kendilerini tanıyamıyorum.
“İnsanlar askere gittiklerinde görebildiğim kadarıyla ihtiyaç duydukları sevgiyi bulamıyorlar. İnsanlara sadece saygı göstermek ve itaat etmek öğretiliyor. Bu da gençler üzerinde baskı oluşturuyor.
“Biz okulda bile saçını kes sakalını kes dendiğinde tepki gösterirdik. Oraya gidip bunların sürekli zorunlu hale gelecek olması tedirginlik yaratıyor. İnsanın bu genç yaşında bu kadar itaat etmeye mecbur bırakılması moral bozucu.
“Milliyetçileri bile ülkesinden soğutabiliyor”
“Askerlik adam eder söylemine katılmıyorum. ‘Adam olmak’ insanın kişiliğiyle, karakteriyle ilgilidir. Kötü bir insansan, için fesatsa orada itaate mecbur bırakılınca özünün değişeceğini sanmıyorum.“Eğer ille askerliği zorunlu yapacaklarsa, herkes için eşit olsun ve mesela herkes beş altı ay gitsin. Ama o zaman başbakanın oğlu da o kadar gitsin, ben de…
“Benim de milliyetçi yanım var. Türküz sonuçta ama iş zorunlu hale geldiğinde, itaat etmek zorunda bırakıldığında bakış açısı değişir. Gördüğüm kadarıyla milliyetçi duygularla askere isteyerek gidip döndüğünde askerlikten de ülkesinden de soğuyabiliyor insanlar.” BİA