Beren Saat'in iki yaşından beri görme ve işitme engelli olan bir kadını oynadığı ve onu iyileştirmeye çalışan Uğur Yücel'le başrolünü paylaştığı "Benim Dünyam" filmi bu cuma gösterime giriyor.
Ancak filmi Türkiye'deki görme ve işitme engelliler sinema salonunda izleyemeyecek. Çünkü ne işitme engelliler için altyazı ne de görme engelliler için sesli betimlemesi var.
Filmlerde işitme engelliler için altyazı ve işaret dili betimlemesi (altyazının yanında okuma yazma seviyesi eğitim alamadıklarından düşük olduğu için işaret dili de gerekiyor) uygulaması var. Görme engelliler için ise sesli betimleme sistemi ile filmin diyalog olmayan yerleri sesli şekilde stüdyoda betimlenip engelliye dinletiliyor. Sinema salonunda bu sistem için telsiz gerekiyor.
Türkiye'de işitme engellilerin yaşamını anlatan "Başka Dilde Aşk" ve birkaç filmde altyazı sistemi sinemada uygulandı. Sesli betimleme için altyapı ise henüz hiçbir sinema salonunda yok.
"İzolasyon istemiyoruz; önemli olan eşimizle, ailemizle sinema salonlarına gitmek ve 'biz engellileri' anlatan bir filmi anlayarak izlemek. 'Türkçe altyazı için geç kaldık' dediler. Oysa yapımcı ile ilk temastan itibaren iki ay gibi yeterli bir süre vardı rahatlıkla yetiştirebilirlerdi. 'Salonların sorumluluğunda' dediler oysa salonlar sadece göstericidir, filme altyazı koymak ve altyazılı şekilde dağıtmak yapımcının sorumluluğunda. 'Maliyet' dediler. Oysa altyazı filmin genel bütçesinde çok küçük bir yer tutar.
"Çeşitli bahanelerle altyazıyı hazırlamaktan kaçındılar ve filmin ruhuna ters düşmüş oldular. Bırakın bizim talep etmemizi, hatırlatmamıza bile gerek kalmadan 'işitme ve görme engelli' bir ana karakterin odak noktası olduğu filme Türkçe altyazı ve sesli betimleme hazırlanarak vizyona girmesi gerekirdi. Engelliliğe sadece 'ticari' açıdan yaklaşmış olduklarını gösterdiler."
"Sinemada filmleri ya arkadaşlarımın diyalogsuz yerleri bana anlatması, ki onları da zorlamış oluyorum, ya da sadece diyaloglarla izliyorum. Ve bundan hiç haz alamıyorum. Benim Dünyam filmine betimleme koymayarak bu insanların en büyük sorunlarından birini yine onlara yaşatıyorsun; bu çok çelişkili bir durum."
"Engellilik üzerinden mesaj kaygısıyla hem film yapıyorsun hem de engelliler bunu izleyemiyor. Bu çok ikiyüzlüce. Betimleme çok basit ve masrafsız bir iş. Sesli betimleme için de telsiz sistemi altyapısı bu film vesilesiyle Türkiye'ye getirtilebilirdi."
Yapımcı firma TMC, mail yoluyla yolladığımız soruya haber hazırlandığı esnada geri dönüş yapmadı.
Ancak filmi Türkiye'deki görme ve işitme engelliler sinema salonunda izleyemeyecek. Çünkü ne işitme engelliler için altyazı ne de görme engelliler için sesli betimlemesi var.
Filmlerde işitme engelliler için altyazı ve işaret dili betimlemesi (altyazının yanında okuma yazma seviyesi eğitim alamadıklarından düşük olduğu için işaret dili de gerekiyor) uygulaması var. Görme engelliler için ise sesli betimleme sistemi ile filmin diyalog olmayan yerleri sesli şekilde stüdyoda betimlenip engelliye dinletiliyor. Sinema salonunda bu sistem için telsiz gerekiyor.
Türkiye'de işitme engellilerin yaşamını anlatan "Başka Dilde Aşk" ve birkaç filmde altyazı sistemi sinemada uygulandı. Sesli betimleme için altyapı ise henüz hiçbir sinema salonunda yok.
"'Kendi salonunuzda izleyin' dediler"
İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği Gençlik Komisyonu Başkanı Onur Cantimur, altyazı olmadığını öğrenince eylül ayında yapımcı firmaya aradıklarını ve mail attıklarını ancak 9 Ekim'de firmanın "Türkçe altyazılı kopya gönderelim kendi salonlarınızda izleyin" yanıtı aldıklarını söyledi."İzolasyon istemiyoruz; önemli olan eşimizle, ailemizle sinema salonlarına gitmek ve 'biz engellileri' anlatan bir filmi anlayarak izlemek. 'Türkçe altyazı için geç kaldık' dediler. Oysa yapımcı ile ilk temastan itibaren iki ay gibi yeterli bir süre vardı rahatlıkla yetiştirebilirlerdi. 'Salonların sorumluluğunda' dediler oysa salonlar sadece göstericidir, filme altyazı koymak ve altyazılı şekilde dağıtmak yapımcının sorumluluğunda. 'Maliyet' dediler. Oysa altyazı filmin genel bütçesinde çok küçük bir yer tutar.
"Filmin ruhuna ters düştüler"
"Çeşitli bahanelerle altyazıyı hazırlamaktan kaçındılar ve filmin ruhuna ters düşmüş oldular. Bırakın bizim talep etmemizi, hatırlatmamıza bile gerek kalmadan 'işitme ve görme engelli' bir ana karakterin odak noktası olduğu filme Türkçe altyazı ve sesli betimleme hazırlanarak vizyona girmesi gerekirdi. Engelliliğe sadece 'ticari' açıdan yaklaşmış olduklarını gösterdiler."
"Fimlerden haz alamıyorum"
Görme Engelli Turgay Gümüş, sesli betimleme olmadığı için filmlerden hiç haz alamadığını söylüyor."Sinemada filmleri ya arkadaşlarımın diyalogsuz yerleri bana anlatması, ki onları da zorlamış oluyorum, ya da sadece diyaloglarla izliyorum. Ve bundan hiç haz alamıyorum. Benim Dünyam filmine betimleme koymayarak bu insanların en büyük sorunlarından birini yine onlara yaşatıyorsun; bu çok çelişkili bir durum."
"Masrafsız ve basit bir iş"
TRT, Kanal D gibi televizyon kanallarındaki film ve dizilere altyazı, sesli ve işaret betimlemesi yapan Sesli Betimleme Derneği'nden Engin Yılmaz, "Bize söyleselerdi ücret almadan iki günde yapardık" dedi."Engellilik üzerinden mesaj kaygısıyla hem film yapıyorsun hem de engelliler bunu izleyemiyor. Bu çok ikiyüzlüce. Betimleme çok basit ve masrafsız bir iş. Sesli betimleme için de telsiz sistemi altyapısı bu film vesilesiyle Türkiye'ye getirtilebilirdi."
Yapımcı firma TMC, mail yoluyla yolladığımız soruya haber hazırlandığı esnada geri dönüş yapmadı.