BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, Kurban Bayramı vesilesiyle BDP il binası önünde halkla bayramlaştı. Bayramlaşmaya; Buldan’ın yanısıra BDP Iğdır İl Başkanı Mehmet Anar, BDP Iğdır Belediye Başkanı Hüseyin Malk, BDP Halfeli Belde Belediye Başkanı Ömer Aksu, BDP il, ilçe ve belde yöneticilerinin yanısıra kitle katıldı.
Fırat Haber Ajansı’nın haberine göre; BDP Grup Başkan Vekili Buldan burada, Abdullah Öcalan ile yaptıkları son görüşmeye ilişkin aktarımlar yaptı. Öcalan'ın yapılan son görüşmede "Devlet ve hükümet kırsaldaki insanların silah bırakıp dönmelerini istiyorsa, gerekli yasal zemini oluşturmaları gerekir" dediğini belirten Buldan, Öcalan'ın geçen bir yıllık süreç içerisinde olumlu ve olumsuz birçok gelişmenin olduğunu, geçen süre zarfında olumlu olan tek şeyin insanların yaşamını yitirmemesi olduğunu belirttiğini kaydetti.
‘YASAL ZEMİN HALA YARATILMADI’
Öcalan'ın yapılması gereken hususlara değindiğini vurgulayan Buldan, Öcalan'ın "Hala bu süreçten umutluyum. Bu süreçten umudumu yetirmek istemiyorum. Acilen yapılması gereken yasal düzenlemenin yapılması gerekir. Çünkü hükümet ve devlet kırsaldaki insanların silahları bırakıp geri dönmesini istiyor. Ama o insanların geri dönüş zemini hala yaratılmamış. Yasal bir zemin olmadığı sürece bu insanlar silahlarını bırakıp nereye gelecekler. Hadi diyelim geldiler, bunlar ne olacak. Geldikleri ilk karakolda tutuklanacak ya da onları gören asker kurşun sıkıp bunları öldürecek. Yasal zemin olmadığı sürece bunlar olacak. O yüzden yasal zemin olmadığı sürece bu insanların dağdan inmesi mümkün değil. O yüzden bir yıldır bunu anlatmaya çalışıyoruz. Yasalar çıkarın diyoruz. Bu yasal zemini hazırlayın diyoruz. Ama hükümet hiçbir şekilde adım atmıyor" dediğini aktardı. Öcalan'ın kendilerine ayrıca AKP'den herhangi bir talepte bulunmamalarını, kendi taleplerini kendi imkanları doğrultusunda yerine getirmelerini söylediğini vurguladı.
Öcalan’ın “AKP'den hiçbir şey istemeyin. Arkanızda büyük bir halk gücü var. Yerel yönetimleriniz, belediyeleriniz var. Bir sürü imkanlarınız var. O yüzden taleplerinizi kendi imkanlarınızla halledin” dediğini de aktaran Buldan, özelikle bu konunun altını çizdiğini de sözlerine ekledi.
Öcalan’ın “dilenci gibi AKP’den ‘bana dilimi ver, kültürümü ver, kimliğimi ver’, artık bu tür şeylerle AKP’nin kapısını çalmayın. Onlar size muhtaçtır siz onlara muhtaç değilsiniz” dediğini söyleyen Buldan, Öcalan’ın sözlerini şöyle aktardı: “Onlar sizi çağırsın. Onlar sizin kapınızı çalsın. Onlar size yalvarsın. Gelin oturalım konuşalım desinler. Siz onlardan daha güçlüsünüz. Kadın potansiyeliniz çok güçlü bunları mutlaka değerlendirin."
Buldan, Öcalan'ın kendilerine Türkiye'de gelişebilecek barış sürecinin önündeki en büyük engelin "paralel devlet anlayışı" olduğunu, buna karşı da birlikte hareket edilmesi belirttiğini söyleyerek, Öcalan'ın şunları belirttiğini aktardı: "Türkiye'de gelişebilecek olan bir barışın önünde en büyük engelin, paralel devlet anlayışı olduğunu düşünüyorum. Çünkü ne zaman bu ülkede bir barıştan bahsedilirse ya da bir barış adımı atılırsa, paralel devlet hemen önüne geçiyor. Provoke etmeye çalışıyor."
‘PARALEL DEVLETE KARŞI UYANIK OLMAK GEREKİYOR’
Bunlara örnek olarak da öldürülen köylüler ve uyuşturucu operasyonlarından bahsettiğini dile getiren Buldan, Öcalan'ın buna ilişkin şu örnekleri verdiğini belirtti: "Gülsuyu Mahallesi'ni örnek verdi. Onlara uyuşturucu veriyorlar ardından gidip operasyon yapıyorlar. İşte bu paralel devletin yaptığı işlerdir. Devletin artık bu paralel devlete karşı biraz uyanık olması gerekiyor. Paralel devlete karşı biz gücümüzü birleştirmek zorundayız."
Öcalan'ın kendilerine "Belki sizleri de buraya bir daha göndermeyebilirler" dediğini belirten Buldan, "Sayın Öcalan, 'Ben süreç balık sırtında gidiyor demeyeceğim, ama dağ gibi sorunlar önümüzde duruyor. Bu sorunlar çözülmedikçe bu barış süreci nasıl gelecek. Ama yine de umudumu korumak istiyorum. Belki de buraya gelmenizi bir daha bırakmayacaklar" dediğini dile getirdi. Öcalan'a "Bu sizi son görmemiz mi?" diye sorduğunu aktaran Buldan, Öcalan kendisine, "Umarım devlet ve hükümet bu tarihi yanlışı yapmaz. Siz de buraya sık sık gelirsiniz. Çünkü benim iletişim kanalım tek sizlersiniz. Sizlerin sayesinde görüşlerimi ve bilgilerimi kamuoyuyla paylaşıyorum" diye yanıt verdiğini belirtti.
