AKP, Gezi İsyanı’nın etkisinden kurtulamadı. Bir taraftan iktidarın bir iç savaş bilançosuna yol açan şiddetini olağanlaştırmaya çalışırken, bir taraftan da Gezi’yi karalamaya ve Gezi’de bir araya gelen kitleleri bölmeye yönelik demagojiye devam ediyor.
Davutoğlu: “Gezi’den onur duyuyoruz”
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dün (18 Kasım) Washington’da yaptığı konuşmada Gezi olaylarına değinerek, “Türkiye’deki bu gösterilerin, Avrupa’daki gösterilerle benzer olmasından onur duyuyoruz” dedi.
Gezi’de polis şiddeti sonucunda 5 direnişçi yaşamını yitirmiş, 12 kişi gözünü kaybetmiş, 100’ü aşkın kafa travması ve 60’ı aşkın ağır yaralanma yaşanmış, toplam yaralı sayısı da 10 bini aşmıştı.
Davutoğlu bu tablo karşısındaki “onurunu” şu sözlerle ifade etti:
“Türkiye’deki gösteri yapma hakkını, örneğin Gezi Parkı (protestolarını), sadece Avrupa’daki ülkelerle karşılaştırabilirsiniz, Ortadoğu ülkeleriyle değil. Eğer yanlışlar varsa da bunlar kanunlar çerçevesinde ele alınır ama kimse Türkiye’yi basın özgürlüğünün, toplanma özgürlüğünün, adil ve özgür seçimlerin olmadığı ülkelerle karşılaştıramaz.”
Tayyip, bildiğimiz Tayyip
Tayyip Erdoğan da bugünkü grup toplantısında, muhalefete muhalefet etme, medyaya çatma ve icraat şovu ritüeli öncesinde yine Gezi’yi karalamaya yönelik bir fasıl açtı. Bu kez de Gezi’deki kardeşlik görüntüsünden duyduğu rahatsızlık karşısında hareketin bileşenlerini karşı karşıya getirmeye dönük yalanlarına bir yenisini ekledi: “Ödül töreninde Ahmet Kaya’ya saldırdılar. Kimler saldırdı. Gezi Parkı’nda bize saldıranlar kimse onlar saldırdı. Şimdi diyorlar ki ben o sırada tuvaletteydim ben o sırada dışarıdaydım ulan hepiniz oradaydınız.”
Tayyip Erdoğan’ın emri ile bir iç savaş tablosu yaratan polis şiddeti uygulanmışken, Erdoğan’ın hem saldırıya uğramaktan söz etmesi hem de bu yalanına Ahmet Kaya’yı alet etmesi sosyal medyada tepki konusu oldu.
Erdoğan’ın sözleri karşısında, Ahmet Kaya’ya saldıran Adnan Şenses gibi isimlerin “Erdoğan Allah’ın bir lütfudur” açıklamaları, Erdoğan’ın emri ben verdim dediği polislerin Gezi’de Ahmet Kaya posterlerini parçalaması hatırlatıldı.
