Kalecilik sırlarından milli takıma, Barcelona’dan Alex Ferguson’un ondan neden nefret ettiğine kadar her şeyi anlatan Rüştü Reçber, sürpriz açıklamalar yaptı!
Fenerbahçe, Beşiktaş, Barcelona ve A Milli Takım'ın kalelerini koruyan Rüştü Reçber, Türk futbolu ve kendi kariyeri hakkında dolu dolu konuştu.
FUTBOL KÜLTÜRÜMÜZÜ DEĞİŞTİRMEMİZ LAZIM
Tecrübeli eldiven, Türkiye'nin futbol düzeyinde büyük sorunları olduğunu söylerken "Öncelikle Türkiye’deki futbol kültürünü değiştirmemiz, geliştirmemiz lazım. İnsanlara, bilgiyi daha da önemlisi bilgili insanlara sahip çıkmamız lazım. Almanya, Bayern Münih neden bu kadar başarılı? Çünkü halen Beckenbauer, Rumennigge, Völler’ler ülke futbolunu yönetiyor. Bizde ise halen paralı başkanlar modeli var." cümlelerini kullandı.
Milli kaleci, "Kulüpleri yönetmesini bilen, futboldan gelen ama futboldan sonra da kendisini geliştirip eğiten güncel futbol bilgileriyle bezeli insanlar Türkiye futboluna yön vermeli! Ancak bizdeki sistem o kadar çarpık ki! Mesela bizim büyük başarılara imza atan jenerasyonumuz bir var bir yok! Tabii bunda futbolu bıraktıktan sonra her şeyi salan, kendini geliştirmeyen arkadaşlarımızın da özeleştiri yapması lazım. Ancak baştan sistem bizi dışladığı için buna fırsatları da olmayabiliyor." diye konuştu.
NASIL GÖREVE GELDİĞİMİ BİLE ANLAMADIM!
Göreve nasıl geldiğini anlamadığını söyleyen Reçber, "Mesela ben TFF Futbol Direktörü olarak bazen nasıl bu göreve geldim diye düşünüyorum. Burada ne kadar devam edeceğim onu da bilmiyorum! Ben futbolu bırakır bırakmaz futbol yöneticisi olmaya karar verdim ve bunu gerçekleştirmek için çalıştım. Bir yandan futboldan kopmamak için maç analizleri yazdım, yorumculuk yaptım. Ancak şu anda TFF bünyesinde eski futbolcu olarak bir tek ben varım. Bunun nedenini sormak, sorgulamak lazım. Bunca yıl bizlere şans verilmedi, ne oldu? Bizlere şans verilsin, en azından şu andakinden daha kötü olmaz." şeklinde konuştu.
Rüştü, konu hakkındaki fikirlerini "Sadece paralı insanlarla bu iş olmuyor. Biz neden Almanya gibi olamıyoruz? Tabii ki kültürel yapımız onlardan farklı. Ancak Almanya’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Orada bir sistem var. Sistem kendisine uygun kişileri seçiyor. Bizim Türkiye’de ise birisi geliyor bütün sistemi değiştiriyor. Tabii ki profesyonellere, paraya da ihtiyacımız var ama sadece bunlar yetmiyor. Sistemi düzeltmemiz gerek ancak bizim futbolu bırakmış eski yıldızlarımızın da bunun için kendilerini geliştirmeleri, çalışmaları gerekiyor." sözleriyle noktaladı.
KALECİ OLMAMI ASKERLİK ŞUBESİNE BORÇLUYUM
Lig Radyo'ya açıklamalarda bulunan emekli file bekçisi, başarılı kalecilik kariyerini askerlik müessesesine borçlu olduğunu söyledi. Emekli efsane, "İşin aslı o esnada oynadığım amatör takımın kalecisi askere gitmeseydi, değil Türkiye Milli Takım tarihinin en fazla forma giyen kalecisi, belki de hiçbir zaman kaleci olamayacaktım. Küçükken ileride oynamayı, gol atmayı çok seviyordum." dedi.
Rüştü, ilk defa kaleci olmasını ise, "Sonra boyum uzun diye kaleciliğe yönlendirdiler. İlk kalecilik dönemlerimde A takımda kaleyi korurken PAF takımda da bir yandan forvet olarak oynamaya devam ediyordum. Dursun hoca vardı, 'Senin boyun uzun, kalede de iyi oynadın. Artık tamamen kaleci ol'dedi." sözleriyle açıkladı.
ÇEKİNDİĞİM TEK FORVET RONALDO OLDU!
2002 Dünya Kupası'nda iki defa karşı karşıye geldiği Ronaldo'nun kariyeri boyunca en çok çekindiği forvet olduğunu söyleyen Rüştü, "Her kalecinin mutlaka karşılaşmak istemediği, karşısında oynamaktan çekindiği forvetler vardır. Yalan yok, benim de vardı. Dünyanın birçok önemli santrforlarına karşı oynadım ama gerçekten karşısında çekindiğim tek isim oldu o da Brezilyalı Ronaldo’ydu. Bence Ronaldo futbol tarihinin gelmiş geçmiş en büyük santrforlarından bir tanesi." diye konuştu.
AÇILMAK İSTEDİĞİM ÇOK ZAMAN OLDU
Milli Takım'ın efsanevi kalecisi, "Beraber çalıştığım teknik direktörlere bazen son dakikalarda bizim takım yenikse 'Hocam duran top oldu, ileriye çıkıp ben de gol arayayım mı?' diye sorduğum oldu ama hiçbiri beni hücuma yollamadı, 'Kalende kal!' dediler." diyerek yaşadığı durumu ifade etti.
ALMAN KALECİLERİN ALDIĞI ALTYAPI EĞİTİMİNİ ALMAK İSTERDİM
Başarılı file bekçisi, altyapı eksikliği yaşadığını da itiraf ederken, "Alman kalecilerin aldığı eğitimi almış olsaydım daha da iyi yerlere gelebilirdim. Şimdi Türkiye’de de kaleci antrenörleri var. Ama Almanya’da bu 40 yıldır var ve o yüzden ter Stegen, Leno gibi birbirinden iyi genç kaleciler yetiştirmeye devam ediyorlar. Ben onların yaşındayken hiç kaleci antrenörüyle çalışmamıştım. Keşke benzer altyapı eğitimini alabilseydim." dedi.
ÖNDER ÖZEN'İN SAMBADE HAMLESİ ÇOK DOĞRU!
Rüştü, Beşiktaş'ın kalecilik ile ilgili yaptığı hamleleri de doğru bulduğunu ifade ederken, "Beşiktaş Futbol Direktörü Önder Özen, Sambade gibi bir ismi getirip yeni bir kaleci departmanı kurunca çok takdir ettim. Kaleci antrenörleri kısa süreli çalışmaz. Mesela Fatih Terim ayrılınca Taffarel’in Galatasaray’dan ayrılmaması çok önemli. İyi kaleciler, istikrarlı kaleciler uzun süreli planlı çalışma sonucu yetişir." diye konuştu.
ENGİN İPEKOĞLU VE DATCU’YA ÇOK ŞEY BORÇLUYUM
Başarısında Engin İpekoğlu'nun da büyük payı olduğunu söyleyen Rüştü, "Bir arkadaşımı da kaybettiğim trafik kazasını geçirmeseydim Fenerbahçe’den önce Beşiktaş’a transfer olacaktım. Engin İpekoğlu ile çalışmak benim için dönüm noktası oldu. Engin abi Türkiye’de yerli kalecilerin kaderini değiştirdi. Uzun süre sonra büyük bir takımımızın istikrarlı ve güvenilir bir kalecisi oldu Onun sayesinde o dönemde benim gibi yerli kalecilerin önü açıldı. Engin Abi beni bizzat çalıştırdı. Sonra bir gün büyük bir şanssızlık oldu ve bir Kayseri maçında Engin İpekoğlu’nun ayağı kırılınca ben oyuna girdim, gerisi geldi." şeklinde konuştu.
Emekli efsane, antrenörü Datcu için ise"Tabii bu süreçte kaleci antrenörlerimizden Datcu’ya da çok şey borçluyum. Bana ilk kez uçmadan, sürekli planjon yapmadan kalecilik yapmayı, gerçek anlamda yer tutmayı, pozisyon almayı Datcu hoca öğretmiştir." ifadelerini kullandı.
İDOLLERİM SCHMEICHEL VE ZENGA
Futbol kariyerini Beşiktaş'ta noktalayan Rüştü, idol aldığı kaleciler hakkında"90’ların başında Peter Schmeichel ve Walter Zenga’ya hayrandım. Asla maçlarını kaçırmazdım. Özellikle Schmeichel’ı idol belledim, örnek aldım. Sonra bir baktım önce Şampiyonlar Ligi’nde Manchester United maçında sonra da Euro 96’da Schmeichel karşımda! Halen formalarını saklıyorum, son görüştüğümde Schmeichel’a bunu söyledim, o da bana “Ben de seninkileri saklıyorum Rüştü” dedi. Aynı zamanda Zenga'dan aldığım kaleci eldivenlerini de hala saklarım." ifadelerini kullandı.
BARCELONA’DAN ÖNCE MANCHESTER UNITED İLE MUKALEVE İMZALAMIŞTIM
"Ben Barcelona’ya gitmeden önce Manchester United’a transfer olacaktım. Yani Alex Ferguson beni transfer edip benden kurtulacaktı! O dönemde Manchester United kaleci antrenörü, sık sık beni izlemeye gelirdi. Bir keresinde oturup konuştuk, Fenerbahçe’nin Samandıra Tesisleri’nde onu ağırladım. Ve sonunda Manchester United ile ön mukavele imzaladık. Ama ben Barcelona’ya gitmeden önce Barcelona fanatiği olduğum için vazgeçtim. Laporta’ya söz vermiştim."
BÜLENT KORKMAZ, G.SARAY SPORTİF DİREKTÖRLÜĞÜ GÖREVİNİ GAYET İYİ YAPAR!
"Bülent Korkmaz’ın Galatasaray Sportif Direktörlüğü için adı geçiyor. “Yapamaz!” diyenler var. Neden yapamasın? Gayet iyi yapar! O göreve gelmedi mi Bülent, o zaman Türkiye futbolunun yeni Bülent Korkmaz’larını taraması lazım. Bir genç çocuğun ileride ne kadar iyi stoper olup olamayacağını Türkiye tarihinin en iyi stoperlerinden olan Bülent Korkmaz’da daha iyi ölçebilecek kaç kişi var ki? Sistemin olduğu yerde başarı da vardır ve sürdürülebilir hale gelir. Ben 17 yıl milli takım formasını giydim. Ancak kendimi sürekli geliştirmeye çalışıyorum. Sistemler insanların önünü açar ya da kapatır. Ben Fatih Terim’le kalıcı bir sistemin geleceğini düşünüyorum. Gelen kişiyi sistem belirlemeli, seçmeli. Bir kişi gelip sistemi belirlememeli. Herkesin hizmet edebileceği alanlar vardır. Herhalde 10 yıl içinde spordan gelen o spor branşlarını yönetmeye başlamalılar. Başka çaremiz yok."
(Goal)
Fenerbahçe, Beşiktaş, Barcelona ve A Milli Takım'ın kalelerini koruyan Rüştü Reçber, Türk futbolu ve kendi kariyeri hakkında dolu dolu konuştu.
FUTBOL KÜLTÜRÜMÜZÜ DEĞİŞTİRMEMİZ LAZIM
Tecrübeli eldiven, Türkiye'nin futbol düzeyinde büyük sorunları olduğunu söylerken "Öncelikle Türkiye’deki futbol kültürünü değiştirmemiz, geliştirmemiz lazım. İnsanlara, bilgiyi daha da önemlisi bilgili insanlara sahip çıkmamız lazım. Almanya, Bayern Münih neden bu kadar başarılı? Çünkü halen Beckenbauer, Rumennigge, Völler’ler ülke futbolunu yönetiyor. Bizde ise halen paralı başkanlar modeli var." cümlelerini kullandı.
Milli kaleci, "Kulüpleri yönetmesini bilen, futboldan gelen ama futboldan sonra da kendisini geliştirip eğiten güncel futbol bilgileriyle bezeli insanlar Türkiye futboluna yön vermeli! Ancak bizdeki sistem o kadar çarpık ki! Mesela bizim büyük başarılara imza atan jenerasyonumuz bir var bir yok! Tabii bunda futbolu bıraktıktan sonra her şeyi salan, kendini geliştirmeyen arkadaşlarımızın da özeleştiri yapması lazım. Ancak baştan sistem bizi dışladığı için buna fırsatları da olmayabiliyor." diye konuştu.
NASIL GÖREVE GELDİĞİMİ BİLE ANLAMADIM!
Göreve nasıl geldiğini anlamadığını söyleyen Reçber, "Mesela ben TFF Futbol Direktörü olarak bazen nasıl bu göreve geldim diye düşünüyorum. Burada ne kadar devam edeceğim onu da bilmiyorum! Ben futbolu bırakır bırakmaz futbol yöneticisi olmaya karar verdim ve bunu gerçekleştirmek için çalıştım. Bir yandan futboldan kopmamak için maç analizleri yazdım, yorumculuk yaptım. Ancak şu anda TFF bünyesinde eski futbolcu olarak bir tek ben varım. Bunun nedenini sormak, sorgulamak lazım. Bunca yıl bizlere şans verilmedi, ne oldu? Bizlere şans verilsin, en azından şu andakinden daha kötü olmaz." şeklinde konuştu.
Rüştü, konu hakkındaki fikirlerini "Sadece paralı insanlarla bu iş olmuyor. Biz neden Almanya gibi olamıyoruz? Tabii ki kültürel yapımız onlardan farklı. Ancak Almanya’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Orada bir sistem var. Sistem kendisine uygun kişileri seçiyor. Bizim Türkiye’de ise birisi geliyor bütün sistemi değiştiriyor. Tabii ki profesyonellere, paraya da ihtiyacımız var ama sadece bunlar yetmiyor. Sistemi düzeltmemiz gerek ancak bizim futbolu bırakmış eski yıldızlarımızın da bunun için kendilerini geliştirmeleri, çalışmaları gerekiyor." sözleriyle noktaladı.
KALECİ OLMAMI ASKERLİK ŞUBESİNE BORÇLUYUM
Lig Radyo'ya açıklamalarda bulunan emekli file bekçisi, başarılı kalecilik kariyerini askerlik müessesesine borçlu olduğunu söyledi. Emekli efsane, "İşin aslı o esnada oynadığım amatör takımın kalecisi askere gitmeseydi, değil Türkiye Milli Takım tarihinin en fazla forma giyen kalecisi, belki de hiçbir zaman kaleci olamayacaktım. Küçükken ileride oynamayı, gol atmayı çok seviyordum." dedi.
Rüştü, ilk defa kaleci olmasını ise, "Sonra boyum uzun diye kaleciliğe yönlendirdiler. İlk kalecilik dönemlerimde A takımda kaleyi korurken PAF takımda da bir yandan forvet olarak oynamaya devam ediyordum. Dursun hoca vardı, 'Senin boyun uzun, kalede de iyi oynadın. Artık tamamen kaleci ol'dedi." sözleriyle açıkladı.
ÇEKİNDİĞİM TEK FORVET RONALDO OLDU!
2002 Dünya Kupası'nda iki defa karşı karşıye geldiği Ronaldo'nun kariyeri boyunca en çok çekindiği forvet olduğunu söyleyen Rüştü, "Her kalecinin mutlaka karşılaşmak istemediği, karşısında oynamaktan çekindiği forvetler vardır. Yalan yok, benim de vardı. Dünyanın birçok önemli santrforlarına karşı oynadım ama gerçekten karşısında çekindiğim tek isim oldu o da Brezilyalı Ronaldo’ydu. Bence Ronaldo futbol tarihinin gelmiş geçmiş en büyük santrforlarından bir tanesi." diye konuştu.
AÇILMAK İSTEDİĞİM ÇOK ZAMAN OLDU
Milli Takım'ın efsanevi kalecisi, "Beraber çalıştığım teknik direktörlere bazen son dakikalarda bizim takım yenikse 'Hocam duran top oldu, ileriye çıkıp ben de gol arayayım mı?' diye sorduğum oldu ama hiçbiri beni hücuma yollamadı, 'Kalende kal!' dediler." diyerek yaşadığı durumu ifade etti.
ALMAN KALECİLERİN ALDIĞI ALTYAPI EĞİTİMİNİ ALMAK İSTERDİM
Başarılı file bekçisi, altyapı eksikliği yaşadığını da itiraf ederken, "Alman kalecilerin aldığı eğitimi almış olsaydım daha da iyi yerlere gelebilirdim. Şimdi Türkiye’de de kaleci antrenörleri var. Ama Almanya’da bu 40 yıldır var ve o yüzden ter Stegen, Leno gibi birbirinden iyi genç kaleciler yetiştirmeye devam ediyorlar. Ben onların yaşındayken hiç kaleci antrenörüyle çalışmamıştım. Keşke benzer altyapı eğitimini alabilseydim." dedi.
ÖNDER ÖZEN'İN SAMBADE HAMLESİ ÇOK DOĞRU!
Rüştü, Beşiktaş'ın kalecilik ile ilgili yaptığı hamleleri de doğru bulduğunu ifade ederken, "Beşiktaş Futbol Direktörü Önder Özen, Sambade gibi bir ismi getirip yeni bir kaleci departmanı kurunca çok takdir ettim. Kaleci antrenörleri kısa süreli çalışmaz. Mesela Fatih Terim ayrılınca Taffarel’in Galatasaray’dan ayrılmaması çok önemli. İyi kaleciler, istikrarlı kaleciler uzun süreli planlı çalışma sonucu yetişir." diye konuştu.
ENGİN İPEKOĞLU VE DATCU’YA ÇOK ŞEY BORÇLUYUM
Başarısında Engin İpekoğlu'nun da büyük payı olduğunu söyleyen Rüştü, "Bir arkadaşımı da kaybettiğim trafik kazasını geçirmeseydim Fenerbahçe’den önce Beşiktaş’a transfer olacaktım. Engin İpekoğlu ile çalışmak benim için dönüm noktası oldu. Engin abi Türkiye’de yerli kalecilerin kaderini değiştirdi. Uzun süre sonra büyük bir takımımızın istikrarlı ve güvenilir bir kalecisi oldu Onun sayesinde o dönemde benim gibi yerli kalecilerin önü açıldı. Engin Abi beni bizzat çalıştırdı. Sonra bir gün büyük bir şanssızlık oldu ve bir Kayseri maçında Engin İpekoğlu’nun ayağı kırılınca ben oyuna girdim, gerisi geldi." şeklinde konuştu.
Emekli efsane, antrenörü Datcu için ise"Tabii bu süreçte kaleci antrenörlerimizden Datcu’ya da çok şey borçluyum. Bana ilk kez uçmadan, sürekli planjon yapmadan kalecilik yapmayı, gerçek anlamda yer tutmayı, pozisyon almayı Datcu hoca öğretmiştir." ifadelerini kullandı.
İDOLLERİM SCHMEICHEL VE ZENGA
Futbol kariyerini Beşiktaş'ta noktalayan Rüştü, idol aldığı kaleciler hakkında"90’ların başında Peter Schmeichel ve Walter Zenga’ya hayrandım. Asla maçlarını kaçırmazdım. Özellikle Schmeichel’ı idol belledim, örnek aldım. Sonra bir baktım önce Şampiyonlar Ligi’nde Manchester United maçında sonra da Euro 96’da Schmeichel karşımda! Halen formalarını saklıyorum, son görüştüğümde Schmeichel’a bunu söyledim, o da bana “Ben de seninkileri saklıyorum Rüştü” dedi. Aynı zamanda Zenga'dan aldığım kaleci eldivenlerini de hala saklarım." ifadelerini kullandı.
BARCELONA’DAN ÖNCE MANCHESTER UNITED İLE MUKALEVE İMZALAMIŞTIM
"Ben Barcelona’ya gitmeden önce Manchester United’a transfer olacaktım. Yani Alex Ferguson beni transfer edip benden kurtulacaktı! O dönemde Manchester United kaleci antrenörü, sık sık beni izlemeye gelirdi. Bir keresinde oturup konuştuk, Fenerbahçe’nin Samandıra Tesisleri’nde onu ağırladım. Ve sonunda Manchester United ile ön mukavele imzaladık. Ama ben Barcelona’ya gitmeden önce Barcelona fanatiği olduğum için vazgeçtim. Laporta’ya söz vermiştim."
BÜLENT KORKMAZ, G.SARAY SPORTİF DİREKTÖRLÜĞÜ GÖREVİNİ GAYET İYİ YAPAR!
"Bülent Korkmaz’ın Galatasaray Sportif Direktörlüğü için adı geçiyor. “Yapamaz!” diyenler var. Neden yapamasın? Gayet iyi yapar! O göreve gelmedi mi Bülent, o zaman Türkiye futbolunun yeni Bülent Korkmaz’larını taraması lazım. Bir genç çocuğun ileride ne kadar iyi stoper olup olamayacağını Türkiye tarihinin en iyi stoperlerinden olan Bülent Korkmaz’da daha iyi ölçebilecek kaç kişi var ki? Sistemin olduğu yerde başarı da vardır ve sürdürülebilir hale gelir. Ben 17 yıl milli takım formasını giydim. Ancak kendimi sürekli geliştirmeye çalışıyorum. Sistemler insanların önünü açar ya da kapatır. Ben Fatih Terim’le kalıcı bir sistemin geleceğini düşünüyorum. Gelen kişiyi sistem belirlemeli, seçmeli. Bir kişi gelip sistemi belirlememeli. Herkesin hizmet edebileceği alanlar vardır. Herhalde 10 yıl içinde spordan gelen o spor branşlarını yönetmeye başlamalılar. Başka çaremiz yok."