Cumartesi günü AKP’nin seçim kampanyasını desteklemek için Diyarbakır’da Tayyip Erdoğan’la buluşmaya hazırlanan Barzani, Rojava devrimini karalayan bir açıklama yayımladı
Suriye’de iç savaşa ve AKP destekli cihatçı saldırılarına karşı Rojava diye anılan Suriye Kürdistan’ında halkın özgücüne dayanan bağımsız ve demokratik bir seçenek oluşturan Suriye Kürtleri hem AKP’yi hem Barzani’yi rahatsız etti. Rojava’da 12 Kasım’da geçici yönetim ilan edilmesinin ardından bu rahatsızlık doruk yaptı ve AKP-Barzani işbirliği de daha görünür hale geldi.
Şam’da rejimin güvenlik merkezini hedef alan Temmuz 2012 saldırılarının ardından ordunun da çekilmesi üzerine Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı kentlerde özyönetimlerini ilan eden Demokratik Birlik Partisi (PYD) bağımsız, demokratik, laik ve sosyal karakteriyle AKP’nin de Barzani yönetiminin de çıkarlarına ters düşmüştü.
AKP’nin El Kaide bağlantılı grupları PYD’ye karşı kullandığı süreçte Barzani’nin de sınırları Suriye Kürtlerine kapatarak yürüttüğü işbirliği siyasetinin gizlisi saklısı kalmadı. Yine de bu işbirliği Suriye Kürtlerinin devrimci iradesini engelleyemedi.
Rojava’da geçici yönetim
Rojava’da 12 Kasım’da Geçici Yönetim oluşturuldu. Kamışlı (Qamişlo) kentinde ilan edilen sisteme göre Rojava; Efrîn, Kobanê ve Cizîrê olmak üzere 3 kantona ayırıldı. Her bölgenin kendi meclisini oluşturması kararlaştırıldı. Kürt, Arap, Çerkes, Hıristiyanlardan oluşan 55 kişilik Genel Meclis kuruldu. Meclis ve geçici yönetim; yerel ve genel seçimler yasasını çıkaracak, seçimleri organize edecek. Bu, çelişkileri zaman zaman kanlı olaylara neden olan güçlerin, Rojava’yı eritmek isteyen merkezlerin yeni ittifak arayışlarının olduğu döneme denk geldi.
Barzani rahatsız
Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KBY) Başkanı Mesut Barzani ise Tayyip Erdoğan’la buluşmasına günler kala Rojava’da PYD önderliğinde ilerleyen devrimci süreci karalamaya girişti. Yazılı bir açıklamaya yayımlayan Barzani “Demokratik Birlik Partisi (PYD), Rojava’da devrim yaptığını iddia ediyor. Kime karşı kazanılmış bir devrim bu? Tek yaptıkları şey, rejimin onlara teslim ettiği yerlerde söz sahibi olmak” dedi.
“PYD’nin izlediği politikalarla ilgili birçok eleştirimizin olduğu doğrudur ancak Kürt halkının geneline hitap etmeleri arzumuzdur” diyen Barzani, “PYD’nin kendi başına hareket etmesi ne onlara ne de Kürt halkına yarar. Bu yüzden gerçeklerin açık olmasından ve Kürdistan halkının bunlardan haberdar olmasından yanayız. Kaygımız Rojava’daki kardeşlerimizin geleceğine dair çözüm bulmak ve mevcut durumun kötüleşmesini engellemektir” şeklinde satır aralarına tehditler serpiştirilmiş ifadeler kullandı.
PYD’nin El Kaide’ye karşı zaferi Barzani’yi üzmüş
Kendisini bağlı grupların yönetimde etkili olamamasından rahatsız olan Barzani, Kürt Ulusal Konferansı’nı engellemesine ve sınır kapılarını kapatmasına karşın PYD’yi anlaşmalara uymamak ve kendi başına inisiyatif almakla suçladı. Barzani daha da ileri giderek, Kürtlerin El Kaide’ye karşı kendi yaşam alanlarını savunmasını eleştirdi:
“Fakat PYD, Kürtleri, Kürtlere ait olmayan, Kürtlerin kazançlı çıkmayacağı bir savaşa soktu. Bu savaş, on binlerce Suriyeli Kürdün göç etmesine neden oldu. PYD’liler, ulusal tutum birliğine karşı durup, Kürdistan bayrağını Rojava’da yasakladılar. Bugünlerde PYD, bölgede tek taraflı yönetim ilan etti. Bu açık bir tekçiliktir, diğer Kürt partilerini yok saymaktır.”
Suriye’de iç savaşa ve AKP destekli cihatçı saldırılarına karşı Rojava diye anılan Suriye Kürdistan’ında halkın özgücüne dayanan bağımsız ve demokratik bir seçenek oluşturan Suriye Kürtleri hem AKP’yi hem Barzani’yi rahatsız etti. Rojava’da 12 Kasım’da geçici yönetim ilan edilmesinin ardından bu rahatsızlık doruk yaptı ve AKP-Barzani işbirliği de daha görünür hale geldi.
Şam’da rejimin güvenlik merkezini hedef alan Temmuz 2012 saldırılarının ardından ordunun da çekilmesi üzerine Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı kentlerde özyönetimlerini ilan eden Demokratik Birlik Partisi (PYD) bağımsız, demokratik, laik ve sosyal karakteriyle AKP’nin de Barzani yönetiminin de çıkarlarına ters düşmüştü.
AKP’nin El Kaide bağlantılı grupları PYD’ye karşı kullandığı süreçte Barzani’nin de sınırları Suriye Kürtlerine kapatarak yürüttüğü işbirliği siyasetinin gizlisi saklısı kalmadı. Yine de bu işbirliği Suriye Kürtlerinin devrimci iradesini engelleyemedi.
Rojava’da geçici yönetim
Rojava’da 12 Kasım’da Geçici Yönetim oluşturuldu. Kamışlı (Qamişlo) kentinde ilan edilen sisteme göre Rojava; Efrîn, Kobanê ve Cizîrê olmak üzere 3 kantona ayırıldı. Her bölgenin kendi meclisini oluşturması kararlaştırıldı. Kürt, Arap, Çerkes, Hıristiyanlardan oluşan 55 kişilik Genel Meclis kuruldu. Meclis ve geçici yönetim; yerel ve genel seçimler yasasını çıkaracak, seçimleri organize edecek. Bu, çelişkileri zaman zaman kanlı olaylara neden olan güçlerin, Rojava’yı eritmek isteyen merkezlerin yeni ittifak arayışlarının olduğu döneme denk geldi.
Barzani rahatsız
Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KBY) Başkanı Mesut Barzani ise Tayyip Erdoğan’la buluşmasına günler kala Rojava’da PYD önderliğinde ilerleyen devrimci süreci karalamaya girişti. Yazılı bir açıklamaya yayımlayan Barzani “Demokratik Birlik Partisi (PYD), Rojava’da devrim yaptığını iddia ediyor. Kime karşı kazanılmış bir devrim bu? Tek yaptıkları şey, rejimin onlara teslim ettiği yerlerde söz sahibi olmak” dedi.
“PYD’nin izlediği politikalarla ilgili birçok eleştirimizin olduğu doğrudur ancak Kürt halkının geneline hitap etmeleri arzumuzdur” diyen Barzani, “PYD’nin kendi başına hareket etmesi ne onlara ne de Kürt halkına yarar. Bu yüzden gerçeklerin açık olmasından ve Kürdistan halkının bunlardan haberdar olmasından yanayız. Kaygımız Rojava’daki kardeşlerimizin geleceğine dair çözüm bulmak ve mevcut durumun kötüleşmesini engellemektir” şeklinde satır aralarına tehditler serpiştirilmiş ifadeler kullandı.
PYD’nin El Kaide’ye karşı zaferi Barzani’yi üzmüş
Kendisini bağlı grupların yönetimde etkili olamamasından rahatsız olan Barzani, Kürt Ulusal Konferansı’nı engellemesine ve sınır kapılarını kapatmasına karşın PYD’yi anlaşmalara uymamak ve kendi başına inisiyatif almakla suçladı. Barzani daha da ileri giderek, Kürtlerin El Kaide’ye karşı kendi yaşam alanlarını savunmasını eleştirdi:
“Fakat PYD, Kürtleri, Kürtlere ait olmayan, Kürtlerin kazançlı çıkmayacağı bir savaşa soktu. Bu savaş, on binlerce Suriyeli Kürdün göç etmesine neden oldu. PYD’liler, ulusal tutum birliğine karşı durup, Kürdistan bayrağını Rojava’da yasakladılar. Bugünlerde PYD, bölgede tek taraflı yönetim ilan etti. Bu açık bir tekçiliktir, diğer Kürt partilerini yok saymaktır.”