Ülkenin dört bir yanında kadınlar şiddete, erkek egemenliğine, AKP’ye karşı sokaklardaydı. AKP’nin kadın düşmanı politikaları 25 Kasım ey...
Antalya
Antalya 25 Kasım Kadın Platformu saat 18:30′da Aydın Kanza Parkı’nda buluşarak Güllük (Anafartalar) Caddesi’den Cumhuriyet Meydanı’na yürüdü.“Şiddetsiz Toplum, Adalet, Eşitlik, Barış, ÖzKürlük için #Diren Kadın” pankartı arkasında toplanan kadınlar “Yaşasın Kadın Dayanışması, AKP’den Hesabı Kadınlar Soracak, İsyan Devrim Özgürlük, Tayyipsiz Tacizsiz Bir Yaşam İstiyoruz” sloganlarıyla düdükler çalarak yürüdüler. Antalya 25 Kasım Kadın Platformu adına basın açıklamasını Tülay Korkutan okudu. Basın açıklamasında kadınlar “AKP iktidarının ayrımcılık ve eşitsizlik üreten cinsiyetçi politikaları sonucunda bütün bir toplum şiddet sarmalının içine itilmektedir. Bugün 11 yıllık iktidardan beslenen erkek egemen tahakküm en kirli yüzünü kadınlara yönelik şiddet, taciz, tecavüz, istismar ve cinayetler olarak göstermektedir” diyerek şiddete karşı mücadeleyi yükseltme, örgütlenme çağrısı yaptılar. Antalya’da kadınlar kırmızı fular takarak sosyalizm propagandası yapması iddiasıyla tutuklanarak Alanya cezaevine gönderilen Ayşe Deniz Karacagil’i unutmadı. Karacagil’in de gardiyanların tacizine maruz kaldığını ve bu davanın peşini bırakmayacaklarını vurguladılar.
Eyleme Halkevci Kadınlar, Halkların Demokratik Kongresi Antalya Kadın Meclisi, İmece Kadın Sendikası, Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği, KESK Kadın Meclisi,ÖDP’li kadınlar ve Üniversiteki Kadın Kolektifleri katıldı.25 Kasım’dan bir gün önce de Halkevci Kadınlar iktidarın en çok korktuğu yerde sokakta bisiklet sürüyoruz diyerek 25 Kasım’a çağrı eylemi yaptılar. Konyaaltı Cad. Atatürk Parkı’na bisikletleri ile geldiler ve ”Şiddete, Tacize, AKP’ye Artık yeter 25 Kasım’da Evde Değil Sokaklardayız” pankartı taşıdılar.
Çanakkale
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü etkinlikleri kapsamında Çanakkaleli kadınlar 24 Kasım’da Truva atı önünde “Canlı heykel performansı” gerçekleştirdiler. Çocuk gelinden, Sara Siera’ya, Cumartesi Anneleri’nden Münevver Karabulut’a ve Gezi Direnişi’ndeki ‘Kırmızı elbiseli kadın’a kadar gerçekleştirilen canlı heykel performansı ile kadın cinayetleri, çocuk gelinler ve kadına yönelik şiddet hatırlatıldı.25 Kasım’da Fevzipaşa Mahallesi’nde film gösterimi ve söyleşi yapıldı. Ardından saat 17’de, Golf Çay Bahçesi önünden AKP önüne “Şiddete, tacize ve AKP’ye karşı kadın yürüyüşü” eylemi gerçekleştirildi.
Kadın istihdam paketine, kürtaja yasağına, tacize, şiddete, gericiliğe ve çocuk gelinlere karşı tüm kadınları dayanışmayla mücadeleye çağıran kadınların yürüyüşü AKP önünde basın açıklamasıyla son verdi. Yürüyüş sırasında “ Tayyip sussun, kadınlar konuşsun”, “ AKP elini bedenimden çek”, “Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye son”, “Namusumu kaybettim bulmayacağım, kimsenin namusu olmayacağım” sloganları atıldı.
Adana
Adana Kadın Platformu’nun düzenlediği “Kadına şiddete hayır” etkinliği saat 18′de Adana 5 Ocak Meydanı’ndan meşaleli yürüyüşle başladı. 5 Ocak Meydanı’ndan
5 Ocak Meydanı’ndan “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam”, “Kadınlar yürüyor, mücadele büyüyor” sloganlarıyla yürüyüşe başlayan kadınlar Atatürk Parkı’nda slayt gösterimi ve müzik dinletisi yaptı.
Kocaeli
Kocaeli Kadın Platformu, 25 Kasım Dünya Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma Günü’ nde, kadına yönelik şiddeti meşalelerle gerçekleştirdikleri yürüyüşle protesto etti. Merkez Bankası önünden sloganlar eşliğinde başlayan yürüyüş İnsan Hakları Parkı’nda son buldu. İnsan Hakları Parkı’nda sergilenen tiyatronun ardından basın açıklaması okundu. Kocaeli Kadın Platformu adına yapılan basın açıklamasında “2013′ün ilk on ayında 149 kadının “kutsal aile”nin üyeleri tarafından katledildiği vurgulandı. “İktidar tarafından her gün yeniden üretilen kutsal aile miti biz kadınlar için ölüm kusmaya devam ediyor” diyen kadınlar AKP’nin yeni istihdam paketine de değindi. Esnek ve kuralsız çalışmayı dayatan paketin kadınlar için çifte sömürü olacağı dile getirildi.
Eylem Gölcük’te 13 yaşında tecavüze maruz kalan Ö.Y’nin duruşması için yapılan eylem çağrısının ardından sona erdi.
Eskişehir
Kadınlar Eskişehir’de tacize, tecavüze, kadın cinayetlerine sessiz kalmadılar. AKP’nin kadın düşmanı politikalarını teşhir etmek için sokaklardaydılar. Hamam Yolu Yediler Parkı’ndan başlayan yürüyüş yasaklanmaya çalışılan Doktorlar Caddesi’nde devam etti ve Adalar Migros önünde yapılan basın açıklaması ile sona erdi. Eskişehir Demokratik Kadın Platformunun (EDKP) örgütlediği eylemde Eskişehir Kadın Forumu’ndan kadınlar da EDKP imzalı ortak pankart arkasında yürüdüler. “Kızlı erkekli yapılan en kötü şey sensin Tayyip!”, “Tomanı yolumdan, gözünü evimden, elini bedenimden çek” dövizleri ve mor renkli gaz maskeleri ile kadınlar yas tutmadıklarını, öldürülen, şiddete uğrayan kadınların hesabını sorduklarını haykırdılar.Samsun
Samsun’da “Direnkadın” çağrısı ile bir araya gelen kadınlar saat 15’de Konak Sineması önünde toplanarak, Ekim ayı içerisinde katledilen kadınların hikayelerinin yazılı olduğu dövizlerin etrafında bir oturma eylemi gerçekleştirdi.Oturma eyleminin ardından saat 18.30’da Konak Sineması önünden Çiftlik Caddesi’ni trafiğe kapatılarak Çiftlik Akbank önüne bir yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüş boyunca ‘Tayyip kaç, kaç, kaç kadınlar geliyor’, ‘AKP’nin yasası kadın düşmanı’, ‘AKP elini bedenimden çek’, ‘Kadın düşmanı Tayyip Erdoğan’, ‘Mutfaklardan çıktık sokaklardayız’ sloganları atıldı. Yürüyüşün ardından okunan basın açıklamasında ‘Kadın istihdam paketi adı altında esnek ve güvencesiz çalıştırılmayı, çocuklarımızın 4+4+4 eğitim sistemi ile çocuk gelin olmaya mahkum edilmesini, homofobiyi, cinsiyetçiliği, transfobiyi, hapishane ve karakolda uyguladığınız işkenceyi, tacizi, Rojava başta olmak üzere bu coğrafyada inşa edilen her türlü militarizmi reddediyoruz’ denilerek basın açıklaması sonlandırıldı.
Basın açıklamasının ardından slayt gösterimi yapıldı. Slayt gösteriminde öldürülen kadınların fotoğrafları, direnişten kadın kareleri, kadın eylemlilikleri gösterildi.Samsun’da KESK’li kadınlar da saat 17.30’da Çiftlik Süleymaniye geçidinde toplanarak bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Basın açıklamasının ardından oturma eylemi yapan kadınlar, “Şiddetsiz bir toplum, adalet, eşitlik ve barış için diren kadın” diyerek eylemlerini sonlandırdı.
Diyarbakır
Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyon KESK Amed Kadın Meclisi üyesi çok sayıda kadın Amed Eğitim Sen Şubesi önünde toplandı “Jin Jiyan Azadi”, “Tayyip Şaşırma Sabrımızı Taşırma” sloganları eşliğinde Sanat Sokağı’na kadar yürüdü.Arbane ve doğal ritm aletleri ile yürüyen kadınlar “Yasta değil isyandayız, Tayyip susacak kadınlar konuşacak” dövizleri taşıdı, Sanat Sokağı’nda müzik eşliğinde halaylar çekerek meşaleler yaktılar.
Burada kadınlar adına okunan basın açıklamasında Ülkede 30 yıldır süren çatışmalı ortamın en ağır sonuçlarını kadınların yaşadığı, yine Rojava’da yaşanan savaşın en büyük mağdurlarının kadınlar ve çocuklar olduğu vurgulandı.
Öte yandan öğlen saatlerinde Demokratik Özgür Kadın hareketi çağrısıyla Ofis semtinde bir araya gelen yüzlerce kadın ise Bağlar İlçesi’ne kadar yürüdü. “Kadına yönelik şiddet sürüyor isyanımız büyüyor! Susmuyoruz, örgütleniyoruz durduracağız” yazılı pankartın arkasında yürüyen kadınlar“Jin Jiyan Azadi” yazılı dövizler taşındı. Zılgıtlarla yürüyen kadınların önü Ofis Altgeçidi önünde çok sayıda polis tarafından kesildi. Kadınların cadde üzerinden yürüyüşüne izin verilmemesi üzerine kısa süreli gerginlik yaşandı. Yapılan görüşmelerin ardından kadınlar yürüyüşlerine devam etti.
Bağlar İlçesi’nde bir araya gelen kadınlar adına açıklama yapan BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt Paris’te öldürülen 3 kadını anarak başladığı konuşmasında Kadınların daima sokaklarda alanlarda olacağını belirtti.Yürüyüşe Lice Belediye Başkanı Fikriye Aytin, Bağlar Belediye Başkanı Yüksel Baran’ın yanı sıra çok sayıda kadın kurumu temsilcisi de katıldı.
Yapılan açıklamanın ardından kadınlar alkış, zılgıt ve sloganlar eşliğinde eylemlerini noktaladı.
MersinMersin’de Saat 15’de istasyondan başlayan yürüyüş İstiklal Caddesi’nde Taş Bina’ya yürüyerek sonlandırıldı. Yapılan açıklamada; “Başta toplumsal cinsiyet eşitsizliği olmak üzere her türlü eşitsizliğe, ayrımcılığa, ataerkil toplumsal şiddete, aile içi şiddete, savaşa, ırkçılığa, milliyetçiliğe, inkar ve asimilasyona karşı yaşamımıza yönetilmiş tüm tehdit ve saldırılar karşısında biz kadınların mücadelesi devam edecektir.”denilirken Kadınlar istihdam paketiyle kadınları ev içine hapseden devlet politikalarının, kızlı erkekli kalıyorlar diyerek üniversiteli kadınları hedef haline getiren kadın düşmanı politikalarının derhal son bulmasını istiyoruz dedi.
İzmir
İzmir Kadın Platformu’nun çağrısıyla kadınlar, 25 Kasım (dün) saat 19′da Alsancak Garı önünde buluştular, Bornova Sokağı ve Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nden geçerek Gazi Ortaokulu önüne yürüyüş yaptılar. Yoğun yağmur yağışına rağmen yüzlerce kadının katıldığı yürüyüş boyunca ‘AKP elini bedenimden çek’, ‘Bağır bağır herkes duysun devlet şiddeti son bulsun’, ‘Jin jiyan azadi’, ‘Kadın yaşam özgürlük’ sloganları atıldı.31 Mayıs’tan bu yana sokakları hiç terk etmeyen ve barikatın en önünde kendi hayatına ve kendi bedenine sahip çıkan kadınlar, Tayyip Erdoğan’ın ve AKP’li bakanların söylemlerine, AKP’nin kadın düşmanı politikalarına, gözaltılara, taciz ve tecavüze karşı bu yıl ‘Devlet şiddetine karşı #direnkadın’ yazılı bir pankartla yürüdüler.
Gazi Ortaokulu önünde yapılan Kürtçe ve Türkçe okunan basın açıklamasını Sinem Atasoy yaptı. AKP eliyle uygulanan neo-liberal politikaların getirdiği yoksullaşmayla ve eşitsizliğin derinleşmesiyle özel ve kamusal alanda kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin arttığını, kanıksandığını ve meşrulaştırıldığını belirten Atasoy, ‘Bu meşrulaştırmanın diğer bir boyutunu da devlet, mayıs ayında başlayan Gezi direnişi sonrasında gözaltına alınan /tutuklanan pek çok kadın arkadaşımıza kolluk kuvvetlerinin uyguladığı çıplak arama, tartaklama ve diğer kötü muamelerle gözler önüne sermiştir’ dedi.
Burcu Koçlu ve Elif Kaya’ya yaşatılan, Şakran Cezaevi ve diğer tüm cezaevlerindeki kadın tutsakların devlet eliyle yaşadıkları şiddete karşı kadın dayanışmasının sesinin yükseltilmesi gerektiğini ifade eden Atasoy, devletin kamu hizmeti vermesi gereken kolluk güçlerinin “erkek” gücünü kullanarak işkence ve kötü muamele ile kadınların onurunu kırmaya, mücadele etmeyi önlemeye ve düşünceleri ifadeyi engellemeye çalışması yanında topluma karşı da kadına yönelik şiddetin meşru, uygulanması gereken bir yöntem olduğunu ilan ettiğini ifade etti. Atasoy, ‘Ülkemizde silahların susması ile barış umutlarının tekrardan yeşerdiği bu günlerde biz kadınlar olarak savaş istemediğimiz haykırıyoruz. Barış için bugüne kadar mücadele yürütmüş olan başta Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez’in katillerinin bulunması, faili meçhul cinayetlerin faillerinin ortaya çıkartılması ile cezaevlerinde başta hasta ve tedaviye ihtiyacı olan tüm tutsakların ailelerine kavuşmasına izin verilmesini talep ediyoruz’ dedi. Basın açıklaması sonrası Moraçalar, kadın şarkılarını kadınlar için seslendirdi.
Bursa
Bursa Kadın Platformu 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma günü için bir eylem yaptı.Kızılay önünde buluşan yaklaşık yüz kadın Orhangazi Parkı’na doğru bir yürüyüş gerçekleştirdi.
Kadınlar kadın cinayetlerine, kadına yönelik şiddete, çocuk istismarına karşı ellerindeki bez dövizlerle yoğun yağmura rağmen sokaklardaydı.
Orhangazi Parkı’na gelen kadınlar burada KESK’li kadınların kadın şiddetine dair sergilerine katıldıktan sonra bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Basın açıklamasını Bursa Kadın Platformu adına Selma Arslan okudu. Açıklamada aile içine hapsedilerek, özgürlüğü elinden alınan kadınları direnişe davet eden kadınlar, eşitlik talebinde bulundular. KESK’li kadınların hazırlamış olduğu şiir dinletisinin ardından eylem sona erdi.
Hiç yorum yok