İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen “büyük rüşvet operasyonun” Halkbank ayağı ile ilgili dosyanın ayrıntıları netleşti. Bu...
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen “büyük rüşvet operasyonun” Halkbank ayağı ile ilgili dosyanın ayrıntıları netleşti. Buna göre, iddia edildiği gibi operasyon “İran’dan alınan gaz parasından” değil, mevzuata aykırı olarak gerçekleştirilen 87 milyar euroluk para transferinden kaynaklandığı belirtiliyor. Banka Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın da, söz konusu para transferine rüşvet karşılığında izin verdiği ifade ediliyor. Rüşvetlerin de, elde ayakkabı kutuları içinde teslim edildiği belirtiliyor.
Taraf’ın güvenlik kaynaklarından edindiği bilgiye göre, Halkbank’ın ismi, “altın kaçakçıklığı” ve “usulsüz para transferinin” yer aldığı dosyada geçiyor. Söz konusu dosyada yer alan bilgilere göre, BM kararları doğrultusunda İran ile ticari ilişkiler belirli limitler dâhilinde gerçekleştiriliyor. Ancak, banka bu limitlerin üzerinde para transferi gerçekleştirerek, İran’ın ve İranlı bazı işadamlarının kaynaklarının dolaylı olarak “aklanmasını” sağladı. Söz konusu işlemin ise, genel müdür Süleyman Aslan’ın talimatları ile gerçekleştirildiği belirtiliyor. Bunun karşılığında ise genel müdüre yüksek tutarlarda “komisyon” adı altında rüşvet ödemesi yapıldığı iddia ediliyor. Ödemelerin de ayakkabı kutuları ile eve teslim şeklinde gerçekleştirildiği ifade edildi. Genel Müdür Aslan’ı ise bu işe, siyasetçilerin oğullarının ikna ettiği öne sürüldü.
GAZ PARASINDA SORUN YOK
Üç ayrı dosyadan oluşan büyük rüşvet operasyonu kapsamında Türkiye Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın da yer alması, kamuoyunda kafaların karışmasına yol açtı. Hükümete yakın kaynaklar, İran’dan alınan petrol ve gaz bedelinin Halk Bankası üzerinden ödendiğini hatırlatarak, dolaysıyla bankanın işlemlerinde bir usulsüzlük bulunmadığını iddia ettiler.Taraf’ın güvenlik kaynaklarından edindiği bilgiye göre, Halkbank’ın ismi, “altın kaçakçıklığı” ve “usulsüz para transferinin” yer aldığı dosyada geçiyor. Söz konusu dosyada yer alan bilgilere göre, BM kararları doğrultusunda İran ile ticari ilişkiler belirli limitler dâhilinde gerçekleştiriliyor. Ancak, banka bu limitlerin üzerinde para transferi gerçekleştirerek, İran’ın ve İranlı bazı işadamlarının kaynaklarının dolaylı olarak “aklanmasını” sağladı. Söz konusu işlemin ise, genel müdür Süleyman Aslan’ın talimatları ile gerçekleştirildiği belirtiliyor. Bunun karşılığında ise genel müdüre yüksek tutarlarda “komisyon” adı altında rüşvet ödemesi yapıldığı iddia ediliyor. Ödemelerin de ayakkabı kutuları ile eve teslim şeklinde gerçekleştirildiği ifade edildi. Genel Müdür Aslan’ı ise bu işe, siyasetçilerin oğullarının ikna ettiği öne sürüldü.
Hiç yorum yok