Ankara’da kadınlar son yılların en kitlesel 8 Mart mitingini gerçekleştirdi. Binlerce kadının katıldığı eylemde üniversiteli kadınların ...
Ankara’da kadınlar son yılların en kitlesel 8 Mart mitingini gerçekleştirdi. Binlerce kadının katıldığı eylemde üniversiteli kadınların yoğun katılımı dikkat çekerken Halkevci Kadınlar’ın Ziya Gökalp Caddesi’ndeki AKP seçim bürosu önünde gerçekleştirdikleri protesto, mitinge damgasını vurdu. Haziran İsyanı’ndan sonraki ilk kitlesel kadın mitingi olmasıyla önem taşıyan 8 Mart’a kadınlar hem öfkelerini hem de coşkularını taşıdı
Ankara’da binlerce kadının katılımıyla son yılların en kitlesel kadın mitingi gerçekleştirildi. Kadın cinayetlerine, tacize, tecavüze, şiddete ve ucuz işgücü olarak görülmelerine karşı yükseltilen talepler 8 Mart alanında binlerce kadın tarafından seslendirildi. Geçtiğimiz gün defalarca koruma talep etmesine rağmen eski sevgilisi tarafından öldürülen İstanbul Üniversitesi öğrencisi Özge’nin fotoğrafları taşındı.
Kutuluş Parkı’nda bir araya gelen kadınlar Çankaya Belediyesi’nin önüne kadar yürüdü. Miting boyunca yolsuzluk ve rüşvete karşı atılan sloganlar dikkat çekti. Kadınlar sık sık “Hırsız var” sloganını attı.
Halkevci Kadınlar’dan AKP seçim bürosunda yolsuzluk protestosuHalkevci Kadınlar miting güzergahı üzerinde yer alan AKP seçim bürosu önüne geldiklerinde “Hırsız var” diyerek bir protesto gerçekleştirdi. Üniversiteli kadınlar da seçim bürosunun camlarına yumurta attı.
Protesto sırasında bir sivil polis, AKP bürosunun korumalığını üstlenerek kadınlara bağırdı. Bunun üzerine Halkevci Kadınlar sivil polise karşılık verdi ve kovalayarak miting alanından uzaklaştırdı.
Kadınlar miting alanına geldiklerinde Ankara Kadın Platformu adına hazırlanan basın açıklaması önce Kürtçe sonra da Türkçe okundu. Açıklamada çalışma hayatında sömürülen kadınlara değinilerek şu ifadelere yer verildi:
Çalışma yaşamında, kadın istihdamını artıracağız diyerek reklamı yapılan istihdam paketleri ile bizlere esnek, güvencesiz, sigortasız, sendikasız, kölelik koşullarında, ucuz iş gücü olarak çalışmayı dayatanlara karşı iş yerlerindeki mobing ve tacizler karşısında erkek dayanışması gösterenlere karşı, fabrika kapıları üzerine kilitlendiği için yanarak can veren işçi kadınlar, servis yerine kamyonet kasalarında taşındığı için öldürülen tarım işçisi kadınlar, hiçbir güvenlik önlemi alınmadığı için camdan düşerek can veren ev emekçisi kadınlar bu ülkede yaşanan iş cinayetlerine sadece birkaç örnek. Her biri bir katliama dönüşen iş cinayetlerine karşı emeğimiz bizimdir demek için buradayız!”
Açıklamada kadın cinayetlerine, çocuk gelinlere, tacize, tecavüze de değinildi. Haziran İsyanı’nda olduğu gibi kadınların her zaman sokakta olacağının vurgulandığı açıklamada “31 Mayıs gecesinden, 1 Haziran’dan tanıyorsunuz! Biz gücü karşısında dehşetle irkildiğiniz o ‘çapulculardanız.’ Onbinlerle Taksim meydanını, Kızılay meydanını zaptedişimizden, Dikmen’den, Tuzluçayır’dan, Kuğulu Park’tan, Kennedy Caddesi’nden tanırsınız! Siz saldırdınız, hapsettiniz, öldürdünüz ama biz kazanacağız!” denildi.
Çankaya Belediyesi güvenliklerinden kadınlara saldırıAçıklamanın ardından Çankaya Belediyesi binasından pankart açmak isteyen Özgür Genç Kadın üyelerine özel güvenlik görevlileri saldırdı. Saldırının ardından pek çok kadın belediye binasının balkonuna çıkarak miting alanındaki kadınlarla birlikte “Yaşasın kadın dayanışması” sloganını attı.
Üniversiteli kadınlar: Öldürülen tüm kadınların hesabını soracağızMitingin sonlarına doğru Üniversiteli Kadın Kolektifi öldürülen kadınların resimleri olan pankartı barikat kuran polislerin önüne açtı. Öldürülen tüm kadınların hesabını katilleri koruyan AKP iktidarından soracaklarını belirten üniversiteli kadınlar polise kırmızı boya attı.
Sendika.Org/ Ankara
Hiç yorum yok