İstanbullu kadınların ikinci 8 Mart eylemi Kadıköy’de yapıldı. Gündemlerinde, erkek şiddetinden, yolsuzluklara, kentlerin ve yaşam alanl...
İstanbullu kadınların ikinci 8 Mart eylemi Kadıköy’de yapıldı. Gündemlerinde, erkek şiddetinden, yolsuzluklara, kentlerin ve yaşam alanlarının talanından, kadınları aile içine hapseden, emeğini güvencesizleştiren AKP’ye tepki vardı
İstanbul 8 Mart Platformu’nun çağrısıyla biraraya gelen binlerce kadın “Kadınız, isyandayız, kurtuluşumuz ve özgürlüğmüz için alanlardayız” pankartıyla 9 Mart’ta Kadıköy Meydanı’na yürüdü. İstanbul’un çeşitli semtlerinden gelen kadınlar Haydarpaşa Numune Hastanesi’nin önünde buluştu. 8 Mart alanını dolduran kadınların gündeminde erkek ve devlet şiddeti, kadın cinayetleri, kadın emeğinin Kadınların isyanı bu kez Kadıköy’de: ‘Meydanları terk etmiyoruz’ ve bunları her gün yeniden üreten AKP’nin kadın düşmanı politikalarıyla birlikte yolsuzluklar da vardı.
Kortejin en önünde “Kadınız, isyandayız, kurtuluşumuz ve özgürlüğümüz için alanlardayız” yazılı pankart taşındı. Feminist Kadınlar 8 Mart’ta düzenlenen 12. Feminist Gece Yürüyüşü’nde taşıdıkları “Geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz” pankartıyla yürüdü.
Yolsuzluğun iktidarını yıkacağız
AKP’nin yolsuzluklarının simgelerinden biri haline gelen ayakkabı kutuları, kadınların da ellerindeydi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu kutulara öldürülen kadınların isimlerini yazarken, Halkevci Kadınlar “Kadınız, isyandayız. Yolsuzluğun, yoksulluğun iktidarını yıkacağız” pankartıyla birlikte “30 milyon dolar kaç sığınma evi eder?” yazılı kutular taşıdı. ÖDP’li kadınlar da gündeminde yolsuzluk ve yoksulluğun, istismarın, gericiliğin iktidarı AKP’ye karşı tepkilerini yüksek sesle dile getirdi.
Kürt kadınlar özgürlük istiyor
Yöresel kıyafetleriyle mitingde yerini alan DÖKH’lü kadınların ellerinde Paris’te katledilen Kürt kadın siyasetçiler Sakine Cansız, Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan’ın fotoğraflarını taşıdı. Yürüyüş boyunca özgürlük talebini yineleyen Kürt kadınların “Jin, jiyan, azadi” sloganına tüm kadınlar katıldı. Yerel seçimlerde aday gösterdikleri yerlerde eş başkanlık uygulayan HDP’nin İstanbul’da gösterdiği 39 kadın belediye eş başkan adayı da mitingdeydi.
Üniversiteli kadınlarda Özge için ‘inadına hayat’
Üniversiteli kadınlar da üç gün önce, korunma talep etmesine rağmen, korunmadığı için sevgilisi tarafından öldürülen Özge Gündoğan’ı andı. Üniversiteli Kadın Kolektifi “İnadına hayat, inadına sokak” sloganıyla isyan ederken, Kampüs Cadıları, “Kadınların öfkesi kampuslardan taşıyor” dedi. Gençlik Muhalefeti’nden kadınlar da “Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizimdir” dedi.
Fadime Ayvalıtaş’a selam, isyan!
Kadınlar hem kürsüden hem de dövizleri ile başta Fadime Ayvalıtaş olmak üzere Gezi’de katledilenlerin annelerini de selamladı. Pek çok kortejde Gezi’nin kırmızılı kadınları, siyahlı kadınlarına dikkat çekilirken, Sosyalist Kadın Meclisleri “İsyandayız, dönmeyiz evlere” pankartıyla “Bir kere gittik Gezi’ye dönmeyiz evimize” sloganına gönderme yaptı. İsyan çığlıklarının çokça duyulduğu eylemde Anarşist Kadınlar da “İsyan” yazılı kadın maketleri taşıdı. SDP’li kadınlar da “Aysel Gürel’in torunlarıyız” ve “Yıldız Tilbe’nin askerleriyiz” gibi yaratıcı dövizleri ile alandaydı.
Kadınlar emeğine sahip çıktı
Emek ve meslek örgütlerinden kadınlar da kadın emeğinin esnekleştirilmesi ve güvencesizleştirilmesi, değersizleştirilmesi ve ucuzlaştırılmasına karşı tepkilerini ve taleplerini dile getirdi. İMECE ev işçiliğinin iş yasası kapsamına alınması için sürdürdükleri mücadeleyi alana taşırken, Fatma Aldal’ı da andı. DİSK’li kadınlar “Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimizin özgürleşmesi için sokaklardayız” pankartı taşıdı. KESK’li Kadınlar da emeğine sahip çıktı.
Kortejlerde lezbiyen, biseksüel ve trans kadınların talepleri de ifade edildi.
Gezi’nin kadınları Kadıköy’de
Basın açıklamasını okuyan Zeynep Derya Yıldız bu mitinge Gezi isyanında sokakları doldurmuş, barikatların önünde direnmiş, kentine, yaşamına, kimliğine, bedenine ve haklarına sahip çıkmış, iktidar karşıtı bir öfkeyi büyütmüş, meydanlarda bu direnişi örgütlemiş kadınlar olarak geldiklerini söyledi. Gezi’de gözaltında yaşan taciz, şiddet, ince arama, işkenceleri teşhir ettiklerini söyleyen Yıldız, AKP’nin cinsiyetçi politikalarını da eleştirdi. Kadınların demokratik ve katılımcı siyaset ve eşit temsil istediğini kaydeden Yıldız, kadınlar için düzenlenmiş kentler istedi.
Gezi parkının AVM’ye dönüştürülmesi ve HES projelerine karşı kadınların direnişini hatırlatan Yıldız, kadın emeğinin sömürüsüne de değindi. Hem evde hem işte çalıştıklarını söyleyerek, iş yerlerinde tacize, mobbinge ve güvencesiz çalışma koşullarına bağlı olarak hayatlarını kaybettiklerini belirtti.
Yıldız “Erkek devlet, elini, emeğimizden, bedenimizden çek diyoruz. Sizin anlattığınız ‘mutlu-kutsal aile’ masallarına karnımız yok. Bizleri evlerimize hapsedemezsiniz, sokakları da meydanları da geceleri de terk etmeyeceğiz” dedi.
Doğa kadın, devlet erkek
Son Gezi iddianamesinde “terör örgütü önderi” olarak gösterilen Mücella Yapıcı da kadın, sosyalist ve feminist kimlikleri dışındaki tüm kimliklerini bırakarak Kadıköy’e geldiğini söyledi.Kentlerin ve doğanın kadın olduğunu ama devletin erkek olduğunu söyleyen Yapıcı,şanslı olarak mimar olmuş bir TMMOB’lu kadın olarak, yaşamı, kenti, uygarlığı yaratan kadınlar üzerinden kurulan kapitalist düzenin kadınların özgürleşmesi ile yıkılacağını ifade etti.
Eylemde Kardeş Türküler sahne aldı. İlk şarkıları da Gezi’de yaptıkları şarkıları “Tencere tava havası” oldu.
Sendika.Org/ İstanbul
Hiç yorum yok