Avustralya’da Müslüman LGBTİ’lerin (lezbiyen, gey, biseksüel, trans, interseks) oluşturduğu MARHABA adlı grup, anaakım İslam alimlerin...
Avustralya’da Müslüman LGBTİ’lerin (lezbiyen, gey, biseksüel, trans, interseks) oluşturduğu MARHABA adlı grup, anaakım İslam alimlerinin heteroseksist söylemlerinin dışında, kapsayıcı bir din anlayışını savunuyor.
Dün yayınladığımız “Müslüman LGBTİ'lere Merhaba” haberinin ardından pek çok kişi İslam ve LGBTİ’lerin asla bir arada düşünülemeyeceğine dair yorumlar yapsa da kendini Müslüman olarak tanımlayan LGBTİ’lerin kendilerini ifade edebilecekleri bir alan yaratabilmesi oldukça önemli.
Şimdi söz, MARHABA’nın cinselliği ile inancını ayrı gayrı düşünmek zorunda olmadığını söyleyen eşcinsel imamında.
Eşcinsel bir imam olarak, İslam’a dair kafanızdaki soru işaretlerini nasıl aştınız?
İslam çalışmalarımın başında, gey bir imam olmayı geçtim, gey ve imam kelimelerinin aynı cümle içinde geçebileceğine dahi ihtimal vermiyordum. Eşcinsel bir imam olarak, hem kendi içimde, hem de dışarıda pek çok zorlukla karşılaştım, bunlar hâlâ devam ediyor. Ancak İslam bilgimi genişlettikçe kendimi kabul etmeyi öğrendim. Böylece Allah’la ilişkimin daha da güçlendiğini fark ettim. İnsanlar Allah adına acımasız laflar ediyorlar. Pek çok insan, cinsellikleri ile İslam’ı bağdaştırma konusunda sıkıntı yaşıyor. Ben anahtarın eğitim olduğuna inanıyorum. Daha fazla çalışıp analitik olmayı öğrendikçe, eleştirel düşünce geliştirdikçe Müslümanlığım ve cinselliğim birbirleriyle barıştı. Cahildim ve İslam’ın benim böylesi sıkıntılar çekmemi istemediğini anlayamadığım için acı çekiyordum.
Pek çok Müslüman, eşcinselliğin İslam’da çok büyük bir günah olduğunu düşünüyor ve Müslüman LGBTİ’lerin yaşadığı zorlukları tartışmaktan bile imtina ediyor. Siz LGBTİ’lerin İslam’daki yerini nasıl yorumluyorsunuz?
Herhangi bir kişiyi İslam adına dışlamayı haklı çıkarmaya çalışanlar, İslam’ın temelinde Allah yoluna davet felsefesi olduğundan habersizler. Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.a.v.) “Kolaylaştırın, zorlaştırmayın, müjdeleyin, nefret ettirmeyin” demiştir. Hz. Muhammed (S.a.v.) 23 yıl boyunca peygamberdi. Yalnızca bu süre zarfında tüm Arap Yarımadası’nı Müslümanlaştırdı. Bazı kaynaklar veda hutbesinde 100 bin kişi olduğunu söyler. Bu da kapsayıcı bir İslam anlayışını hayata koyması ve günahkârlara bile Allah’tan ümidi kesmemelerini öğütlemesiyle mümkün olmuştur. Allah’la ilişkimizi güçlendiren ve yaratılanlarla barış içinde olmamızı sağlayan kapsayıcı bir İslam anlayışından uzaklaştığımız için bugün bu hale geldik diye düşünüyorum. Hristiyanlara, Yahudilere ya da inançsızlara düşman olmayan böylesi bir İslam’da LGBTİ’ler dâhil tüm Müslümanlara yer var.
Pek çok İslam âlimi İslam’da LGBTİ’lere yer olduğunu savunan yaklaşımları şiddetle kınıyor ve ilerici Müslümanları “gerçek İslam” dedikleri şeyden kopmakla suçluyor. Sizce anaakım, heteroseksist İslam anlayışını benimseyen Müslümanlar, LGBTİ Müslümanları tehdit olarak algılamaktan nasıl vazgeçecek?
Her âlimin sözleri, Hz. Muhammed’in (S.a.v) sözleriyle tartılmalıdır. Aklıma Kelime-i Şahadet getirerek Müslüman olan birini bunu korkudan yaptığını düşündüğü için kılıçla öldüren bir sahabenin hikâyesi geliyor. Hz. Muhammed (S.a.v.) bu sahabeye “nereden biliyorsun?” diye sormuş, “göğsünü samimiyetini görmek için mi yardın?” Pek çok sözde âlim, sanki kendi haklarıymış gibi, kolayca ve hemencecik, insanları İslam’ın dışına itiveriyor. Farklı düşüncelerin olması iyi bir şeydir ama aşırıcılık da eğitim ve reformla aşılabilir. Reform, İslam tarihinin her zaman bir parçası olageldi, dolayısıyla Müslüman LGBTİ’ler bir tehdit olarak görülmemeli.
İslamofobi’nin yaygın olduğu pek çok Batı ülkesinde çifte ayrımcılık yaşayan Müslüman LGBTİ’ler cinsellik ve maneviyat arasında bir köprü kurma potansiyeli taşıyorlar mı sizce?
İflah olmaz bir iyimser olarak Müslüman LGBTİ’lerin cinsellik ve maneviyat arasında bir köprü kurma potansiyeli olduğuna yürekten inanıyorum. Bunun için dünyanın farklı yerlerinden çeşitli alanlar oluşmaya başladı zaten. Gey ve imam kelimelerinin aynı cümle içinde geçebileceğini düşünebiliyoruz artık. Önyargılar çok fazla, pek çok kişi haklı olarak hâlâ gizli kalmayı tercih ediyor. Yine de Paris’te, Kanada’da eşcinsel dostu camiler açılıyor. Güney Afrika’dan, ABD’den, İngiltere’den eşcinsel imamlar seslerini duyurmaya çağırıyor. Aralarında MARHABA’nın da olduğu pek çok örgüt “başka bir İslam mümkün” diyor BİANET
İŞTE O HABER:
MÜSLÜMAN LGBTİ'LERE MERHABA
İŞTE O HABER:
MÜSLÜMAN LGBTİ'LERE MERHABA
Avustralya’nın Melbourne kentinde kurulan MARHABA adlı grup, İslam ile LGBTİ’lerin birbirine ters düşmediğini ifade eden bir ses olarak adını duyuruyor.
21 Şubat’ta kurulan grubun kemik kadrosu eşcinsel bir imam, bir yüksek mahkeme hâkimi, yerel bir milletvekili, bir siyasi parti eski lideri, bir psikolog ve sağlık çalışanlarından oluşuyor.
Din ile cinselliğin açıkça tartışılabildiği ve barışçıl bir yaklaşımla ele alındığı bir grup olmayı hedefleyen MARHABA, LGBTİ Müslümanların selameti için çalışıyor. MARHABA’dan Shaun Ralph, grubun kuruluşunu ve hedeflerini kaosGL.org’a anlattı.
İslam kimin tekelinde?
MARHABA’nın kuruluşu dört ay öncesine dayansa da üyeleri birbirlerini yıllardır tanıyor. Bundan birkaç yıl önce üyelerinden biri, sevgilisinin dinini kabul ederek İslam’ı seçmek istediğinde ise bir imamdan şu yanıtı alıyor:
“Eğer Müslüman olmak istiyorsan; bir Müslüman adı almalı, sünnet olmalı ve eşcinsel yaşam tarzından vazgeçmelisin.”
Kapıları kapamayan bir İslam anlayışı için
“Bu arkadaş haliyle İslam’dan soğumuştu,” diye anlatıyor Ralph. “Kendisini imamımızla tanıştırdık, ona Müslümanlığın böylesi şartları olmadığını anlattık. Şükürler olsun ki, İslam’ı kabul eden bu arkadaş 4 yıldır Müslüman ve hatta Kuran’ı ezberlemeye başladı.”
Ralph, MARHABA’nın insanlara kucak açan bir yaklaşımı benimsediğini anlatıyor. Ona göre, Hz. Muhammed’in (S.a.v.) pek çok insanın kalbinde yer edinmesini sağlayan da bu kapsayıcı İslam felsefesi.
Psikospiritüel danışmanlık hizmeti
MARHABA’nın örgütlenme sürecini başlatan ise kendilerine telefon yoluyla ulaşan 16 yaşındaki bir trans olmuş. Özel bir Müslüman okuluna giden genç, cinsiyet kimliği ile dini arasında bocalama yaşarken ailesinin baskıları altında kafasındaki sorulara yanıt aramış. Bunun üzerine MARHABA, 15 aydır psikospiritüel bir danışmanlık hizmeti veren ve polis tarafından kayıt altında tutulan bir telefon hattı oluşturmuş.
Ralph, grubun önümüzdeki yıla dair planlarını şöyle anlatıyor: “Yasal statü kazanmak ve herkesin gelip din ve cinselliği tartışabileceği bir merkez oluşturmak istiyoruz. Bu merkezde insanların aynı zamanda sosyalleşebileceği kapsamlı bir kütüphane oluşturman planımız var. Ayrıca deneyim paylaşıp ortaklık kurabileceğimiz fırsatları iple çekiyoruz. Bunlardan en büyüğü, 25-29 Temmuz tarihleri arasında Melbourne’de gerçekleştirilecek AIDS 2014 konferansı olacak.”