“Salih Muslum, Feridun Sinirlioğlu ve Sırrı Süreyya Önder
Dolmabahçe Sarayında ayrı bir görüşme gerçekleştirilir. Görüşmenin içeriği
Öcalan’a aktarılmak üzere Önder’le paylaşılır.
Bu toplantıdan iki gün sonra, Dolmabahçe’de hazır bulunan
bir devlet bürokratı Rojava’daki muhatabını arar ve Süleyman Şah için
ayrıntıları görüşmek üzere toplantı planlanır. Suruç-Kobanê sınırındaki karakolda
yapılan toplantıya MİT, Genelkurmay temsilcisi ve Dışişleri bakanlığı
temsilcisi, Rojava tarafından ise YPG temsilcisi, Rojava İstihbaratı temsilcisi
ve siyasi bir yetkili hazır bulunur. İki hafta neredeyse her gün bu toplantı
yapılır. Şubat ayı ortasında Ankara, Rojava yönetimini tekrar Dolmabahçe’ye
davet eder ve ‘operasyona hazır olduklarını’ bildirir”
Türkiye o vakte kadar Cerablus üzeri (ki burası da IŞİD
işgalindeydi) askerlerin lojistiğini sağlıyor ve gidiş gelişler mevcuttu. Yani
yaklaşık 2 yıl IŞİD’le işbirliği şeklinde Süleyman Şah türbesindeki varlığına
devam ettirmişti.
Ama bu durum artık yürüyemiyor ve YPG, IŞİD’i Türbeden
çıkarırsa o zaman ‘Türkiye kendi ecdadının türbesini kurtaramadı ama YPG
kurtardı’ söylemi yayılacaktı. Türbeyi taşıma girişimi bu söylemin önüne
geçilmek için başlatılmıştı. Fakat gel gör ki bu da YPG’siz olmuyordu.
YPG’DEN YARDIM İSTENDİ
Bu anımsatmayı yaptıktan sonra tekrar Dolmabahçe
toplantısına dönelim. Feridun Sinirlioğlu burada şu mesajı veriyor: IŞİD orayı
bize karşı koz olarak kullanıyor. Türbeyi taşımak istiyoruz. Devlet ve hükümet
olarak Türbenin taşınması için karar aldık. Taşıdıktan sonra ise orayı
patlatacağız. Türbeyi Kobanê topraklarına taşımak istiyoruz. Orada iktidar olan
sizsiniz ve sizin yardımınızla bunu yapmak istiyoruz.’
Rojava tarafı ise olayın askeri boyutu olduğunu ve bunu YPG
ile konuşmak zorunda olduklarını aktarır. Bunun üzerine Sinirlioğlu, ‘YPG’nin
bize yardımcı olmasını istiyoruz’ talebini tekrarlar.
SALİH MUSLİM’E İMRALI’YA GİTME ÖNERİSİ
Görüşmelerin sürdürülmesi için karar alınır ve ilgili
muhataplar belirlenir. Bu konuda daha sonra istişare edilmek üzere kapatılır.
Sinirlioğlu, hükümet ve PKK arasında yapılan görüşmelerde de tıkanma olduğunu
ve Rojava yönetiminin bu konuda yardımcı olabileceğini söyler. ‘Nasıl yardımcı
olunur’ tartışmasının devamında Türk tarafı, ‘Salih Muslim’ın İmralı’ya gidebileceğini’
belirtir. Ancak bu görüşme hiçbir zaman gerçekleşmez.
MÜSLIM, SİNİRLİOĞLU VE ÖNDER ARASINDA TOPLANTI
Toplantıdan sonra Salih Muslum, Feridun Sinirlioğlu ve Sırrı
Süreyya Önder Dolmabahçe Sarayında ayrı bir görüşme gerçekleştirilir.
Görüşmenin içeriği Öcalan’a aktarılmak üzere Önder’le paylaşılır.
Bu toplantıdan iki gün sonra, Dolmabahçe’de hazır bulunan bir
devlet bürokratı Rojava’daki muhatabını arar ve Süleyman Şah için ayrıntıları
görüşmek üzere toplantı planlanır. Suruç-Kobanê sınırındaki karakolda yapılan
toplantıya MİT, Genelkurmay temsilcisi ve Dışişleri bakanlığı temsilcisi,
Rojava tarafından ise YPG temsilcisi, Rojava İstihbaratı temsilcisi ve siyasi
bir yetkili hazır bulunur. İki hafta neredeyse her gün bu toplantı yapılır.
Şubat ayı ortasında Ankara, Rojava yönetimini tekrar Dolmabahçe’ye davet eder
ve ‘operasyona hazır olduklarını’ bildirir.
OPERASYON NASIL YAPILDI
Operasyon için taraflar ortak karar alır. Türk tarafı
bölgede konumlanan IŞİD gruplarını uçakla ve toplarla vurulacağını söyler ve
bunun için YPG’den koordinat istenir. YPG’nin verdiği koordinatların hiçbiri
Türk uçakları tarafından bombalanmaz, top atışı yapılmaz.
Ve 22 Şubat 2015 gece yarısı Suruç-Kobanê sınırında yaklaşık
60 tank, 60 zırhlı araç ve 300 asker sevk edilir. Ama YPG sadece 12 tank, 30
araç ve 150 askerin geçişine izin verir. Operasyonda yaklaşık 150 YPG savaşçısı
de yer alır.
YPG savaşçıları Türk askerlerini Türbenin 200 metre yakınına
götürür. Türbe alınır ve yeri patlatılır. Türbenin eski yeri halen enkaz
şeklinde duruyor.
Bilindiği üzere Şah Süleyman Türbesi Kobanê’nin Eşme köyüne
getirilir. Burayı da Türk tarafı belirlemiştir. Arazi sahibi önceden haberdar
edilir. Türk yetkililer burada kaldıkları müddetçe arazinin kirasını
vereceklerini belirtir ve bunun için Suruç kaymakamı görevlendirilir. Ancak bu
para hiçbir zaman verilmez.
Rojava ile TC arasında ortaklaşa yapılan tek girişim budur
ve bunu da Ankara yönetimi kendi hanesine yazdı.
Ancak Şah Süleyman Türbesi halen orada duruyor, Kadın ordusu
YPJ ile Türk Bayrağı arasındaki mesafe sadece 100 metre.
Bu operasyon, Öcalan’ın Newroz 2015 mesajına da yansıdı.
Öcalan, Mart ortasında Newroz mesajını hazırlayıp ilettikten sonra Ankara’dan
kendisine şöyle bir talep gider; ‘Şah Süleyman operasyonuna atıfta bulunsanız
süreç açısından faydalı olur.’ ‘Eşme ruhu’ kavramının tam olarak mesajda yer
alması da Ankara tarafından istenir.
Öcalan, özelde Suriye ve genelde bölgede Kürt-Türk barışı ve
birlikteliğini sembolize etsin düşüncesiyle ‘Eşme ruhu’ cümlesini Newroz
mesajına yerleştirir.
Ancak hatırlanacağı üzere Newroz’dan hemen sonra da
Genelkurmay başkanlığı tarafından bu mesaj reddedildi.
Ancak görüşmeler hep sürdü. Şimdi devam edip etmediğini
bilmiyoruz.”
(DEMİR KÜÇÜKAYDIN’IN, “Erdoğan’ın Kumarı, Ya Herro Ya Merro”
ADLI YAZISINDAN ALINTILANMIŞTIR)