"SADAT ve Osmanlı Ocakları AKP'nin silahlanmış milisleri!"

CHP'li vekil: SADAT ve Osmanlı Ocakları AKP'nin silahlanmış milisleri!

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, 16 Nisan referandumu sonrası sokağa çıkmamalarını, "AKP’nin birçok sivili silahlandırdığı o akşam belki bir olay olabileceğini düşündük” sözleriyle açıkladı. Ağbaba, "SADAT ve Osmanlı Ocakları AKP'nin silahlı milisleri" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP’nin 16 Nisan gecesi sokaktakileri yalnız bıraktığına dair eleştirilere “CHP, sokağa çıkanları kötü gözle görmüyor, sokağın meşruiyetini tartışmıyor, sokağa çıkan sivil toplum kuruluşlarına katkı veriyor, ama sokağa çıkma konusunda bir davet yapmıyor. Çünkü ‘Hayır’ diyenlerin kazandığı, haklı göründüğü o ortamda AKP’nin kışkırtması ile insanlara zarar gelebileceğini düşündük” şeklinde karşılık verdi.

Özgürüz.org'un sorularını yanıtlayan Ağbaba, Gezi döneminde AKP’nin sokaktaki tutumunu hatırlatarak, “O gün gözlerini kan bürüdü. Biz müdahale etmeseydik belki çok daha büyük olaylar olacaktı. Sokak konusunda bunun bir etkisi olduğunu biliyoruz” açıklamasını yaptı ve aynı şekilde SBF’deki eylemler sırasında da orada CHP’li milletvekilleri olmasa, hocalara yönelik şiddetin çok daha büyüyebileceğini dile getirdi.

"SADAT VE OSMANLI OCAKLARI AKP'NİN SİLAHLI MİLİSLERİ"

Ağbaba şunları söyledi:

“SADAT var, Osmanlı Ocakları örgütlenmesi var. Osmanlı Ocakları, tamamen AKP’nin silahlanmış milis güçleri… Gezi eylemlerindeki o barışçıl eylemler sonrasında, herhangi bir sivil eyleme karşı müdahale amacı ile kuruldular. 15 Temmuz sonrası görüntülere bakıldığı zaman onların silahlı olduğunu tahmin edebiliriz. Ayrıca bu silahlı örgütlenmelerle işbirliği yapan birkaç mafya grubunun olduğuna dair duyumların da Genel Başkanımıza bilgi olarak geldiğini söylemek isterim. AKP’nin birçok sivili silahlandırdığı o akşam belki bir olay olabileceğini düşündük. Belki ortamı terörize ederek, eylemcilerin arasına provokatörler sokarak %50 üzerindeki pırıl pırıl, meşru birleşmeyi provake edecek olaylar olabilir duygusuyla bu çağrıyı yapmadık.”