5) Güçlükle doğruldu Musa, kalktı. Yaşlıydı. Zor konuştu… Sesi, yanmış bir kehribar taşıydı, çam kokulu. Ve Muhammed, İsa ve Davut...
Sesi, yanmış bir kehribar taşıydı, çam kokulu.
Ve Muhammed, İsa ve Davut kokuya teslim oldular.
“Uzundu, çok uzundu yol ve suyumuz yoktu.
Ve biz İsrailoğulları, Kızıldeniz’den geçtik.
Ve dayanılmazdı Firavun’un zulmü, yürüdük, doğu sahillerine
geldik.
Heybelerimizde son lokma, orada, o son adımda tükendik.
Sonra; ‘Ey Musa!
Elindeki asayı taşa vur!’ dedi birden bir ses! ‘Asayı taşa vur’! ‘Durma, vur
Musa’
Korktum! Ve vurdum. Oniki pınar fışkırdı oracıkta ve oniki
ışıltılı hayat oldu, herkese yetti.
Sonra gökten bıldırcınlar… ve kudret helvaları ve sıcacık
ekmekler… Bir mucizeydi artık asa!
Bir taşın üstüne oturdum. Anlardan hangi an, günlerden hangi
gün, aylardan hangi ay…
Ve “O” yanıma geldi, oturdu! Konuştu! Dağ Tür’dü, kalbim
kelimullah.
‘Ey Musa! Şüphesiz ben âlemlerin Rabbi olan Allah'ım’ dedi
bana.
Kaçtım oradan. Ve ardımdan üç kere seslendi Allah;
‘Musa! Dön, gel. Korkma. İnan ki güvende olanlardansın.
Ben seni seçtim, sen artık vahyolunansın”
Sonra sesindeki çam kokusu zayıfladı Musa’nın. Oturdu.
Bitiyordu sesi, azalıyordu. “Ben ki” dedi usulca,
“Tam ortasından böldüm koca Kızıldeniz’i. Ve Konuştum “O”nunla
bolca.
Dört kitabın benimdi biri.
Bunların hepsi,
Muhammed’in gözbebeklerindeki
Çocuk ve kadın ölüleri için miydi”
(DEVAM EDECEK)
HAYRİ GÜNEL / 15.06.2017 - SİLİVRİ
BİRİNCİ BÖLÜM: BİNİKİYÜZ YIL AYNI KONUŞTU BAKARA'DAKİ ALTMIŞ (1)
İKİNCİ BÖLÜM: BİNİKİYÜZ YIL AYNI KONUŞTU BAKARA'DAKİ ALTMIŞ (2)
(DEVAM EDECEK)
HAYRİ GÜNEL / 15.06.2017 - SİLİVRİ
BİRİNCİ BÖLÜM: BİNİKİYÜZ YIL AYNI KONUŞTU BAKARA'DAKİ ALTMIŞ (1)
İKİNCİ BÖLÜM: BİNİKİYÜZ YIL AYNI KONUŞTU BAKARA'DAKİ ALTMIŞ (2)