Cumhurbaşkanlığı, Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve Balesi’ne el koydu. İki tüzel kurumun özel yasaları lağvedildi… Türkiye’...
Cumhurbaşkanlığı, Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve
Balesi’ne el koydu. İki tüzel kurumun özel yasaları lağvedildi…
Türkiye’nin, AKP iktidarı boyunca “ha kapatıldı, ha
kapatılacak” denilen, iktidarın her yeni döneminde kuruma özerklik tanıyan
kuruluş yasalarında değişiklik yapılması gündeme gelen Devlet Tiyatroları ( DT
) ve Devlet Opera ve Balesi (DOB) gibi sanat kurumları artık yok. Çünkü her iki
kurum da bir gecede, yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne uyum adı altında
çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile lağvedildi. DT ile DOB, 2012-2015
yıllarında da iktidarın hedefi haline gelmişti. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca
hazırlanan “Türkiye Sanat Kurulu Yasa Tasarısı” adlı tasarı ile her iki kurumun
da lağvedilmesi istenmiş, ancak sanatçılar ve kamuoyundan gelen baskılar
nedeniyle yasa tasarısı geri çekilmişti. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi
gündeme gelir gelmez, bir kararname ile her iki kurumun da ‘özerkliğini’
elinden aldı.
Yasaları değiştirildi
Çıkarılan kararname ile DT’nin kuruluş yasası olan 5441
sayılı yasanın adı “Devlet Tiyatroları Personeli Hakkında Yasa” ile DOB’un
kuruluş yasası olan 1309 sayılı yasanın adı “Devlet Opera ve Balesi Personeli
Hakkında Yasa” olarak değiştirildi. Kurumun kendisine ait Disiplin Kurulu,
repertuvarı ve oyunları belirlemede etkin kurul olan Edebi Kurul ile Yönetim
Kurulu, kurumun bakanlıktan ayrı bütçesini sağlayan ilgili maddeleri de lağv
edildi. Değişiklikler çerçevesinde artık DT’nin de DOB’un da genel müdürü ve
bağlı il müdürlükleri de devre dışı kaldı. DT ve DOB’un pek çok ilde bulunan
müdürlüklere bağlı Büyük Tiyatro, Küçük Sahne gibi sahneler ve her iki kurumun
taşınmaz mal varlıkları da Cumhurbaşkanlığı’nın himayesine geçti. DT ve DOB’da
görevli sanatçılar, 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’na bağlı olmakla
birlikte, kurumun özerkliğini sağlayan ilgili yasalar gereğince, her sanat yılı
sonunda kurum içinde bir sözleşme imzalıyordu. Her iki genel müdürlük de
lağvedilince sanatçıların sözleşmeleri de askıya alındı. Kararname ile ayrıca
her iki genel müdürlük Kültür ve Turizm Bakanlığı teşkilat yapısından da
kaldırıldı. Bununla birlikte, “Cumhurbaşkanlığı Politika Kurulları” başlığı
altında “Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu” oluşturuldu. Yeni kararnameyle
birlikte Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Türkiye’nin en zengin, en büyük
kütüphanesi olan ve ayrı bir başkanlık olarak düzenlenen Milli Kütüphane
Başkanlığı da “bakanlığın teşkilat şemasında” yer almadı. Kütüphane,
Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü içinde yapılandırıldı.
MUHSİN ERTUĞRUL'A UZANAN KÖKLER
1949 yılında çıkarılan 5441 sayılı yasa, ilk olarak “Devlet
Tiyatrosu ve Operası’nın Kuruluş Yasası” olarak tanımlanmıştı. Önce Milli
Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren her iki sanat kurumu, daha
sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı kuruluş haline getirildi. 5441’e
paralel olarak çıkarılan 1309 sayılı “Devlet Opera ve Balesi Kuruluşu Hakkında
Yasa” ile de her iki kurum, iki ayrı genel müdürlük olarak belirlendi.
Tiyatronun duayeni
DT ile DOB’un kökleri Türk tiyatrosunun ‘duayeni’ olarak
kabul edilen Muhsin Ertuğrul’a dayanıyor. Ertuğrul, İstanbul Açık Hava Tiyatrosu’nun
açılmasını sağladıktan sonra, 1949 yılında, o zaman aynı çatı altında bulunan
Devlet Tiyatroları ve Operası Genel Müdürlüğü’ne atandı. Aynı tarihte ilk
olarak, bugün “tarihi yapı” kabul edilen Büyük Tiyatro’yu yaptırdı. Ankara’daki
Büyük Tiyatro, önceki gün akşama değin Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü
olarak da kullanılıyordu.