Barselona’da bir araya gelen bağımsızlık yanlıları,
Bağımsızlık Referandumu’nda halka saldırarak referandumu engelleyen İspanyol
polislerinin ‘onur’landırıldığı yürüyüşü protesto etti….
1 Ekim 2017’de gerçekleştirilen Katalonya Bağımsızlık Referandumu’nun
yıldönümü öncesinde bağımsızlık yanlıları ve İspanyol polisi eylemler
düzenledi.
Binlerce bağımsızlık yanlısı, İspanyol polis sendikalarının
geçen yıl referandumda görev alarak, halka saldıran polisleri ‘onurlandırmak’
üzere düzenlediği yürüyüşü protesto etmek için bugün (29 Eylül) Barselona
sokaklarındaydı.
Barselona yerel polis teşkilatından yetkililer bağımsızlık
yanlısı eyleme 6 bin, İspanyol polisi ve destekçilerinin eylemine ise 3 bin
civarında katılım olduğunu bildirdi.
Katalan polisi, Mossos d’Esquadra, tarafların karşı karşıya
gelmesini engellemeye çalıştı. Ancak bağımsızlık yanlısı eylemcilerin Katalonya
Meydanı’na yürümek istemesi üzerine polis eylemcilere joplarla saldırdı.
Eylemciler polise tepki gösterirken Katalonya İçişleri Bakanı Miquel Buch’a
istifa çağrısında bulundu.
Polis saldırısı sonucu 10 kişi yaralandı, 2 kişi de
gözaltına alındı.
#Catalonia: During a counter-demo by pro-independence protesters in downtown #Barcelona, against a fascist march to honor cops that took part in last year's referendum crackdown. @mossos attacked the demo with batons and violence.
Catalan police use force to keep pro-independence protesters away from march to honor Spanish officers that took part in referendum crackdown goo.gl/S3Qu4r
Firefighters protecting pro indyref protestors from Catalan cops #Barcelona
pic @amnadal pic.twitter.com/UYPhDMa2dt
Öte yandan İspanyol polis sendikası Jusapol’un sözcüsü,
geçen yıl düzenlenen Bağımsızlık Referandumu’nda halka saldıran polislerin
‘onurlandırıldığı’ etkinlikte “Onlar yasalara riayet ettiler ve kendilerinden
isteneni yaptılar” dedi. Yürüyüşe sağ liberal Ciudadanos partisinden bazı
isimler de destek verdi.
Bağımsızlık yanlısı gruplar ise İspanyol polisinin
Barselona’daki yürüyüşünü, referandumun yıl dönümü öncesinde “kabul edilemez”
bir “provokasyon” olarak niteledi.
