Fransız haber ajansı AFP, Türkiye ekonomisindeki yavaşlamanın inşaat şirketlerini nasıl etkilediğini inceleyen bir haber yayınladı. "Türkiye'nin ekonomik büyümesi yavaşlarken inşaat sektörü çöküşe geçiyor" başlıklı haberde Bolu Mudurnu'da Al Babas adıyla Disney kalelerini andıran yüzlerce lüks ev yapan Sarot Grubu'nun iflası örnek gösterildi...


Fransız haber ajansı AFP, Türkiye ekonomisindeki yavaşlamanın inşaat şirketlerini nasıl etkilediğini inceleyen bir haber yayınladı.

"Türkiye'nin ekonomik büyümesi yavaşlarken inşaat sektörü çöküşe geçiyor" başlıklı haberde Bolu Mudurnu'da Burj Al Babas adıyla Disney kalelerini andıran yüzlerce lüks ev yapan Sarot Grubu'nun iflası örnek gösterildi.

Sarot Grubu konkordato başvurusu yapmış, mahkeme 20 Kasım'da konkordatonun başarıya ulaşma şansı olmadığını söyleyerek iflas kararı vermişti. Sarot Grubu ise karara itiraz edeceğini açıklamıştı.

İnşaatı 2014'te başlayan 732 villa ve bir alışveriş merkezi içeren proje, iflasın ardından belirsizliğe sürüklendi.

AFP Sarot'un, alacaklılardan korunmak için konkordato başvurusu yapan yüzlerce şirketten biri olduğunu yazdı.

Haber şöyle devam ediyor:

Sarot Grubu Başkan Yardımcısı Mezher Yerdelen, 200 milyon dolarlık proje kapsamında bazı müşterilerin satın aldıkları evlerin parasını ödememeleri nedeniyle konkordato başvurusu yaptığını, bugüne kadar projeye 100 milyon dolar harcandığını söylüyor.

Fiyatları 400 ile 500 bin dolar arasında değişen evlerden 351'i Arap yatırımcılara satılmıştı.

Yerdelen, körfez ülkelerindeki müşterilerinin petrol fiyatlarındaki düşüşten, kendilerininse Türkiye'deki ekonomik dalgalanmaların inşaat maliyetini artırmasından etkilendiğini söylüyor.

İflas kararı hakkındaki tartışmalara rağmen Yerdelen satışlara devam etmeyi ve sitenin açılışını Ekim 2019'da gerçekleştirmeyi umuyor.

Türkiye'nin dört bir yanına yayılan bitmemiş ve boş inşaat projeleri, ülkedeki inşaat sektörünün ve ekonominin kendini içinde bulduğu soruları gösteriyor.

İnşaat sektörü Erdoğan 2003'te iktidara geldikten sonra Türk ekonomisinin büyüme motoru olmuştu. Fakat sektör 2018'in üçüncü çeyreğinde yıllık yüzde 5,3 küçüldü.

İzmir Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden Doç. Dr. Alper Duman 'Ülkede konkordato veya iflas başvurusunda bulunan şirketlerin dörtte üçü inşaat şirketi' diyor.

Duman 'İster emlak balonu, ister inşaat balonu diyelim, ortada bir balon var' ifadelerini kullanıyor.

Ticaret Bakanu Ruhsar Pekcan Aralık ortasında 846 şirketin konkordatoya başvurduğunu söyledi fakat muhalif Sözcü gazetesi bu sayının Ekim'de 3 bini aştığını yazmıştı.

İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe de karamsar. Daha fazla şirketin konkordato ve iflas başvurusu yapacağını düşünüyor.

Ona göre Türkiye'de ihtiyacın üzerinde ev inşa edildi. Bunlara sadece Disney kalesi görünümündeki Burj al Babas villaları değil, aynı zamanda sıradan Türkler için basit evler de dahil.

TÜİK'in inşaat güven endeksi Kasım ayında yüzde 2,1 düşerek 55,4'e geriledi. Endekste 100'ün altındaki sonuçlar karamsarlığı ifade ediyor.

Öte yandan Türkiye'nin emlak piyasasını inceleyen Kerim Alain Bertrand son dönemde daha iyimser olduğunu, bunun nedenlerinden birinin de ülkenin artan nüfusu olduğunu söylüyor. Bertrand 'İnşaat sektörü ülkenin lokomotif sektörü' diyor.

Sektörde bir konsolidasyon beklese de sonrasında genç nüfus sayesinde sektörün hayata tutunacağını düşünüyor.

TÜİK verilerine göre 2017'de Türkiye'nin medyan yaşı 31,7'ydi. Avrupa Birliği'nde bu yaş 42,8.
Daha yeni Daha eski