ABD’nin Venezuela’ya yönelik darbe girişimi, dünya kamuoyunda da yankılarını sürdürüyor. ABD destekli Juan Guaido’nun ‘geçici devlet başkanlığı’nı ilan etmesi, ABD’nin bu hamleyi tanımasının ardından kızışan süreç, Venezuela’nın ABD diplomatlarına ülkeyi 72 saat içinde terk etme ihtarı vermesine kadar uzandı. Çoğu Avrupa ülkesi ABD’nin arkasında saf dururken, Türkiye ve Rusya, Venezuela yönetimine destek mesajı verdi.

Prof. Dr. Korkut Boratav Venezuela’ya yapılan darbe girişimini BirGün’e değerlendirdi. Boratav; Amerika’nın Venezuela ile sicilinin her zaman bozuk olduğunu söyleyerek şu ifadeleri kullandı:

“ABD, Chavez’in iktidara gelmesinden hemen sonra, açık bir darbe teşebbüsü yaptı. Halkın direnmesi ile darbeciler defedildi. Amerika’nın yenilgiye uğratıldığı belgelendi. Şimdi ikinci ciddi kalkışmada bulunuyor. Trump, tüm Latin Amerika kıtasında gericiliğin perçinlenmesi için üç ülkeyi kendine hedef belirledi. Küba, Venezuela ve Nikaragua… Muhtemelen Bolivya da yedekte duruyor. Yeni Meksika başkanı Obrador da Amerika’nın taşeronluğunu üstelenen Latin Amerika’nın gerici iktidarlarını takip etmeyerek tepki çekecek”

“Kendi kusurları apayrı bir konu…”

Şu an Venezuela’da hükümetin, halka yaptığı kusurların bu müdahalenin dışında değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen ve Honduras’taki ABD müdahalesine değinen Boratav, “Obama döneminde Dışişleri Bakanlığı görevindeki Hillary Clinton’ı hatırlayın. Honduras’ta açık bir darbe yapıldı ve Hillary Clinton’ın o darbeyi desteklediği CIA belgeleri ile kanıtlandı. Latin Amerika’da yükselen sağ dalga düşünüldüğünde, yaşanılan sürecin yeni bir aşaması. Bizim şu an hızla yapmamız gereken, Venezuela’nın içeride ne yaşadığını analiz etmek değil. Venezuela iktidarının kendi halkına karşı büyük kusurları olduğu apayrı bir konu. Emperyalist müdahale apayrı bir konu” diye konuştu.

Türkiye desteğinin ciddiye alınır tarafı yok

Türkiye’nin tutumunun her zaman için kaygan bir zeminde olacağını ifade eden Boratav, “Venezuela’nın ambargolar nedeniyle çok ciddi darbe aldığı şu günlerde, altınlarının Türkiye’de işlenmesi ya da basılması gibi bir durum var. Yakın geçmişte de benzer alışverişleri görürsünüz. Peki, bu hükümetin, ABD emperyalizmine karşı cepheden, net bir açıklamasını görüyor musunuz? Hayır. Çünkü NATO üyesi bir ülkenin bunu yapma şansı yok. Emperyalizmin dış politikalarını ciddi ölçüde desteklemiş bir iktidardır, o nedenle ciddiye alınacak bir tarafı yok”  dedi. (BİRGÜN) 
Daha yeni Daha eski