Page Nav

HIDE

Grid

GRID_STYLE

Reviews

SHOW_BLOG

Tarikatlar 2019'da isyana mı hazırlanıyor

Yeni yıla girmeden önce son uyarımı yineleyeyim… 2016’da FETÖ’nün gerçekleştiremediği darbe, 2019 yılında tüm cemaat ve tarikatlarca, ...


Yeni yıla girmeden önce son uyarımı yineleyeyim…

2016’da FETÖ’nün gerçekleştiremediği darbe, 2019 yılında tüm cemaat ve tarikatlarca, ama bu kez en kararlı şekilde tekrarlanacak gibi gözüküyor.

Medyum veya kâhin değilim.

İstihbarat uzmanı değilim.

Komplo teorisyeni değilim.

Kabalacacı veya ebced/ cifr hesabıyla gaybı bildiğini iddia eden şarlatan hiç değilim.

Keramet sahibi olduğunu söylemeye çalışan sahte şeyh de değilim…

Ama geçmişten ders alan, İslamcı yapıları takip eden ve dincilerin bağıra bağıra ilan ettikleri “2019 Mehdiyet yılı” saplantılarına bigâne olmayan biriyim.

İkinci kitabım Mehdi Mesih’te 2016’da bir büyük dinci harekât olacağını, hem de kitabın kapağında “Nostradamus 2016 dedi” üst başlığıyla vermiş, bu yıla İbni Arabi’nin işaret ettiğini ve bu mistik ihbarın cemaat ve tarikatlarda mühim bir kabul olduğunu vurgulamış, 2016’nın FETÖ’de ve Nurcularda hâkim söylem olan “Altın nesil” ütopyasının gerçekleşmesi için kutsal tarih olduğunu anlatmaya çalışmıştım.

Ayrıca birkaç ay önce Odatv’de “2019’da Menzil Darbesi mi Geliyor” başlıklı yazım yayınlandığında oldukça ses getirse de, devlet bürokrasisi ve kurumları içine hala birçok İslamcı grubun yerleştirildiği ve kadrolaşıldığı savları beni bu son uyarı yazımı yazmaya mecbur bıraktı.

Her ne kadar çok kişiden haksız eleştiriler almış olsam da, ülke ve millet hesabına bir büyük görevi ifa etmenin farz-ı ayn olduğuna inanıyor, 2019’da mukaddermişçesine haber verilen “Darbe-i Mukaddese (Kutlu Darbe)”nin başrolünde yalnızca Nakşi Menzil tarikatı değil, Adnan Hocacılar, Adnancılara yaslanan ve onların hashtaglerinde kendilerine alan bulan Fethullahçılar, İsmailağa cemaati ve Mehdi adlı ilahi Hero’ya bel bağlayan tüm dinî ezoterik yapılar rol almaya namzettir.

Çünkü İslamcıların itikatlarına göre…

Hz. Ali güya demiş ki: “Besmele’ye dikkat edin! Onun bitiminde Mehdi çıkar.”

Aynı sözü yine güya Beyazıd-ı Bestami de söylemiştir.

Cübbeli Ahmet de “Hicri 1440’de Mehdi çıkacak” demiş.

Kimi sosyal medya platformuna düşen videolarda, Hızır Aleyhisselam’ın bile Mehdi’nin 2019 senesinde çıkacağını müjdelediği gibi mistik hezeyanlı ifadelere rastlayabilirsiniz. Hatta Mehdi’nin çıkacağı gece Türkiye’yi hortumların vuracağı gibi enteresan detayların atlanmadığına Youtube paylaşımlarında şahit olabilirsiniz.

Beni asıl şaşırtan, Haydar Baş cemaatinin yayın organı Yeni Mesaj’da da Mehdi’nin çok yakında geleceği inancının ileri sürülmesiydi.

O halde sizlere Hz. Ali ve diğerlerine ait sözlerin şifresini çözeyim isterseniz.

Besmele’de 19 adet harf vardır ve en son harfi Mim, yani M harfidir.

Denilmek isteniyor ki, hadislerde “Bu ümmetin ömrü 1500’ü geçmez” diye belirtildiğine göre, hicri 1500’ün son zamanları 2000’li yıllara denk düşer. 2000’e Besmele’nin 19 sayısı eklenirse, 2019 rakamı önümüze çıkar. Besmele’nin sonundaki Mim (M) harfi Mehdi’nin ilk harfi olduğundan dolayı 2019’da Mehdi denilen İslami idare yönetime el koyar. Zaten Cübbeli’nin “hicri 1440” ifadesinin karşılığı da miladi 2019 yılı etmektedir.

2016’da FETÖ önderliğindeki “İlahi hero” sıfatlı Mehdiyet rejimini gerçekleştirmek adına bir darbe kalkışması olmuş, ama Türk milletinin cesaret, feraset ve kararlılığına takılıp kalmıştı. Şimdiyse ikinci büyük Mehdiyet darbe girişimine özlem, bütün dinciler tarafından seslendiriliyor.

Evet, belki darbenin nasıl yapılacağı bütün cemaatçiler tarafından bilinmiyor.

Evet, belki darbenin nasıl başlayacağına dair belirgin planları yok.

Evet, belki cemaatçilerin hepsinde Mehdi’nin kim olacağıyla ilgili belirsizlikler var.

Lakin gerçek olan hassas nokta yukarıda saydığım maddeler değildir. İslami devlet düzenine geçişin kutsal anahtarı olarak Mehdi unvanlı bir siyasi kimliğin, tüm seküler değerleri yerle bir etme ihtirasının İslamcı psikolojisine nüfuz etmesidir gerçek nokta.

Ve evet…

2019 yılına girmeden önce en son ikazımı en belirgin mesajımla yapayım…

Cemaat ve tarikatlara imtiyaz sağlamaya devam ederse, zaten ekonomik ve siyasi zorluklarla ve dış güçlerle mücadele etmeye çalışan siyasi iktidar ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti devletinin tüm organlarının çökme tehlikesi bulunmaktadır.

Bu öngörü ve uyarlarımda yanılmayı çok isterim.

Zira öngörü ve uyarılarımın çıkmaması demek, 2019 için fazlaca hırs biriktiren dinci söylemlerin çökmesi ve kanaat önderlerinin inandırıcı niteliklerinin sukutu hayale mahkum olması anlamına gelecektir.

Aman ha…

2019’un 31 Mart’ında Yerel Seçimlerin sorunsuz geçmesini arzuluyoruz ama…

Sakın ola ki, “İkinci bir 31 Mart Vak’asına benzer” dinsel facialar, “Mehdi geliyor” yaygarası eşliğinde yaşanmasın… (Nazif Ay - ODATV)

Hiç yorum yok

EKONOMİ/PARA/PİYASA